Tamam, bunun nasıl olduğunu hepiniz bilirsiniz. | Open Subtitles | حسناً, الآن أنتم تعلمون كيف هذا يتم الآن |
Pekala,bunun nasıl olduğunu gerçekten bilmiyorum... ama sanırım bu seni son görüşüm. | Open Subtitles | أنا حقاً لا أعرف كيف هذا حصل أظن أن هذه آخر مرة تتسنى لي رؤيتك |
Eğlenebiliriz fakat annemi işten... almam gerektiğini unuttum ve bunun nasıl olduğunu bilirsin. | Open Subtitles | يمكننا رفسها لكن نسيت , كان عليّ أن أذهب سأخذ أمي من العمل وأنتي تعرفين كيف ذلك |
Endişelenmeyin arkadaşlarım. bunun nasıl bir his olduğunu iyi bilirim. | Open Subtitles | لا تقلقو يا أصدقائي، أعرف تماما ماهية ذلك الشعور |
bunun nasıl hissettirdiğini kimsenin anlayamayacağını düşünüyorsun, ama ben de bunları yaşadım. | Open Subtitles | تظنين أن لا أحد يمكنه فهم هذا الشعور لكني كنت في مكانك |
bunun nasıl hissettirdiğini ve ne kadar yalnız hissettiğini biliyorum. | Open Subtitles | أنا أتفهم ماهية هذا الشعور و حجم الوحدة الناتجة عن ذلك |
Ekibin aptallardan oluşur. bunun nasıl bir şey olduğunu benden iyi bilirsiniz. | Open Subtitles | طاقمي أحمق أنا واثق أنك تعرف كيف هذا يا سيادة القاضي |
Efendim, bunun nasıl olabileceğini anlayamıyorum. Bu bina haftalardır araştırılıyor. | Open Subtitles | سيدي، لا أفهم كيف هذا ممكن تم تفتيش هذا المبنى لأسابيع |
Anne, bunun nasıl bir şey olduğunu şimdiye kadar hiç düşünmemiştim. | Open Subtitles | امي، لم يسبق لي ان فكرت كيف هذا يبدوا حتى الان... |
Peki ya kıyafetler ne? Yani, bunun nasıl göründüğünü söyler misin? | Open Subtitles | ماذا عن كومة الملابس , اخبريني كيف هذا يبدو |
bunun nasıl olabileceğini anlamıyorum. | Open Subtitles | لا ارى كيف ذلك سكون ممكنا تومي هو اكثر رجل محبوب في مكتبه |
Sen arkalarında durup amına koduğum bir çocuk gibi kıkırdarsan bunun nasıl bir problem teşkil edeceğini görürsün. | Open Subtitles | لذا عندما تقف خلفهم وتبتسم مثل طفلاً لعين، يمكنك أن ترى كيف ذلك يمثل مشكلة |
bunun nasıl bir his olduğunu çok iyi biliyorum, inan. | Open Subtitles | بسبب الأمور التي تسببتِ بها عجباً! أتسائل عن ماهية ذلك الشعور |
Ben de bunun nasıl hissettirdiğini anlayamam işte. | Open Subtitles | لا يمكنني التصور ماهية ذلك الشعور |
Ne büyük onur. bunun nasıl hissettireceğini hep merak etmiştim. | TED | يا له من شرف كبير. فلطالما تساءلت عمّا سيكون عليه هذا الشعور. |
bunun nasıl bir şey olduğunu bilemezsin! | Open Subtitles | ليس لديك فكرة عن ماهية هذا الشعور |
bunun nasıl söyleneceğimi bilemiyorum. | Open Subtitles | عنوان ؟ إنك تعرف كيف هذه الأسماء تنطق |
Hayır, bunun nasıl olacağını kararlaştırmıştık. | Open Subtitles | لا, وافقنا على عمل ذلك بطريقة معينة, |
Bu bunun nasıl bir his olduğunu hiç unutmayacağıma dair yıllar önce genç bir avukat olarak kendime söz verdim. | TED | ووعدت نفسي طوال تلك السنوات الماضية كمحامية عامة شابة. أنني لن أنسى أبدًا، ذلك الشعور. |
Boyundan aşağısının felç olması. bunun nasıl hissettirdiğine dair bir fikri olanınız var mı? | Open Subtitles | مشلول من العنق للأسفل ، هل لديك أي فكرة عن شعور هذا ؟ |
İsterseniz bunun nasıl faydalı bir şekilde çalıştığına dair birkaç örnek vereyim. | TED | دعونى أقدم لكم عدد من الأمثلة حول كيفية عمل ذلك بشكل إيجابى. |
Daha önce de burdaydım. bunun nasıl sona erdiğini biliyorum. | Open Subtitles | لقد كنت هنا من قبل وأعرف كيف تنتهي الأمور |
Kozmologların bunun nasıl gerçekleştiğine dair pek çok fikri vardır. | TED | ولدى علماء الكون الكثير من الأفكار حول كيفية حدوث هذا. |
Kuralların ne olduğunu ya da bunun nasıl işlediğini tam olarak bilmiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعرف بالضبط ما هي القواعد أو كيف يسير هذا الأمر |
bunun nasıl olacağını görmek için burada, dünyada küçük bir yıldız yaptığımı hayal edelim. | Open Subtitles | لنرى كيف يعمل ذلك , لنتخيل أن بمقدورنا . صنع نجم صغيرهنا على الأرض |
bunun nasıl olabildiğini anlamıyorum. Biz iyi bir ürün çıkarırız. | Open Subtitles | لا أردي كيف لهذا أن يحصل، نحن نصنع منتجاً جيّداً. |