ويكيبيديا

    "eğlenceli değil" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • ليس ممتعاً
        
    • ليس مرحاً
        
    • ليس ممتعا
        
    • ليست متعة
        
    • ليست ممتعة
        
    • لا متعة
        
    • غير ممتع
        
    • ليس مرح
        
    • ليس ممتع
        
    • غير مضحك
        
    • ليس مسلياً
        
    • ليس مضحكا
        
    • ليست ممتعه
        
    • ليس أمراً ممتعاً
        
    • ليست مرحة
        
    Dandik bir komuta merkezinde çalışmak hiç de eğlenceli değil, değil mi? Open Subtitles إنه ليس ممتعاً جداً أن تعمل في مركز القيادة الرديء، أليس كذلك؟
    Aileyle tatil hiç eğlenceli değil... iyi olsalar bile. Open Subtitles ليس ممتعاً الذهاب في عطلة مع والديك حتى لو كانوا لطيفين
    -Bu benim için de eğlenceli değil. Open Subtitles هل تعرفين هذا ليس مرحاً بالنسبة لي أيضاً
    Bilirsin, ben şu ölümüne donma işini daha önce yaptım, ve göründüğü kadar eğlenceli değil. Open Subtitles كما تعلم نحن فعلا نتجمد حتى الموت وهو ليس ممتعا كما يبدو
    Bu benim için hiç eğlenceli değil. Open Subtitles هذه ليست متعة بالنسبة لي على الإطلاق.
    Bir çok farklı şeyle dolu ve kısaca eğlenceli değil. TED مليئة بالكثير من الآشياء المختلفة التي بإختصار ليست ممتعة
    {C:$9C8B7C}Ve İnsan Dünyası'ndaki insanları öldürmek de oradayken pek de eğlenceli değil. Open Subtitles كما أن لا متعة في قتل البشر من عالم الشينيغامي
    Fakat sana söylemeliyim ki bu vurulma kısmı, o kadar eğlenceli değil. Open Subtitles لكن علي اخبارك... بدأ يصبح أجزاء من طلقات، ليس ممتعاً كما ظننت
    Seksapeli "0" olan bir kızla takılmak hiç eğlenceli değil. Open Subtitles ليس ممتعاً البقاء مع هذه المرأة غير المثيرة جنسياً.
    Bu eğlenceli değil mi Sayın Başkan? Şimdi ne getirelim? Open Subtitles . هذا ليس ممتعاً أيها الرئيس مالذي علي أن أفعله فيما بعد ؟
    Bana mı öyle geliyor, Shwanzy, yoksa bu parti geçen seneki kadar eğlenceli değil mi? Open Subtitles هل هو أنا سونزي، أم أن هذا ليس ممتعاً كما كان السنة الماضية
    Küçük olmak eğlenceli değil, değil mi? Open Subtitles ليس ممتعاً لكونكم صغار الحجم أليس كذلك ؟
    Bak, bu benim için de eğlenceli değil. Open Subtitles أسمعي،هذا ليس مرحاً لي أنا ايضاً،و أنت تعرفين ذلك
    Bugünlük bu kadar. Tek başına eğlenceli değil ki. Open Subtitles لكنّه ليس مرحاً لوحدي
    Havayla kavga etmek eğlenceli değil, değil mi? Open Subtitles ليس ممتعا مقاومة الدخان ، أليس كذلك ؟
    "Beni kimse aramıyor, artık bu hiç eğlenceli değil." Open Subtitles لا أحد يبحثُ عني" "هذه ليست متعة بعد الآن
    Yaşamak için daha kolay yollar olmalı, ama onlar o kadar eğlenceli değil. Open Subtitles هناك طرقٌ أسهل لكسب لقمة العيش لكنها ليست ممتعة كهذه
    Kasaplık eğlenceli değil ama birinin yapması gerek. Open Subtitles لا متعة في عمل الجزار ولكنني فعلتها بسعادة
    Evet, ama bütün bunları yalnız başına denemek o kadar eğlenceli değil. Open Subtitles أجل , لكنّ ذلك غير ممتع للغاية بأن تختبري الأشياء وحدكِ
    Burası eskiden olduğu kadar eğlenceli değil. Open Subtitles . هذا المكان ليس مرح مثل ما هو كان
    Bir dakika. Bu hiç eğlenceli değil. Olabileceğini düşünmüştüm ama değil. Open Subtitles هذا ليس ممتع اعتقدت بأنه ممتع لكنه لم يكن كذلك
    Ayıkken, barın tepesinde danseden birine bakmak o kadar da eğlenceli değil. Open Subtitles عندما تترك الأدمان وتحدق في شخص يتمايل فوق مائدة الملهى تدرك أن الأمر غير مضحك
    Tırın içindeyken o kadar da eğlenceli değil. Open Subtitles إذا كنت داخل الشاحنة، فالأمر ليس مسلياً.
    4. seferde o kadar da eğlenceli değil. Open Subtitles ليس مضحكا لرابع مرة على التوالي
    200 pile ile uğraşmak eğlenceli değil mi, Ray. Köle gibi. Open Subtitles " أثنان و عشرون طيه " ليست ممتعه ( راى ) أنها ممله
    Küçük görülmek hiç eğlenceli değil. Open Subtitles إنه ليس أمراً ممتعاً أن تكوني كبقية الرجال
    Artık onunla oynamayacağım. Hiç eğlenceli değil. Open Subtitles لم أعد ألعب معها إنها ليست مرحة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد