ويكيبيديا

    "eylem" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الفعل
        
    • العمل
        
    • أفعال
        
    • نشاط
        
    • الإجراء
        
    • عملِ
        
    • الأفعال
        
    • المظاهرة
        
    • مظاهرة
        
    • احتجاج
        
    • التنفيذ
        
    • والفعل
        
    • لموته في المنتزه
        
    • هو عمل
        
    Bu eylem, bu gayri resmi, aşağıdan yukarıya gelişen ihlal eylemi, yavaş yavaş, yukarıdan aşağıya doğru olan politikaların dönüşümünü başlattı. TED بذلك الفعل ذلك الخرق الغير رسمي، للقوانين الذي بدأ من الأسفل نحو الأعلى، قد بدأ بالفعل بتحويل سياسة الأعلى نحو الأسفل.
    Bu bir hareket değildir ama ingilizcede aynı zamanda bir eylem anlamına da geliyor. TED انه ليس بالفعل, ولكن باللغة الانجليزية هذه الكلمة تأتي بصيغة الفعل.
    Sosyal eylem açısından dinlemek, önemli fakat yetersiz bir adımdır. TED الاستماع هو مهم لكنه خطوة غير كافية نحو العمل الاجتماعي
    O, kuramı olmayan eylem. Open Subtitles هو كله أفعال بدون أي جانب نظري
    eylem önceden kaydedilmiş ve sizden uzakta bir zaman ve mekanda gerçekleştiğinde bunu izlemek pasif bir aktivite gibi görünür. TED وعندما يتم تسجيل العمل مسبقا ويعرض في مكان و زمان بعيد، تبدو مشاهدته وكأنه نشاط سلبي.
    Şu tür sorular sormaya başladım: "Bu eylem bana ve çevreme daha fazla uyum getirecek mi?" TED بدأت أطرح أسئلة مثل: هل سيؤدي هذا الإجراء إلى مزيد من الانسجام وجلب المزيد من الانسجام إلى بيئتي؟
    Vatandaş eylem programı saçmalığı bir felaket, kötü bir fikir, bunu kanıtlayacağım. Open Subtitles عملِ المواطنِ كارثة، فكرة سيئة، وسَأُثبتُه.
    İçinde bulunduğumuz anlık geri bildirim çağına uygun daha hızlı bir eylem biçimi sunarlar. TED إنها تقدمُ أكثر من شكل للعمل الفوري في عصرنا لردود الفعل الفورية.
    İhanet eylem gerektirir. Open Subtitles الفعل يدل على الخيانه لقد كنت واقفاً فقط
    Sana ihanet etmişim gibi bakma bana. İhanet eylem gerektirir. Open Subtitles الفعل يدل على الخيانه لقد كنت واقفاً فقط
    Ve dahası, bu eylem benim iyi bir tıp direktörü olarak şöhretimi perçinledi ve sağlık sigortası alanında yükselme şansımı garantiye almış oldu. Open Subtitles وعلاوة على ذلك هذا الفعل المعين ضَمنَ سمعتُي كمدير طبي جيد وهو أَمّن تقدمي المستمر في حقل الرعاية الصحية
    eylem ve para. Sesli söyle ahbap! Open Subtitles الفعل و الثمن عليكَ قول ذلك بصوت عالي يا صاح
    Şimdilerde bu eylem çoğunuza basit gözükse de bir basamağı çıkmak bile ayak bileklerini oynatamayanlar için bir mücadeledir. TED بقدر ما يبدو هذا العمل بدائيًا لمعظمكم، فصعود حافة الرصيف يعد تحديًا نوعًا ما للذين لا يستطيعون تحريك كاحلهم.
    Anonim öldürücü silahlar, her tür çakışan çıkarlar için kolay yol olarak ölümcül eylem yapabilirler. TED الأسلحة الفتاكة المجهولة يمكن أن تجعل العمل مميت وخيار سهل لكل من المصالح المتنافسة.
    Kurbanlarım üzerinde bariz bir cinsel eylem gerçekleştirmedim. Open Subtitles لا أمارس أيَّ أفعال جنسية على ضحاياي
    Bu şekilde kaç tane olduklarını ve yeni bir eylem gerçekleştirebilecek sayıda olup olmadıklarını takip ederler. TED بهذه الوسيلة، يستمرون في معرفة عددهم ومتى يصلون لعدد كاف للشروع في نشاط جديد.
    eylem Bir emrini veriyorum. Tüm mürettebatın dikkatine. Open Subtitles أنا أعلن الإجراء الأول أكرر الى جميع الطاقم
    Vatandaş eylem programı saçmalığı bir felaket, kötü bir fikir, bunu kanıtlayacağım. Open Subtitles عملِ المواطنِ كارثة، فكرة سيئة، وسَأُثبتُه.
    Bu ilginç çünkü bu bize insanların sonucu değiştiremeseler bile kararlı ve sürekli bir eylem yapmaya yetkin olduğunu gösteriyor. TED وهذا مثير للاهتمام، لأنه يبرهن أن للإنسان القدرة على أن يتفانى في تقديم الأعمال المخلصة. حتى لو لم يعلم ناتج هذه الأفعال.
    Geçen gün yapmış olduğunuz eylem sebebiyle firmamızın uğradığı zararı kapatmak amacıyla eyleme katılmayanlar da katılanlarla aynı bedeli ödeyecekler. Open Subtitles بسبب المظاهرة التي قمتم بها و التي سببت خسائر للشركة سواءً الذين شاركوا فيها أو لم يشاركوا
    Yunan Parlamento Binası'nın önünde bir eylem var. Open Subtitles توجد مظاهرة أمام مبنى البرلمان اليوناني
    Kesin tarih, zaman ve güçleri göz önünde bulundurunca oldukça büyük bir eylem bu. Open Subtitles برؤية الموعد المحدد والقوات يبدو الأمر وكأنه احتجاج عظيم
    Yakalanmaz uçarı niyet asla, eşlik etmedikçe eylem ona. Open Subtitles الطريق الاوحد لضمان تحقيق النوايا هو التنفيذ فورا 625 01: 12: 50,875
    eylem ve tutku ekonominin kaderinden daha önemsiz olamaz. Open Subtitles والفعل والانفعال ليست بأقل من القدر أو الاقتصاد
    Bunun belediye yetkililerine yönelik sessiz bir eylem olduğu düşünülüyor. Open Subtitles سبب تفسيرات خاصة لموته في المنتزه تفيد بأنه مثل إحتجاجاً صامتاً ضد مسؤولي المدينة
    Şunu söyleyerek bitirmek istiyorum, sıradan insanların yaptığı binlerce eylem, bence olağanüstü çalışmalar, aslında sağlıkta iyileşme sağladı ve belki de birazcık da olsa yoksulluğu azalttı. TED الآلاف من الناس العاديين هو عمل رائع, بالواقع حسن الصحة و ربما خفض الفقر و لو قليلاً شكراً جزيلاً لوقتكم.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد