Doğruyu söylemek gerekirse Bu bizim için yeni bir durum. | Open Subtitles | حسنًا, أؤكد لك تمامًا أن هذا الأمر جديدٌ بالنسبة لنا |
DJ: Elbette ki herkesin çok iyi bildiği... şeylerden biri de kedilerin sudan nefret ettiğidir. Evet Bu bizim için gerçek bir keşifti. | TED | ديريك : واحد من الاشياء الذي يعرفها الكثير هي ان القطط الكبيرة تكره المياه لذا كان هذا المشهد مميزا بالنسبة لنا |
Eğlenceli olduğu sürece, komik bir fikre benzediği ve tanık olacak insanlar da eğlenceli vakit geçirecekler gibi göründüğü sürece, Bu bizim için yeterli. | TED | طالما أننا نستمتع ويبدو أنها ستصبح فكرة ممتعة ويبدو أن الأشخاص الذين يختبرونها سيستمتعون أيضا، ثم ذلك كاف بالنسبة لنا. |
Bu bizim için ne anlam ifade ediyor biliyormusun? Sevişmek. | Open Subtitles | اتعلم ماذا يعني هذا لنا ان نفعلها خارج في المدينه |
- Bu bizim için daha fazlası demek. | Open Subtitles | -انه اكثر من ذلك لنا |
Ve o an fark ettim ki Bu bizim için önemli bir fırsattı dünya toplumu bir araya gelerek araştırma aracı olarak işkencenin kullanılmasını bitirebilirdik. | TED | وما أدركته أيضاً كان نافذة مذهلة من الفرص بالنسبة لنا كمجتمع دولي لنجتمع سويا وننهي التعذيب كوسيلة للتحقيق مع المتهم |
Ya da iç içe geçmiş çorapları kullanırlar, eskiden olduğu gibi bir şekil yaratmak için ve bu, bizim için, bir başarısızlık. | TED | أو لديهم جورب نادي محشي بجوارب نادي أخرى لإعادة الشكل الذي كان سابقًا؛ وهذا بالنسبة لنا غير مبهج. |
Bu bizim için büyük bir "Buldum!" | TED | وكانت تلك لحظة اكتشاف كبيرة بالنسبة لنا. |
Bu bizim için uzun bir öğrenme süreci olmuştur. | TED | لقد كانت عملية التعلم هذه طويلة بالنسبة لنا |
Bu bizim için laubalilik konusu edilemeyecek bir mesele. Buradan hiçbir firar olmayacak. | Open Subtitles | بالنسبة لنا , ليس أمر جيد لن يهرب أحد من هذا المعسكر |
Bay Gant, sanırım Bu bizim için yolun sonu. | Open Subtitles | سيد جانت, أعتقد أن هذا نهاية الطريق بالنسبة لنا |
Onlar Kapitalist olduğundan korkması gerekenlerin biz olduğunu düşünüyorduk ve Bu bizim için korkunçtu. | Open Subtitles | وكنا نعتقد أنه يتوجب علينا نحن أن نخاف منهم لأنهم كانوا رأسماليين وكان ذلك شيئا فظيعا بالنسبة لنا |
Bu bizim için şanstı, çünkü sayıca azdık. | Open Subtitles | هذا كان حظ بالنسبة لنا لأننا كنا أقل عددآ |
Biliyorum ve Bu bizim için iyi bir şey. Ama son zamanlarda biraz huzursuz görünüyor. | Open Subtitles | ،أعلم، وهذا أمر جيّد بالنسبة لنا لكنه يبدو قلقاً مؤخراً |
Bu bizim için çok da iyi bir neden değil. | Open Subtitles | هذا ليس حقا سبب وجيه جدا بالنسبة لنا لنفعل ... |
Bu bizim için ne anlam ifade ediyor biliyormusun? Sevişmek. | Open Subtitles | اتعلم ماذا يعني هذا لنا ان نفعلها خارج في المدينه |
Peki Bu bizim için ne anlama geliyor Vince? | Open Subtitles | . لذا , ما الذي يعنيه هذا لنا " فينس " ؟ |
Evet, Bu bizim için. | Open Subtitles | هذا لنا من أجل النجاح |
- Bu bizim için ne anlama geliyor? | Open Subtitles | -مالذي يعنيه ذلك لنا ؟ |
Hayır, biri kesinlikle onu öldürmek istiyor ama Bu bizim için güzel. | Open Subtitles | ثمة شخص يريد قتله بالتأكيد لكن هذا في مصلحتنا |
Dönüp iki buçuk sene geriye baktığımızda Bu bizim için büyük bir artı oldu. | TED | وبالنظر للوراء إلى السنتين والنصف الأخيرتين، واللتين كانتا إيجابيتين بشكل كبير بالنسبة إلينا. |