ويكيبيديا

    "doğaçlama" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الإرتجال
        
    • الارتجال
        
    • أرتجل
        
    • ترتجل
        
    • ارتجال
        
    • للإرتجال
        
    • مرتجل
        
    • إرتجال
        
    • نرتجل
        
    • مرتجلة
        
    • للارتجال
        
    • ارتجالية
        
    • ارتجلت
        
    • تحسين
        
    • إرتجالي
        
    Eski doğaçlama ruhunun hâlâ kaybolmadığını gördüğüme çok memnunum. Open Subtitles تسرني رؤية روح الإرتجال القديمة وهي لا زالت حية وبخير.
    Aslında doğaçlama yöntemleri severim. Bilirsin, herkes coşmak ister, ben bile. Open Subtitles في الحقيقة أنا احب الإرتجال كثيرا أن أجعل الجميع بما فيهم أنا شخصيا ..
    Biraz doğaçlama yapabilirsin ama söylediklerinin çoğu tıpkı diğerlerininki gibi üst katta tasarlandı. Open Subtitles يمكنك الارتجال قليلاً، ولكن معظم ما تقولينه تم تصميمه في الأعلى مثل بقيتك
    Beni televizyonda ya da başka yerlerde gördüğünüzde her defasında doğaçlama konuşuyorum. TED في كل مرة كنتم تسمعونني على التلفزيون ، أو أي مكان كنت أرتجل
    Katrine, konuşması bu değil. doğaçlama konuşuyor. Open Subtitles هذه ليست خطبتها المعدة مسبقا ياكاترين انها ترتجل
    Çünkü sandviçten bahsedebiliyorsun. Ama bu da kötü bir doğaçlama. Open Subtitles لأنك تستطيع التحدث عن الشطيرة والتي هي ارتجال سيئ أيضاً.
    Aslında doğaçlama yöntemleri severim. Bilirsin, herkes coşmak ister, ben bile. Open Subtitles في الحقيقة أنا احب الإرتجال كثيرا أن أجعل الجميع بما فيهم أنا شخصيا ..
    Allahtan, doktorluğun bir kısmı da doğaçlama yapabilmektir. Open Subtitles لحسن الحظ, من مهمة الطبيب أن يكون قادراً على الإرتجال
    Senden daha iyi doğaçlama yapan biriyle çalışmadım. Open Subtitles لم أعمل مع أحد من قبل يستطيع الإرتجال مثلكِ
    Hem planım suya düştü hem de doğaçlama yeteneğimi kaybettim. Open Subtitles ليس فقط هو خطتي مشدود، لقد نسيت أيضا كيفية الارتجال.
    Bilgiye sahip olan işbirliği yapmak istemedi işbirliği yapan ise hiçbir şey bilmiyordu bu yüzden doğaçlama yapmak zorunda kaldım. Open Subtitles حسنا، شخص مع المعلومات غير راغب في التعاون والشخص الراغب في التعاون لم يكن لديه معلومات، لذلك اضطررت إلى الارتجال
    Hepsinden öte, doğaçlama sabit bir şey olamaz. TED في النهاية، الارتجال لا يكون دائمًا ثابتًا.
    Benim işimde her zaman doğaçlama yapmalısın. Open Subtitles أتعلمين؟ في مجال عملي، يجب أن أرتجل طوال الوقت
    Ama senin bu seksi kulübün girmeme izin vermedi bende doğaçlama yaptım. Open Subtitles لكن نادي التفرقة الجنسية هذا لم يدعني أدخل، فكان لا بدّ أن أرتجل
    Bazen doğaçlama plan yaptığında tümseğe toslarsın. Open Subtitles عندما ترتجل خطتك فإنك قد تمر ببعض المطبات
    Ama o oldu doğaçlama yapabilen bir kaç şey. Open Subtitles ‫لكنها تمكنت من ارتجال ‫بضعة أشياء بسيطة
    Morgda bazı aksilikler yaşadık bu yüzden doğaçlama yapmamız gerekti. Open Subtitles كانت هناك مشقة نوعًا ما في المشرحة، لذا اضطررنا للإرتجال.
    doğaçlama çalışan işsiz bir aktörü ayartıp onun sağlık müfettişi olduğuna çocuklarımı inandırdım. Open Subtitles لقد غويت ممثل مرتجل خال من العمل وجعلت اولادى يصدقون انه مفتش صحة
    Ve dedi ki: "Savaş bir doğaçlama meselesidir." Open Subtitles : دائماً ما كان يقول "الحرب مسألة إرتجال"
    Fakat burada, bu araçları doğaçlama yapıyoruz, misal silah atışları. TED لكن هنا, نحن نرتجل الأشياء, مثلا الطلقات النارية.
    Ve onu denemeye kalkmayın, çünkü müzik kutusuyla ilgili olay, doğaçlama olmak için fazla gerçekçiydi. Open Subtitles وانا لاتخبرها بهذا لأن ذالك الشيء مثل صندوق الموسيقى كان أيضا وسيلة محددة إلى أن تكون مرتجلة.
    Buraya nasıl geldiğiyle ilgili gerçeği söyleyemeyeceğine göre, doğaçlama yapmak zorundaydım. Open Subtitles ونظراً لعدم إمكانيته كشف حقيقة كيفية مجيئه إلى هنا، اضطررتُ للارتجال
    Geçen yılki doğaçlama çok dokunaklıydı. Open Subtitles كانت ارتجالية السنة الماضية مثيرةٌ للشفقة
    Derek : Onunla doğaçlama yapmıştım, Adam. TED دِيرِيك: لقد ارتجلت فيها يا أدم.
    Bence doğaçlama yeteneğinizi biraz daha geliştirmelisiniz. Open Subtitles . رائع . يا رفاق أنتم تحتاجون حقاً العمل على تحسين المهارات
    - Uzun metraj doğaçlama yerine ne denemeyi isterim, biliyor musun? Open Subtitles - حسنًا - أتعلم ما أفضّل أن أجربه أكثر من عرض إرتجالي مطوّل؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد