ويكيبيديا

    "bir düşünün" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تخيلوا
        
    • فكروا في
        
    • تخيل
        
    • فكروا بهذا
        
    • فكر فى
        
    • فكروا بالأمر
        
    • فكّر بالأمر
        
    • فكرى
        
    • فكّر في
        
    • فكّرا في
        
    • فكّروا بالأمر
        
    • فكّروا بشأن ذلك
        
    • فكّرْ في الموضوع
        
    • فكر بالموضوع
        
    • تخيّلوا
        
    Ne kadar zor olduğunu bir düşünün ve biz bunu başardık. TED تخيلوا مدى صعوبة الأمر، لكننا فعلنا ذلك.
    bir düşünün onlar bununla yüzleşmek yerine o uzuvlarının yenilenmesini düşünebilirlerdi. TED تخيلوا الموقف إذا استطاعوا أن يقوموا بإعادة توليد أطرافهم بدلًا من التعامل بالأطراف الصناعية
    Dünyanın başlangıcından beri, her yere yağmış olan bütün kar tanelerini bir düşünün. Open Subtitles أعني، فكروا في كُل كِسَف الثَلج التي سقطَت فوقَ العالَم خِلالَ تاريخ الأرض
    bir düşünün, ciddi kafa travmasıyla gelen bir hasta olduğunda, beyni şişiyor ve bu onun kafatası basıncını artırıyor. TED عليكم تخيل عندما يأتي المريض مع صدمة حادة في الرأس، يكون دماغه متورماً وهو يزيدُ من الضغط داخل جمجمته.
    Bir düşünün: Dört-harflik genetik kod var: A, C, G ve T. TED فكروا بهذا: لدينا أربعة أحرف للشفرة الجينية: A, C, G و T.
    Elbette size kalmış, bay Preston. bir düşünün. İzninizle. Open Subtitles و الأمر متروك لك بالطبع , يا سيد بريستون . فكر فى الأمر , معذرة
    Yeni teknolojilerimiz sayesinde daha ne kadar fazlasının keşfedilmeyi beklediğini bir düşünün. TED تخيلوا كم غيرها يوجد هناك في انتظار التكنولوجيا لكي تراها.
    Bir düşünün: 2013'te, milenyumun ikinci 10 yılında, eğer bir kanser teşhisi ile ilgili endişeleriniz varsa doktorunuza gidersiniz, kemik taramaları biyopsiler ve kan testleri yaptırırsınız. TED تخيلوا ذلك : في عام ٢٠١٣ العقد الثاني من الألفية وقد ساورك الشك بشأن الإصابة بالسرطان فذهبت للطبيب ، وأجريت مسحا للعظام وتحليلا للخلايا، واختباراً للدم
    demiş. Ama bir düşünün, ya bu kadın KGS'nin ne olduğunu bilmeseydi ya da bu konuşmayı hiç yapmamış olsalardı? TED و لكن تخيلوا ان لم تكن هذه المرأة واعية بمخاطر الختان ان لم يخوضوا ذلك النقاش؟
    Ancak henüz Guggenheim'a gitme şansı olmamış, mimari okuyan Bombay'daki bir çocuk için bu erişimi bir düşünün. TED ولكن تخيلوا أن يشعر بهذا الإحساس طفل من بومباي يدرس فن العمارة، لم تسنح له الفرصة بأن يزور متحف غوغنهايم بعد.
    Son okuduğunuz kitabı bir düşünün sayfanın sonuna geldiğinizde ne anlattığı hakkında fikriniz yok. TED فكروا في آخر كتاب قرأتموه، عند الوصول إلى نهاية الصفحة، ولم تفهموا ما قرأتموه.
    Gen haritasından kardiyomiyopati olma ihtimali tespit edilen bir başkan seçmek ister miydiniz? Şimdi bir düşünün. TED هل تريدون حقا أن تنتخبوا رئيسا يقترح جينومهم اعتلالا في عضلة القلب؟ الآن فكروا في ذلك، إنها 2016
    Eğer hepimiz sade çözümlerle gelirsek neler başarabileceğimizi bir düşünün. TED تخيل ما يمكننا جميعاً فعله إذا توصلنا جميعاً لهذه الحلول،
    Şunu bir düşünün: güvenmediğinizde ne yaparsınız? TED فكر في الامر مليا. تخيل انك في وضع لا توجد فيه ثقة ماذا ستفعل؟
    bir düşünün. Evet. Cevap şu: Bir kız arkadaşım vardı. TED فكروا بهذا . اجل الجواب هو كان لدي صديقة .
    Bir düşünün: buz işiyle bir fabrika nasıl döner? Open Subtitles فكر فى هذا كم من النقود يمكن ان يجلبه مصنع الثلج
    bir düşünün; araç radyo sinyali aldığında yazılım tarafından işlenir. TED فكروا بالأمر. عندما تتلقى السيارة إشارة راديو تتم معالجة الاشارة بواسطة برنامج.
    bir düşünün, Yüzbaşı Keller'ı köşeye sıkıştırmıştık, değil mi? Open Subtitles فكّر بالأمر يا (كابتن)... كنّا قريبين من (كيلر)، صحيح؟
    Bunu bir düşünün Rahibe. Bu adamın ne kadar kibirli olduğunu görün. Open Subtitles فكرى كم سيكون هذا تعجرفاً ياأختاه
    bir düşünün. Bu cinayeti izleyicilerle paylaşıyor. Open Subtitles فكّر في هذا للحظة، يتشارك هذه الجرائم مع مجموعة من المشاهدين
    - Harika bir fikir. - bir düşünün. Olursa izlemek isterim. Open Subtitles فكّرا في الموضوع، أريد أن تكون لي علاقة بالأمر إن تحقّق إنجازه يوماً
    bir düşünün. Open Subtitles فكّروا بالأمر قد نترك وظائفنا ونكون مثل (كيني)،
    bir düşünün. Open Subtitles فكّروا بشأن ذلك.
    bir düşünün. Open Subtitles فكّرْ في الموضوع.
    Bunu bir düşünün, hayatın harika olacak. Open Subtitles فكر بالموضوع , حياتك ستكون رائعه
    Bugünün dünyasında bile durumları gerçekten korkunçtu Fakat bir düşünün ne kadar daha kötü olabilirdi. TED حتي لو حدث ذلك في يومنا هذا، لسيكون موقفهم خطير أيضًا. تخيّلوا إذًا كم كان الأمر سيئًا في ذلك الزمان

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد