"bir rüya" - ترجمة من تركي إلى عربي

• حلم
• حلماً
• حلما
• حلمٌ
• بحلم
• حُلم
• كالحلم
• كابوساً
• حلمًا
• هو الحلم
• حلمت بشيء
• في الحلم
• كحلم
• من الأحلام
• من الاحلام

İsteğimiz iki bölümden oluşuyor: birincisi bir rüya ve ikincisi bir plan.
و أمنيتنا لها جانبان : الجانب الأول هو حلم و الآخر خطة.

Tuhaf bir rüya gördüm. Kellem idam kütüğündeydi. Cellat şöyle dedi...
رأيت حلم غريب بأنه سيتم قطع رأسي و قال لي السياف

Biliyor musun evlat, bugün çok tuhaf bir rüya gördüm.
حلمت بأغرب حلم على الإطلاق الليلة .. أتذكر بعضه الأن

BÜYÜK ANNEN BİR RÜYA GÖRDÜĞÜNDE, DEDİKLERİNİ CAN KULAĞIYLA DİNLEMELİSİN.
, عندما ترى جدتكِ حلماً من الأفضل أن نعيره انتباهنا

Anlattıklarım bir rüya gibi, fakat değil, hepsi gerçekten oldu.
أَقُولُ بأنّه كَانَ مثل الحلم لَكنَّه ليس حلما هو كَانَ حقيقيَ.

Önceki gece bir rüya gördüm.Bir kurt beni öldürmek için havaalanına doğru kovalıyordu.
كان لديّ حلم في مرّة سابقة، ذئب كان يطاردني خلال المطار يحاول قتلني

Evet Ben şiirim, ben seksim Ve bir rüya yaşıyorum
نعم، أنا الشعر، أنا الجنس و أنا أعيش في حلم.

Shinhwa Lisesi'ne gittiğinden beri, her gün benim için bir rüya gibi.
منذ أن دخلت مدرسة شينهوا الثانوية، كل يوم كان بمثل حلم لي..

Belki kötü bir rüya görüyordun ve seviştiğini farz ettin, olamaz mı?
لربّما كان بمثابة حلم بشع راودك وأنت فقط تعتقدين أنّك مارست الفحشاء؟

B. Davis dergisinde bir yazı okuyordum ve sonra kötü bir rüya gördüm.
لقد كنت اقرا مقال فى مجلة بى ديفيز ولقد حصلت على حلم سىء

yedinci gece de bir rüya gördüm yabancı bir kral gelecek
لقد راودنى حلم فى الليله السابعه أن ملك غريب سوف يأتى

Bu bir rüya, rüya. Uyanınca, yine Yeo Yool Bok olacağım.
هذا مجرد حلم مجرد حلم عندما استيقظ ساكون يو يول بوك

Her halükarda kendini bütün olanların bir rüya olduğuna inandıracak.
في كلتا الحالتين, سوف تقول لنفسها ان هذا كله حلم

Pekâlâ, bakın, anlamanız lazım, tüm bunlar kötü bir rüya gibiydi.
عليك أن تفهم أن كل شيء حدث كان بمثابة حلم سيء

Burada durup, bu kadar mutlu yüzleri görmek benim için bir rüya gibi.
الوقوف هنا ورؤية الكثير من الوجوه المبتسمة يبدو تقريباً كما لو كان حلماً

1 Haziran gününün erken saatlerinde, garip ve rahatsız edici bir rüya gördüm.
فى وقت متأخر من ليلة السبت الأول من يونيو حلمت حلماً غريباً حلماً غير سار

- Bu bir rüya, Agnes. - Hayır, rüya değil.
ــ انه ليس إلا حلم أجنس ــ لا ، إنه ليس حلما

Eğer bu bir rüya değilse, büyük bir pisliğin içine battım.
إذا لم يكن هذا حلما ، فأنا اسبح في القذارة

Gördüğün sıradan bir rüya değildi. Bir mesajdı.
لم يكن مُجرد حلمٌ عاديّ ، بلّ كانت رســالة.

Sizi temin ederim Dedektif Britten, bu bir rüya değil.
حسنا، يمكنني أن أؤكد لك محقق برتن هذا ليس بحلم

Ve dünyadaki birçok insan için bu ev, bu mahalle -- bir rüya.
وبالنسبة لكثير من الناس في العالم، هذا المنزل، هذا الحي -- هو حُلم.

- İmkansız bir rüya gibiymiş. - Sudoku gibiymiş.
انه يبدو كالحلم المستحيل يبدو مثل لعبة السودوكو

Ama size söz veriyorum yarın uyandığınızda bunların hepsini kötü bir rüya olarak hatırlayacaksınız.
لكني أعدكِ, بأنك ستستيقظين غداً وكل شيئ زال وكأنه كان كابوساً

Kesinlikle sen, her şeyi hatırlayan adam onun bir rüya olmadığını biliyorsun.
بالتأكيد أنت، يا من تتذكّر كل شيء، تعلم أنه لم يكن حلمًا

Yoksa o dünya esas gerçek ve benim dünyam sadece bir rüya mı?
أم ان عالمهم هو الحقيقي والعالم حيث أنا كنت . هو الحلم ؟

Böyle bir rüya görmüştüm, tek farkı sırtımda bir eyer vardı ve sen bir Kızılderili'ydin.
لقد حلمت بشيء كهذا باستثناء إنه كان هناك سِرج علي ظهري, و كنتِ من الهنود

Sonra o gece, bir rüya gördüm, rüyada medyum olduğunu zannettiğim bir adam vardı.
و بعدها في تلك الليلة, راودني ذلك الحلم و كان هنالك ذلك الشخص في الحلم و الذي كان يفترض بأن يكون روحانيا

Kale duvarlarının sınırları kötü bir rüya gibi geride kalmıştı.
كما هي حدود جدران القلعة تتلاشي من خلفي كحلم مزعج

Korkunç ve sürekli devam eden bir rüya halinde yaşıyor gibiydim.
و كنت نوعاً ما أحيا فى حالة دائمة من الأحلام المروعة

Bedeninin yanında başka bir beden düşüncesi bir rüya gibi geliyor artık.
...والتفكير بوجود رفيق اخر بجوارك يبدو نوعا ما من الاحلام