ويكيبيديا

    "en eski" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • أقدم
        
    • اقدم
        
    • الأكبر سنا
        
    • الأكبر سناً
        
    • القديمة
        
    • كان فستاني
        
    • القدامي
        
    • القديم
        
    • الأقدمِ
        
    • الأقدم في العالم أنا
        
    • انها من أكثر
        
    • بأقدم
        
    Kartlar, en eski semboller arasındadır, ve bir çok farklı biçimde yorumlanmışlardır. TED البطاقات هي من بين أقدم الرموز، وقد تم تفسيرها بطرق مختلفة كثيرة.
    Şarkı söylemek kendimizi duyurma ve anlatmanın en eski yolu. TED الاغنية هي واحدة من أقدم طرقنا لجعل أنفسنا نسمع ونفهم.
    İmparatorluk ailesini, veliaht prensle ilgili haberleri, Tokyo'nun en eski haydutlarından olup, şimdi televizyonda çocuklara iyilik öğütleyen birini de. Open Subtitles لقد سأل عن أخبار العائلة الإمبراطورية و ولي العهد أو أقدم عضو مافيا في طوكيو الذي يظهر عادة على التلفاز
    Şuradaki bina orta halkadaki en eski yapılardan biri. Hükümet binası. Open Subtitles انظروا إلى واحد من أقدم المباني في الحلقة الوسطى مجلس المدينة
    1300 yıl önce inşa edilen Kubbet-üs-Sahra Dünya'daki en eski İslami yapılardan biridir. Open Subtitles بُني منذ 1300 عام, قبه الصخره واحد من اقدم المباني الاسلاميه في العالم.
    Korsanların en eski ve asil geleneğini uygulasak iyi olur bence. Open Subtitles أتعقد أن الوقت قد حان كي نعتنق تقاليد أقدم وأشهم القراصنة
    Tabii ki, Koloni Kulübü şehirdeki en eski ve en saygın kulüp. Open Subtitles ،بالطبع, نادي الجماعة المشتركة هو أقدم و أرقى نادٍ للسيدات في المدينة
    Fransa'da, en eski ve en yakın 3 arkadaşıyla omuz omuza çarpışmıştır. Open Subtitles وفي فرنسا، قاتل جنبا إلى جنب مع ثلاثة من أقدم وأعز أصدقائه
    Bu iskelet, şimdiye kadar keşfedilmiş en eski Kuzey Amerika insanının kalıntısı olabilir. Open Subtitles هيكل العظمي يمكن أن يكون أقدم الانسان في أمريكا الشمالية وجد من قبل
    Dünya üzerindeki en eski yaşamı bana bağlayan şeyi görmeye geldim. Open Subtitles جئت لأرى ما يربطني ببعض من أقدم أشكال الحياة على الأرض
    Bu heykellerin bütün İrlanda'da bulunan en eski tarihsel yapı olduğunu düşünülmektedir. Open Subtitles الأن, هذه المنحوتات يعتقد بأنها من أقدم القطع الأثرية التاريخية في أيرلندا.
    en eski aletler, Doğu Afrika Olduvai Geçit'inden basit kesici taşlardır. TED أقدم الأدوات الحجرية القاطعة من مضيق الاولدافي في شرق أفريقيا.
    Öncelikle, Dünyadaki en eski besin metodu hakkında konuşmak istiyorum, emzirme. TED قبلها، أود أن أتحدث عن أقدم طرق التغذية على الأرض، الرضاعة الطبيعية.
    Bulabildiğim en eski veriler bunlar. TED وهذه أقدم بيانات تمكنت من الحصول عليها.
    Bu hastalık enfeksiyon kapan sivrisineklerin insanları ısırmasıyla bulaşır ve muhtemelen insanlığın başına bela olmuş en eski hastalıktır. TED تنتقل الملاريا عبر عضّات البعوض المصاب وتعدّ أقدم جائحةٍ تحلّ بالبشرية
    Geçtiğimiz iki yılda dünyanın en eski ve en sağlam demokrasilerine sahip olan iki ülke; A.B.D ve Fransa yurt genelinde yerel seçimler yaptı. TED في آخر عامين، اثنان من أكثر دول العالم ثباتًا، أقدم الديموقراطيات، أميركا وفرنسا، أقاموا انتخابات البلدية الوطنية.
    Bu dünyadaki en eski buluşlardan biri: bir kalıp sabun. TED إنه واحد من أقدم الابتكارات في العالم: قطعة صابون.
    Stromatolitler dünya üzerinde bulunan, en eski yaşam formlarında bazıları. TED يعتبر الستروماتوليتيس بعضًا من أقدم أشكال الحياة التي يمكن أن نجدها على وجه الأرض.
    Orta Güney'in en eski oyuncu menajerlerinden biriyim. Open Subtitles إننى واحد من اقدم وكلاء المسرح فى وسط الجنوب
    Klark yaşayan en eski izcidir, tamam mı? Open Subtitles كلارك الأكبر سنا الكشّاف الحيّ، حسنا؟
    O senin en iyi arkadaşın değildi. en eski arkadaşındı. Open Subtitles لكنه لم يكن صديقك العزيز بل كان صديقك الأكبر سناً
    en eski anılarımdan biri akrabalarımdan birini uyandırmaya çalışmak ve bunu başaramamaktı. TED إحدى ذكرياتي القديمة هي محاولتي إيقاظ أحد أقربائي ولكني لم أستطع ذلك.
    en eski geceliğim oradaydı. Köyün çocukları geceliği yel değirmeninin tepesine bağlamışlardı. Open Subtitles هناك كان فستاني الليليّ الأوّل ربطه الصبية على قمّة الطاحونة الهوائيّة
    Evet, Martine benim en eski arkadaşlarımdan biri. Open Subtitles لذا أنتم يا رجال مارتين أحد أصدقائِي القدامي ذَهبنَا إلى المدرسةِ سوية
    Fritz Wendel ile tanışmanı istiyorum, Berlin'deki en eski dostum. Open Subtitles اسمع, أريدك أن تتعرف علي فريتز ويندل صديقي القديم في برلين بكل تأكيد
    Bu, en eski yaralardan birine benziyor. Open Subtitles هذا يَنْظرُ لِكي يَكُونَ واحد الجروحِ الأقدمِ.
    Bunu sana soruyorum... çünkü en eski arkadaşımsın. Open Subtitles الآن أنا أسألك هذا لأنك صديقي الأقدم في العالم أنا رجلك المناسب.
    Cevaplanmamış en eski sorular bunlardır ve bu cevapları bulmak istemek insan doğasının önemli bir parçasıdır. Open Subtitles انها من أكثر الاسئلة ديمومة والعثور على اجوبة لها هو من صميم الطبيعة البشرية
    Sonra çok ilginç bir şekilde, bu bina en eski teknoloji ile giydiriliyor ki bir tür ................. TED والمثير للاهتمام، أن يكون ذلك المبنى مكسوا بأقدم أنواع التكنولوجيا، التي هي نوع من قطع الخشب اليدوية.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد