ويكيبيديا

    "düşünebildiğim" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • التفكير فيه
        
    • أفكر به
        
    • التفكير به
        
    • أفكر فيه
        
    • أن أفكر
        
    • تفكيري
        
    • فكّرتُ
        
    • كل ما
        
    • افكر فيه
        
    • أفكّر به
        
    • ما أفكر
        
    • كنت أفكّر
        
    • ما أستطيع
        
    • ما كنت أفكر
        
    • افكر به
        
    Annemi kurtarmak için geldi ve benim tek düşünebildiğim odamı alması. Open Subtitles وكل ما أستطيع التفكير فيه هو أنها استولت على غرفة نومي.
    Bizi mutlu ediyorsun. Yani, bu düşünebildiğim iyi bir sebep. Open Subtitles أنتِ تجعليننا سعيدين وهذا سبب جيد يمكنني أن أفكر به
    düşünebildiğim tek şey... meme ucumu ne kadar güçlü burduğu. Open Subtitles كلّ مايمكنني التفكير به هو كيف مؤلم أن يلوي حلمتي
    Tek düşünebildiğim buydu. Ben, küçük hanım Lulu, çocuk oyuncağı. Open Subtitles هذا كل ما كنت أفكر فيه انا، الآنسة الصغيرة لولو، هدفا سهلا غبية
    İşte bunlar, şu anda söylemek için düşünebildiğim tek kelimeler. Open Subtitles هذه الكلمات الوحيدة التي يمكن أن أفكر بقولها حتى الآن
    Daha iyi düşünebildiğim ve daha iyi gözlemleyebildiğim bir duruma sokuyor. Open Subtitles قليلا مثل الضوضاء البيضاء تضعني في حالة مسار تفكيري فأراقب وألاحظ بشكل أفضل
    Hatta, sivrisinekler hakkında düşünebildiğim sadece tek iyi bir şey var. TED فى الحقيقة، هناك شئ واحد فقط جيد أستطيع التفكير فيه عندما نتكلم عن البعوض.
    Gün batımında araba sürerken tek düşünebildiğim, neredeyse oyunlarım kadar güzel olduğu. TED حين أقود عبر طريق عند الغروب كل ما أستطيع التفكير فيه هو إن هذا يكاد أن يكون بجمال ألعابي
    Sonra bir gece Fry bana çıkma teklif edince tek düşünebildiğim bahane hayaletlerle ilgiliydi. Open Subtitles ثم في احد الليالي طلب مني فراي الخروج معه و العذر الوحيد الذي استطعت التفكير فيه هو تورطي مع الأشباح
    Bu konuda önceden beri düşünüyorum, çünkü düşünebildiğim tel şey bu. Open Subtitles لقد كنت أفكر بخصوص هذا لأن هذا كل ما أفكر به
    Tek düşünebildiğim şey sizi bir daha göremeyeceğimdi. Open Subtitles كل ما كنت أفكر به هو أنني لن أراكم مجدداً يافتيات
    Çünkü bu eşyaların hepsi dünya ile uyumsuz ve hepsi, benim oturma odamdalar ve benim, tek düşünebildiğim neden şu lambaya sahip olmadığım! Open Subtitles و كلها موجودة في غرفتنا و ما أفكر به هو كيف لم أحصل على ذلك المصباح
    düşünebildiğim tek şey, "Aşağı inmek istemiyorum Aşağı inersek, kendimi asla affedemem." idi. Open Subtitles كل ما إستطعت التفكير به لا اريد النزول إذا عدنا لن اسامح نفسي
    Ama düşünebildiğim tek şey hayatımın ne kadarının boşa harcandığı ve o boşa harcanan zamanı hiçbir zaman geri alamayacağım. Open Subtitles ولكن كل ما يمكنني التفكير به هو كم من حياتي قد ضاعت وكيف لن أستعيد أبداً أياً من ذلك الوقت
    Balo gecesinin Kyle'la mükemmel geçmesini istiyorum ama tek düşünebildiğim masalar, sandalyeler ve geri ödenmeyen depozitler. Open Subtitles ما اريده من الحفلة ان تكون رائعة مع كايل . . وكل ما استطيع التفكير به إستئجار طاولة وكرسي وعدم التفكير
    Şimdi o da burada olduğu için, düşünebildiğim tek şey o. Open Subtitles بما أنها هنا الآن هي الشيء الوحيد الذي أستطيع أن أفكر فيه
    Onun istediğini yaptım ama düşünebildiğim tek şey o sayıydı. Open Subtitles لقد تقدمت كثيراً كل ما كنت أفكر فيه كان هذا الرقم
    Ama tek düşünebildiğim sana karşı dürüst olmak. Open Subtitles جوش ؟ وكل ما يشغل تفكيري لفعله هو أن أكون صادق معك كليا
    Bunu düşünebildiğim için çok mutluyum çünkü senin için hediye seçmek çok zor. Open Subtitles لكن الآن الأمر رسميّ و هذا جدُّ رائع. كنتُ فخورة بنفسي عندما فكّرتُ بهذا. بسبب أنّه من المستحيل شراء شئ لك.
    ama hala... düşünebildiğim tek şey içki içmeyi ne kadar istediğim. Open Subtitles وسأظل كل ما يمكني التفكير بشأنه هو كم اريد ان اشرب؟
    Nedense o an tek düşünebildiğim çocukluğumun 4 Temmuz kutlamalarıydı. Open Subtitles لاسباب معينه كل ما كنت افكر فيه هو الاحتفال بالرابع من يوليو و انا صغير
    Ama tek düşünebildiğim onlardan kaçabilirsem polisi geçebilirsem güvende olabileceğimdi. Open Subtitles ولكن كل ما كنت أفكّر به هو ان اقوم بعبوره للحظة واحدة أتسلل من الشرطة فحسب
    Orada oturmuş uyumamak için çabalarken tek düşünebildiğim dün olanlar. Open Subtitles لذلك لقد حاولت بكل يأس عدم النوم أثناء تحدّثه، وكل ما كنت أفكّر فيه، هو موضوع الأمس
    Kapı çalmıştı ve tek düşünebildiğim burada yanlış kot pantolonla duruyor olduğumdu. TED كان هناك طرق على الباب، وكل ما كنت أفكر فيه، أنني أرتدي اللباس الخاطئ.
    Tek düşünebildiğim o kırmızı mayolu güzel kadındı. Open Subtitles كل ما افكر به تلك المرأه بالمايوه الاحمر

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد