ويكيبيديا

    "borcu var" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • يدين
        
    • مدين
        
    • تدين
        
    • مدينٌ
        
    • مدينةٌ
        
    • يَدِينُك
        
    • يدينون
        
    • يدينُ
        
    • ويدين
        
    • يَدِينُني
        
    • مُدين
        
    Bu işin içine etmese iyi eder. Bana çok borcu var, anladın mı? Open Subtitles من الأفضل له ألا يتلاعب بى يدين لى بأموال كثيرة أليس كذلك ؟
    Aptal ayağı yapma bana kızım. Kocana söyle, bana 200 dolar borcu var. Open Subtitles لا تتظاهري بالغباء معي، أختي أخبري زوجك أنه يدين لي بــ 200 دولار
    39 bin dolar çocuğuna nafaka borcu var. Doktor da değilmiş. Open Subtitles يدين بـ 39 ألف دولار لرعاية أطفال المعاقين ولم يكن طبيباً
    Bana 22 bin papel, artı dokuz yıllık faiz borcu var. Open Subtitles إنّه مدين لي بـ 22 ألفاً بالإضافة إلى فوائد تسع سنوات
    Onun payını da ben ödemek zorunda kaldım, bana 8$ borcu var. Open Subtitles حسناً ، لقد دفعت لها ، لهذا فهي تدين ليّ بثمانية دولارات
    1,250 dolar. Artı, bana önceden 130 dolar borcu var. Open Subtitles انه 1250 دولار انه يدين لي 130 من المرة السابقة
    Zaten şimdiden 13 dolar borcu var. Open Subtitles افتح له حساباً فهو يدين الحانة مسبقاً 13 دولاراً
    Şişko Saso'nun bana borcu var, ama ödemeyi geciktiriyor. Open Subtitles ساسو البدين يدين لي بالمال و هو يتأخر في الدفع قليلا
    Super Bowl 21'den bana hâlâ 20 dolar borcu var. Open Subtitles لا يزال يدين لي بـ 20 دولاراً من مباراة البطولة 21.
    Pekala, hazır Ross telefonla konuşurken doğum günü için herkesin bana 62 dolar borcu var. Open Subtitles حسنا ، بينما روس على الهاتف الكل يدين لي بـ 62 دولارا لعيد ميلاد روس
    Geçen haftadan dört dolar da borcu var. Open Subtitles نعم، أنه يدين لنا بأربعة دولارات من الأسبوع الماضي
    Kocanın çok borcu var. O kadar çok ki... bu çocuğun boynunu koparmak bile borcu karşılamaz. Open Subtitles سيدة أيالا ، زوجك يدين لنا بالكثير من المال ، رقبة هذا الطفل لن تغطيها
    Kocanın çok borcu var. O kadar çok ki... bu çocuğun boynunu koparmak bile borcu karşılamaz. Open Subtitles سيدة أيالا ، زوجك يدين لنا بالكثير من المال ، رقبة هذا الطفل لن تغطيها
    Chicago'daki en iyi moda fotoğrafçısının bana büyük bir borcu var ! Open Subtitles أفضل مصور أزياء فى شيكاغو يدين لى بالكثير
    Bana 22 bin papel, artı dokuz yıllık faiz borcu var. Open Subtitles إنّه مدين لي بـ 22 ألفاً بالإضافة إلى فوائد تسع سنوات
    Daha da önemlisi berbat bir kart oyuncusu. Bana borcu var. Open Subtitles والأهم من ذلك، فهو رديء لاعب بطاقة . انه مدين لي.
    Sana 450 dolar borcu var ve ödemek zorunda. Open Subtitles وهو مدين لك ب 450 دولار ويجب ان يدفعها لك
    Zaten duş yapmasına izin verdiğim için bana borcu var. Open Subtitles أعني أنها تدين لي بخدمة بسبب سماحي لها بالاستحمام هنا
    Ayrıca, sanırım galaksinin daha bana borcu var. Open Subtitles علاوة على ذلك، أعتقد أن المجرّة تدين لي بواحدة.
    Evet. Bana borcu var zaten. Open Subtitles نعم, أنه مدينٌ لي لأني أخبرت زوجته أنه بطريقه الى البيت
    Hava mı? Bize yardımcı olacak kişiyi biliyorum. Bana bir iyilik borcu var. Open Subtitles أعرف الشخص المناسب لمساعدتنا، و هي مدينةٌ لي بصنيع.
    Seks için sana ne kadar borcu var? Open Subtitles ما مقدار يَدِينُك للجنسِ؟
    Bir sürü kişinin de bana evlilik hediyesi borcu var. Open Subtitles و الكثير من الناس يدينون لي بهدايا الزفاف
    İşin aslı şey, bana yüklü bir borcu var. O depoya girmenin bir yolu var mı? Open Subtitles الحقيقةُ هي ، حسناً ،إنهُ يدينُ لي ببعض المال ، هل هُناك أي طريقة للدخول لتلكَ الوحدة؟
    Ki o çok kötü bir poker oyuncusudur ve bana 138$ borcu var. Open Subtitles وهو لاعب بوكر سيء للغاية ويدين لي ب 138 دولار
    Tamam söyle ona beni arasın. Bana hala o şeyden 50 tane büyük borcu var. Open Subtitles هو ما زالَ يَدِينُني 50 كبير مِنْ ذلك الشيءِ.
    -Bu b*k parçasının bana borcu var. -Sıranı bekle. Open Subtitles ـ هذا القذر مُدين ليّ بالمال ـ أنتظر مع الآخرين

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد