ويكيبيديا

    "denen bir" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تدعى
        
    • تُدعى
        
    • يدعى
        
    • مكان يسمى
        
    • الذي يسمى
        
    • شيء يدعو مسودة إن
        
    • شيءٍ يُدعلا ب
        
    Weishaupt, gizli cemiyetinin görüşlerini Mason denen bir gruptan örnek aldı. TED اقتدى وايسهاوبت في صياغة مظاهر مجتمعه السري بمجموعة تدعى الماسونيون الأحرار.
    Itjtawy yüzlerce yıldır tam dört bin yıl önce, Orta Krallık denen bir dönemde, eski Mısır'ın başkentiydi. TED إيتجتاوي كانت عاصمة مصر القديمة لأكثر من أربعمائة سنة، في فترة زمنية تدعى المملكة الوسطى حوالي أربعة آلاف سنة مضت.
    Bu biyomoleküller kiralite denen bir varlığa sahiptir ki bu bir molekülle onun ayna görüntüsünün aynı olmadığı anlamına gelir. TED هذه الجزيئات تحوي خاصية تدعى عدم التناظر المرآتي، مما يعني أن الجزيء والصورة طبق الأصل عنه غير متطابقين.
    7. ve 10. vagonlar arası ve 16. ve 19. vagonlar arasında sıvı fenol denen bir kimyasal taşıyoruz. Open Subtitles و المقطورات من 16 إلى 19 تحملُ مواد كيميائيّة تُدعى حامض الكربوليك السائل
    Morarmaları, kırıkları, ve derin kesikleri göz önünde bulundurursak Joseph Gibson'un elleri ve ayakları "Spanish Boot." denen bir alet ile ezilmiş. Open Subtitles الكدمات والكسور والجروح العميقة تُشير إلى أن أطراف " جوزيف جيبسون " تم سحقها " عن طريق أداة تُدعى " الحذاء الأسباني
    ...çok seçkin ve güzelmiş ...Claro de Luna denen bir salonda yapılmış... Open Subtitles وتقول انها كانت انيقة جداً.وجميلة في الصالون الذي يدعى كلارو دي لونا
    Teruo Kurosaki, Idee denen bir mobilya şirketinin sahibi, benden Tokyo'ya iki tane römork yollamamı istedi. TED تيرو كوروساكي، الذي يملك شركة تدعى إديي طلب مني إرسال مقطورتين إلى طوكيو
    "Amerikan Havacılık" denen bir grupla çalışmıştım. Open Subtitles لقد كنت اعمل لدي فرقه تدعى الجو الامريكي واجهه للمخابرات
    Bunlara merkez çift deniyor. Her çift nükleotid denen bir şeyden meydana gelir. Open Subtitles هذه تدعى الأزواج الأساسية كل زوج " يتكون من شئ يسمى " نكليوتيد
    Projeksiyon denen bir güç olduğunu biliyorum ama, ...daha önce görmemiştim, ama olduğunu biliyorum. Open Subtitles مع ذلك ، أنا أعلم قوة تدعى البروز . و لم أرها في الواقع ، لكنني أعلم أنها موجودة
    Bulduğun torbada PCE denen bir kimyasal madde vardı. Open Subtitles في تلك الحقيبة التي وجدتها كانت هناك مادة كيميائية تدعى الجيليكول المتعدد الاثيلين
    Sırtı kötü durumda olan bir kocam var şu an Uçan Top denen bir oyunu oynuyor bu yüzden tekrar nefes alabildiğimde bana haber verirsin. Open Subtitles انت تعام , انا لدى زوج مع ظهر متضرر ويلعب لعبة تدعى سلام بول لذا هل يمكنك اخبارى عندما يمكننى ان اتنفس مرة اخرى
    Kalp yetmezliğin kardiyak blastomikoz denen bir mantar enfeksiyonundan kaynaklanıyor. Open Subtitles قصورُ قلبكَ سببه إصابةٌ فطريّة تدعى الفطار البرعمي
    Bense Orient denen bir firmada sistem mühendisliği yapıyorum. Open Subtitles أنا مهندس انظمة في تلك الشركة التي تدعى اورينت.
    Hatta orada Paititi denen bir şehir var -ispanyolca El Dorado- tamamen altından yapılma." TED هناك بالفعل مدينة تُدعى "Paititi"-- بمعنى الذهب في اللغة الإسبانية -- مصنوعة بالكامل من الذهب."
    Buna genetik mozaizm denen bir hastalık. Open Subtitles إنّها حالةٌ تُدعى بالموزاييكِ الوراثيّ
    Plazma denen bir şeyi üretmek için kullanıyorum. Open Subtitles قمت بإستخدامها لتوليد طاقة تُدعى "البلازما".
    Küresel haber indeksi denen bir şey var tüm hikayeleri sınıflandırıyor. Open Subtitles هنالك واحد هنا يدعى فهرس الأخبار العالمية إنه يفهرس جميع المقالات.
    Ve o gördüğün kutuda da floresan tarama spektrometresi denen bir makine varmış. Open Subtitles والصندوق الذي رأيتيه هو شيء يدعى ومضان المسح الضوئي جهاز قياس الطيف الداخلي
    ve Silent Hill denen bir yerden bahsediyorsun. Open Subtitles قصيرة وفي بعض الأحيان تتحدثين عن مكان يسمى بسايلنت هيل
    Atlantik City'de, Mutlu Evlilik Evi.... denen bir yere. Open Subtitles الى ذلك المكان الغريب الذي يسمى ببيت النعمة الزوجية في مدينة اتلانتيك
    Ve biz oyuncularımızı gerçekten NFL seçmeleri denen bir yerden alırız. Open Subtitles ونحن فى الحقيقة نحصل على لاعبينا من شيء يدعو مسودة إن إف إل

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد