Bu aksanla, onun kafasında bir kurşun olurdu, sizi de içeri tıkarlardı. | Open Subtitles | مع نطق كهذا سوف يتلقى رصاصة في رأسه، والجميع سيكون في خطر. |
Bir Sierra kaçırmış. Şoförün kafasına bir kurşun sıkmış. 50. otoyolda gidiyormuş. | Open Subtitles | اختطف سيارة سييرا، وضع رصاصة في رأس السائق، اتجه إلى المسار 50 |
Bu sikiğin kafasına bir kurşun sıkacağım ve yolumuza devam edeceğiz, tamam mı? | Open Subtitles | الأن سوف أضع رصاصة في رأس ذلك الحقير ومن ثم سنتابع, حسناً ؟ |
Bu yüzden silaha sadece bir kurşun koydum ve kullanmamayı tercih ederim. | Open Subtitles | لذا لا اضع سوى رصاصة واحدة في هذا المسدس ولا افضّل استخدامها |
Kendine bir iyilik yapıp göğsüme bir kurşun sıksan iyi edersin. | Open Subtitles | من الأفضل أن تفعل معروف لنفسك و تضع رصاصة في صدري |
Şakağından bir kurşun ile, ama bunu zaten biliyorsundur herhalde. | Open Subtitles | رصاصة في رأسه ، لكن أعتقد أنك تعرف ذلك بالفعل |
Bu merdivenlerin yukarısında alacağınız tek şeyse beyninize bir kurşun olur. | Open Subtitles | كل ما ستشترونه بالأعلى هو رصاصة في الرأس |
Sırtımda bir kurşun var, bazen bir şeye basınç yapıyor. | Open Subtitles | تلقيت رصاصة في الظهر واحيانا تضغط على العمود الفقري |
Mezcal döndüğünde tek bir kurşun bile fikrini değiştirmeye yeter. | Open Subtitles | أن ميزكال تلزمه رصاصة في رأسه ليغيَر رأيه |
Diyelim ki bir seçim şansın var. Ya Olcha ya da kafana bir kurşun sıkılması. | Open Subtitles | إذن، لنقل بأن لديكِ خيار بين أولكا أو رصاصة في الرأس |
Kendi yoldaşlarımı sattığım gün beynime bir kurşun sıkarım. | Open Subtitles | لكن اليوم الذي أخون فيه إخوتي هو اليوم الذي سأضع فيه رصاصة في رأسي |
Dünya Savaşından kalma bir kurşun vardı. Oraya nasıl girdi? | Open Subtitles | كانت لديك رصاصة في ساقك من الحرب العالمية الاولى ، كيف حصلت عليها ؟ |
Tek bir kurşun girişi var. Yakın mesafeden sırtından vurulmuş. | Open Subtitles | يوجد ثقب رصاصة واحدة في منتصف الظهر من مسافة قريبة |
Sadece bir kurşun kalmıştı. Hâlâ duruyor. | Open Subtitles | لقد كانت هناك رصاصة واحدة متبقية, ومازالت هنا |
Tek gereken patlayıcı jelatine bir kurşun, sonra küçücük parçalara ayrılacağız. | Open Subtitles | كل ما يتطلبه الامر مجرد رصاصة واحدة نطلقها علي الجلاتين المتفجر وسنصبح اجزاء متناثره. صغيرة |
Ve ben de kafasına bir kurşun sıktım ama kalbi atmaya devam etti. | Open Subtitles | و أنا وضعت رصاصة فى رأسها و لكن قلبها لم يكف عن النبض |
bir kurşun doktorun kasığına isabet etti, ikincisi boşa gitti üçüncüsü de kulağımı sıyırdı. | Open Subtitles | أصيب الدكتور برصاصة في أعلى الفخد، والثانية في الهواء والطلقة الثالثة إحتكت بأذني |
Balistik, kumarhaneden bir kurşun gönderdi. | Open Subtitles | أذاً,قسم المقذافية أرسلوا لي رصاصة من الكازينو |
Sırtına bir kurşun ve sonra bir daha hiç karşına çıkmaz. | Open Subtitles | طلقة في ظهره و سنقضي عليه و يبعد عن طريقنا بلحظة |
Peki neden zırhlı yelek giyiyorsun? Kalbe bir kurşun, çok pis olurdu. | Open Subtitles | إذن لماذا كنت ترتدي الدّرع الواقي من الرصّاص ؟ طلقة الرصاص على القلب ستُخلّف الكثير من الفوضى |
Söyleyin, 5 cm. lik bir kurşun levha aynı işi görür mü? | Open Subtitles | قل لي، هل لصفائح رصاص بسماكة بوصتين أن تفي بالغرض؟ |
Bir celladın arkalarından gelip, başlarının arkasına bir kurşun sıkacağını hiçbir zaman bilmezler. | Open Subtitles | أبدا لا يعرفوا متى الجلاد قد يصعّد خلفهم ويطلق رصاصة على مؤخره الراس. |
Tek bir kurşun yarasıyla öldüğü yazıyor. | Open Subtitles | يقول هو مات من الجرح من طلق ناري الوحيد. |
Tamamen ele geçirildik. Böylece bir kurşun bile atmalarına gerek kalmayacak. | Open Subtitles | لقد خدعنا تماما و بهذا الشكل ، لم يكن عليهم إطلاق طلقة واحدة |
Peki çocuklar, dedikodu ya da göz sinyalleri istemiyorum, aksi takdirde yüzüne bir kurşun alacaksınız | Open Subtitles | حسناً يا رفاق، لا أريد ثرثرة أو إشارات بالعين والا ستتلقون الرصاص في وجهكم |
Hep bir kurşun yemeden önce polis olmam gerekir diye düşünürdüm. | Open Subtitles | الآن لست مضطرة أن أنتظر حتى اصبح شرطية بعد أن أصابتني طلقة |
Bu kurşunu nişan tahtasından aldım. Davis'in silahından çıkan bir kurşun. | Open Subtitles | إنها رصاصة أخذتها من ميدان الرماية إنها من مسدس ديفيس |
Zihinlerimizde yer ediniyor ve onu öldürecek sihirli bir kurşun da yok. | TED | لقد استوطن في عقولنا، و ليس هناك رصاصة سحرية سوف تقتله. |