ويكيبيديا

    "değişmediğini" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تتغير
        
    • يتغير
        
    • يتغيّر
        
    • تتغيّر
        
    • تتغيري
        
    • يتغيرون
        
    Ortak insanlık anlayışımızın değişmediğini bize hatırlatan güçlü unsurlar bunlar. TED فهي تعتبر رسائل تذكير قوية بأن إنسانيتنا المشتركة لم تتغير.
    Buraya en son geldiğimden beri oyunda sözcüklerin yerlerinin değişmediğini fark ettim. Open Subtitles ألاحظ بأن الكلمات في اللعبة لم تتغير منذ آخر مرة كنت هنا
    Bunca sene boyunca süregelen olgunlaşma ve tecrübeye rağmen hâlâ değişmediğini görmek büyük bir hayal kırıklığı yaratıyor insanda. Open Subtitles من الوقاحة أن تستيقظ وتدرك أنه برغم من عقود مما كنت تظنه نضوجاً وخبرة أنك لم تتغير على الإطلاق
    Yani bu adamın 5 yıl önce öldüğünü ve hiç değişmediğini mi söylüyorsun? Open Subtitles إذن ذلك الرجل إختفى منذ خمس سنوات و لم يتغير فيه شيئاً ؟
    Ve aynı zamanda, bu problemi çözebilmek için her aile için yılda, 1/4 milyon pound harcama yapmak gerektiğini ve hiçbir şeyin değişmediğini söylüyorlardı. TED كما صرّحوا بأن التعامل مع هذه المشكلة وإدارتها يُكلّف ربع مليون جنيه لكلّ أسرة سنويّا ومع ذلك لم يتغير شيء.
    Yapıştırıcı renginin ateşten ötürü değişmediğini görünce yontunun gerçek olduğunu sanıyorlar. Open Subtitles يفترضون أن التمثال سالم لأن لونه لم يتغيّر تقرّحًا من اللهيب.
    Bir parça bile değişmediğini görmek ne güzel. Open Subtitles أنا سعيدة برؤية أنّك لم تتغيّر على الإطلاق.
    Birçok şeyin değişmediğini fark edeceksiniz. TED ستلاحظون أنه لم تتغير الكثير من الأشياء
    Kanıtlar o dönem içinde insanın yaşam tarzının çok fazla değişmediğini gösteriyor. TED الدليل هو أن حياة البشر لم تتغير كثيرا طوال تلك الفترة
    Bu gece götürdüğün yemek miktarına bakılırsa 40 yılda pek de değişmediğini söyleyebilirim. Open Subtitles بحجم الوليمة التى قمت بإزاحتها هذه الليلة أقول إنك لم تتغير فى 40 سنة
    Ona tuvalet kağıdının hayatım boyunca hiç değişmediğini, muhtemelen 50 bin yıl daha değişmeyeceğini söyledim. Open Subtitles أخبرتها عن أن المناديل الورقية لم تتغير طيلة حياتي، وعلى الأرجح أنها لن تتغير في الخمسين ألف سنة القادمة.
    Ama sonuçta, liselerin hiç değişmediğini anladım. Open Subtitles والذي أنتهى ذلك بإكتشاف نفسي وتلك المدرسة العليا لم تتغير
    Bazı şeylerin değişmediğini bilmek güzel. Open Subtitles من الرائع ان تعلم أن بعض الأشياء لا تتغير
    Liseden beri hayatımın değişmediğini fark ettim, ve bu durumda olan bir tek ben değildim. Open Subtitles أدركت بأن حياتي لم تتغير منذ المرحلة الثانوية ولم أكن وحيدا
    1920'lere kadar, insanlar kainatın durağan olduğunu ve zamanla değişmediğini düşünüyordu. TED حتى حقبة العشرينات إعتقد الكل أن الكون ساكن لا يتحرك ولا يتغير بمرور الزمن
    İnsanların ve hiç bir seyin değişmediğini bilmek. Sana güç verir. Open Subtitles اشتقت إلى حقيقة أن لا شيء يتغير وأن الناس لا يتغيرون يشعرني ذالك بالقوة
    Ertesi gün uyandığımda hâlâ işsizdim ve hiçbir şeyin değişmediğini anladım. Open Subtitles حين استيقظت فى الصباح التالي ولا زلت بلا عمل فهمت أنه لم يتغير شىء
    Memeleri dışında çok da değişmediğini düşünüp onu öyle kabullendi. Open Subtitles ولكن بعيداً عن الاثداء فان زوجها لم يتغير كثيراً وهكذا انتهى بها الأمر إلى تقبله
    Bazı şeylerin asla değişmediğini görmek güzel. Open Subtitles مسرورة لرؤية شيء لم يتغيّر بها
    Hâlâ saklıyorsan değişmediğini gösterir diye düşündüm. Open Subtitles ظننتُ أنّكَ إذا ما زلتَ تحتفظ بها... فهذا يعني أنّكَ لم تتغيّر.
    Benim için çalıştığın zamanlardan bu yana değişmediğini görüyorum. Open Subtitles أرى أنكِ لم تتغيري كثيرا منذ كُنتِ تعملين لي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد