"dua ediyor" - ترجمة من تركي إلى عربي

• تصلي
• يصلي
• يصلون
• يصلى
• تدعو
• تصلّي
• تدعوا
• يصلّي
• تقوم بالصلاة
• أصلي من
• يُصلي
• يصلّون
• هي تَصلّي الآن
• وتصلي
• ويدعو

Bütün Hindistan'da halk, orucu bitirmen için dua ediyor.
الناس تصلي في كل أرجاء الهند أن تنهي صيامك

Bütün bu kötü yaratıklar geldi ve onu korkuttular., ve o Rama'ya dua ediyor.
كل هؤلاء الناس الشر يأتي ونوع من الخوف ، وقالت انها تصلي الى رام.

Ama senin bir Yaqui tarafından bağırsakların deşilirken o dua ediyor olacak, ve sen Yaqui'ler tarafından karının ırzına geçilirken seyredeceksin ve o, onun için hiç bir şey yapmayacak, çünkü o bir Rahip.
لكنكم سترقدون هنا عندما ينتزع الياكي أحشاءكم و هو يصلي و أنت..

Cehennem Ağzından yayılan ekstra kötülük yüzünden millet daha çok dua ediyor.
تبدو الهزة الإضافية الشريرة من فوهة الجحيم تجعل الناس يصلون أكثر

Kardinal Hazretleri, bilin ki inançlı İngiltere halkı da bunun olması için dua ediyor.
سموك،صدقني هناك شىء يصلى من أجله المؤمنين من الإنجليز

Bir boşanma yaşamış ve görünüşünü uzun süre korumak için dua ediyor ve bazı zavallılara takılıp birlikte beş yıl önce ölü bulunmuyor olurdu.
إنها خارجه من طلاق و تدعو أن يصمد جمالها لوقت اطول حتى يمكنها أن ترتبط بشخص فاشل لما قبلت به منذ 5 أعوام

Jennifer silahı en yüksek namlu hızından aşağıya indiriyor ve teneke kutusunun ve içindekilerin hayatta kalması için dua ediyor.
تدير جينفر ابرة المسدس من سرعتها القصوة و تصلّي لنجاة العلبة و ما تحتويه

Senin için hergün dua ediyor.
انها تدعوا لك كل يوم.

İki dakika da bir dua ediyor. Allah onu görmekten bıkmış olmalı. Dua etmediği zaman ise, ihtiyaç gideriyor.
تصلي كل 5 دقائق ان لم تكن تصلي , فهي تتبول.

Her işe çıktığımda benim için dua ediyor.
اعتقد مع ذلك هي تصلي لأجلي بغرابة

Sabahtan beri dua ediyor. - Sabahtan beri mi?
إنها تصلي منذ هذا الصباح منذ الصباح؟

Herkes senin için dua ediyor. Herkes iyi dileklerini gönderiyor.
الجميع يصلي من أجلك يبعثون إليك بصلواتهم

Ama hâlâ öldürdüğü kişilere dua ediyor.
لكنه مازال يصلي لأجل من يقتلهم إنها عاده قديمه

Yol gösterilmesi için dua ediyor, ki bu iyiye işaret, ve onu onaylayanların sayısı sonuç olarak artışa geçti,
إنه يصلي لإنقاذ زواجه، وهذا شيء جيد، كما أن أرقامه ترتفع بسبب ذلك،

Rahipler sürekli ingiltere'nin küfürden kurtulması için dua ediyor.
كلا يا أبي المقدس يصلون دائمًا أن تستعاد إنجلترا من البدعة

O büyük salonda tanrısına dua ediyor.
اٍنه فى البهو الكبير يصلى لاٍلهه الواحد

...okulların çizelgelerinden çıkmaması için dua ediyor."
و تدعو ألا تخل المدارس من الطباشير

Bu bir teselliyse Baş Rahibe hemen yanda, ruhlarımızın ölümsüzlüğü için dua ediyor.
إذا كان هناك أيّ عزاء, الأم المسؤولة في الغرفة المجاورة, تصلّي من أجل أرواحنا الخالدة.

Çocuklarımız olsun diye dua ediyor.
تدعوا لأجلنا بطفل

Evet Ali Nasser. biri senin için dua ediyor
نعم يا ناصر علي, هناك شخص ما يصلّي لأجلك.

Evet, Lordum. Kraliçe dua ediyor.
-نعم يا سيدى اللورد, فالملكة تقوم بالصلاة.

İçtenlikle senin için dua ediyor ve... mum yakıyorum Meryem Ana'ya.
أنت حلمي الوحيد وحقا أصلي من أجلك وأضيء شمعة لمريم العذراء

Yukarıda Abdullah, Marfourdi için dua ediyor. Sonunda Mofourdi tünele ulaşıyor.
بالعودةالىالسطح، يُصلي عبد الله لمافوردي أخيرا ً, قام مافوردي بالاختراق

Antrenörleri çok dua ediyor.
المدربون يصلّون كثيرا

dua ediyor.
هي تَصلّي الآن.

Ona sık sık şapelde rastlıyorum sağ sağlim eve dönmen için ağlayarak Tanrı'ya dua ediyor.
كثيرًا ما مررت بها بالمصلى. تنتحب وتصلي في الخفاء من أجل سلامتك وعودتك.

Hep senin için dua ediyor.
ابني (دايفيد) من أشد المعجبين بك, ويدعو لك