Üçüncü olarak, USC Hukuk fakültesi'nde, son derece destekleyici bir iş yerinde çalışıyorum. | TED | و ثالثاً أعمل في مكان عمل داعم في كلية الحقوق في جنوب كالفورنيا |
Styler, bu işten aldığı parayı hukuk fakültesi harcını denkleştirmekte kullanıyordu. | Open Subtitles | أسلوبه كان أستعمال عمله في ويلكنسن لتمويل طريقه خلال كلية الحقوق |
Belki tip fakültesi değil ama "güvende" olmak için kaçtiğim yer burasi. | Open Subtitles | ليس الأمر و كأنه كلية الطب و لكنه ليس محاولة للعب بأمان |
Benim annem hukuk fakültesi için çok güzel olduğumu söylerdi. | Open Subtitles | امي كانت دائما تقول انني ساكون جميلة في مدرسة القانون |
Demek tıp fakültesi 3. sınıftasın. | Open Subtitles | اذا أنت في سَنَتِكَ الثالثةِ في كليّة الطب |
Üniversite sınavında, tıp fakültesi giriş sınavlarında ve stajyerlik sınavında bu kalemi kullandım. | Open Subtitles | الأمر فقط، أنني استخدمته لامتحان المدرسة، وامتحان القبول في كلية الطب، وامتحان التدريب. |
Bu yaklaşım, Dartmouth Tıp fakültesi'ndeki bir grup araştırmacı tarafından geliştirildi Lisa Schwartz ve Steven Woloshin. | TED | انها طريقة يتم تطويرها بواسطة باحثين في كلية دورتموث الطبية ليزا سشوارتز و ستيفن ولوشين |
Birazdan okutacağım bölüm Yale Hukuk fakültesi'ndeki ilk yılımın ilk döneminin yedinci haftasında gerçekleşti. | TED | هذه الحلقة حدثت في الأسبوع السابع من الفصل الدراسي الأول في السنة الأولى في كلية القانون في جامعة ييل. |
Ve sonra, cuma gecesi, Yale Hukuk fakültesi'nin çatısında şarkı söylemeye başladım, sessiz de değildim hani. | TED | ومن ثم، في وقت متأخر من ليلة الجمعة، على سطح كلية الحقوق في جامعة ييل، بدأت بالغناء، وليس بهدوء |
Bu görüşü desteklemek için çizelgeme Yale Hukuk fakültesi ödevimi yapamadığımı yazdılar. | TED | و ليدعموا ذلك فقد كتبوا في ملفي بأنني غير قادرة على متابعة دراستي في كلية الحقوق بجامعة ييل |
Nihayetinde, University of Southern California Hukuk fakültesi'nde ders vermek için Los Angeles'a geldim. | TED | في النهاية جئت إلى لوس انجلوس لأدرّس في كلية الحقوق بجامعة جنوب كاليفورنيا |
Şimdi, Florida Devlet Üniversitesi Sosyal Hizmetler fakültesi'nde en etkili ve yenilikçi çocuk esirgeme araştırmaları yapan bir enstitünün başındayım. | TED | الآن، كموظفة في كلية العمل الاجتماعي بجامعة ولاية فلوريدا، أترأس معهدًا يرعى أكثر البحوث إبداعًا وفاعلية حول أطفال دور الرعاية. |
Pensilvanya Tıp fakültesi mezunu Dr. Samuel Cartwright, | TED | تخرج الدكتور صموئيل كارترايت من كلية الطب في جامعة بنسلفانيا. |
Bunlar Charles Nelson'un Harvard Tıp fakültesi'nden bizimle paylaştığı resimler. | TED | بالنظر إلى هذه الصور التي أرسلها لنا تشارلز نيلسون من كلية الطب في جامعة هارفرد |
Isaac Kohane Harvard Tıp fakültesi'nde informatik, veri ve bilgiye dayalı bir departman oluşturmaya çalışıyor. | TED | إسحق كوهن أنشأ الآن فرعا مبنيا على المعلوماتية والبيانات والمعرفة، في كلية الطب بجامعة هارفارد. |
Ta ki Harvard Tıp fakültesi'nden Dr. Dmitry Gerashchenko ile tanışana kadar. | TED | حتى التقيت بالدكتور ديمتري جيراششينكو من كلية الطب بجامعة هارفارد. |
- Hukuk fakültesi'ne beraber gitmişler. - Evet, bugün öğle yemeği yedik. | Open Subtitles | لقد ذهبا إلى مدرسة القانون سوياً نعم ، تناولنا طعام الغداء اليوم |
fakültesi röportajı kabul etti. | Open Subtitles | اخبروني في مدرسة القانون ان باستطاعتي سؤاله عدة اسالة |
Bu çocuğun tıp fakültesi bitirdiğini sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعتقد أن هذا الرجل ذهب إلى مدرسة طبية من قبل |
Birkaç hafta önce WLVU Tıp fakültesi'ndeydim. | Open Subtitles | قبل أسبوعين، أنا كُنْتُ خارج في كليّة دبليو إل في يو الطبيّةِ. |
Harvard Tıp fakültesi ve Brigham ve Küresel Sağlık Kadın Hastanesi Bölümü'ne katıldım. | TED | التحقت بكلية الطب بجامعة هارفرد ومستشفى بريغهام ومستشفى المرأة شعبة الصحة العالمية. |
NYU'da çok iyi bir hukuk fakültesi var, (*) Columbia, Fordham- -Beni dinlediğini sanmıyorum. | Open Subtitles | فجامعة نيويورك لديها كليات حقوق رائعة كولومبيا, فوردام لا اظن انك تسمعني |
Hayır, bu senenin ilk hukuk fakültesi partisi ve harika olacak. | Open Subtitles | لا ، إنها أول حفلة لكلية الحقوق للسنة و ستكون رائعة |