ويكيبيديا

    "fazla zamanımız" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الكثير من الوقت
        
    • متسع من الوقت
        
    • المزيد من الوقت
        
    • وقت كثير
        
    • وقت كافي
        
    • لدينا وقت
        
    • أمامنا متسعٌ من الوقت
        
    • وقت كاف
        
    • مُتسع من الوقت
        
    • لدينا أكثر من
        
    • لدينا الوقت الكافي
        
    • متّسع من الوقت
        
    • كثير من الوقت
        
    • لدينا متسعٌ من الوقت
        
    • لدينا الوقت الكافى
        
    Unutmayın Fazla zamanımız yok efendim. Biletlerimi almam gerekiyor. Saçma. Open Subtitles تذكر, ليس لدينا الكثير من الوقت, على أن أحضر التذاكر
    Pek Fazla zamanımız kalmadı. Er ya da geç bizi bulurlar. Open Subtitles الآن، ليس لدينا الكثير من الوقت عاجلاً أو آجلاً سيكشفون موقعنا
    Her iki yönden de eğer doğruyu söylüyorsa, Fazla zamanımız yok demektir. Open Subtitles على أي حال لو أنها تقول الحقيقة، فليس لدينا الكثير من الوقت
    Bu kestirme bir yol, ama Fazla zamanımız yok. Open Subtitles هذاطريقمختصر، لكن ليس لدينـا متسع من الوقت
    Keşke daha Fazla zamanımız olsaydı ama artık veda etme vakti. Open Subtitles تمنيت لو أن لدينا المزيد من الوقت لكن حان وقت الوداع
    Şimdi, Fazla zamanımız yok, adamın dediklerini dinleyin. Open Subtitles والآن, ليس لدينا وقت كثير, لذا استمعوا لما يقوله الرجل
    Fazla zamanımız yok. Bu yaz bir kuyruklu yıldız gelecek. Open Subtitles ليس لدينا الكثير من الوقت هناك مذنب سيأتي هذا الصيف
    Evet ama bir an önce eve dönmemiz gerekiyor, Fazla zamanımız yok maalesef. Open Subtitles نعم , لكن يجب أن نذهب للديار قريباً وليس لدينا الكثير من الوقت
    Bu kapı açıldıktan hemen sonra alarm çalmaya başlayacak ve Fazla zamanımız olmayacak. Open Subtitles حينما يفتح هذا الباب، ويضرب جهاز الإنذار لن يكن لدينا الكثير من الوقت
    Mesele şu ki Fazla zamanımız yok! Open Subtitles النقطه هى اننا ليس لدينا الكثير من الوقت
    Fazla zamanımız kalmadı. Haydi çocukları organize et şimdi. Rolf nerede? Open Subtitles ليس هناك الكثير من الوقت دعينا ننظم الأطفال اين "رولف" ؟
    Konuşmak için çok Fazla zamanımız olacak, efendim. Open Subtitles نحن سيكون عندنا الكثير من الوقت لكلام، سيد
    Çok Fazla zamanımız yok. Ambrosia'yı almam gerekiyor, aksi takdirde gitmiş olacağım. Open Subtitles ليس لدينا الكثير من الوقت يجب أن أحصل على طعام الآلهة وإلا سأرحل إلى الأبد
    General, efendim, çok Fazla zamanımız yok. Open Subtitles جنرال، سيدي، لا نملك الكثير من الوقت هنا
    Ve Fazla zamanımız da yok. Open Subtitles ولا نملك الكثير من الوقت أيضاً إنها مسألة وقت فحسب حتى يدرك الجميع
    Pekala millet, dinleyin, çünkü Fazla zamanımız yok. Open Subtitles حسناً, ايها الشعب, اسمعوا, لأنه ليس لدينا متسع من الوقت.
    Tamam. Hayvanları toplamak için Fazla zamanımız yok. Open Subtitles حسناً، ليس لدينا متسع من الوقت لجمع هذه الحيوانات.
    Fazla zamanımız yok. Fazla zamanımız yok Nick. Open Subtitles ليس لدينا المزيد من الوقت ليس لدينا المزيد من الوقت يا نيك
    Kahin Beş, Sydney için her ne planladıysa Fazla zamanımız olmadığını varsayabiliriz. Open Subtitles مهما النبي فيف خطّط لسدني، نحن يمكن أن نفترض نحن ما عندنا وقت كثير.
    Fazla zamanımız yok. Halen gidilecek uzun bir yol... Open Subtitles ليس لدينا وقت كافي مازال هناك طريق طويل امامنا
    İçimden bir ses yanında güzeli olmadan çirkini bulmak için Fazla zamanımız yok. Open Subtitles ثمة ما ينبئني أنّه دون جمالها ليهدئ من الوحش، فليس لدينا وقت كافٍ.
    Şu anda Adalet Bakanlığı müfettişleriyle görüşüyor. Fazla zamanımız yok. Open Subtitles والاَن هي مع محققي وزارة العدل وليس أمامنا متسعٌ من الوقت
    Helikopter geliyor! Fazla zamanımız yok! Open Subtitles المروحية اتت ليس لدينا وقت كاف
    Elimde başka kanıt olmadığı için üzgünüm ama Fazla zamanımız yok. Open Subtitles آسف أنّ ليس لديّ إثبات أكثر من ذلك، لكن ليس لدينا مُتسع من الوقت.
    Düşman gemilerini bulup işini bitirmek için onar saniyeden Fazla zamanımız olmayacak. Open Subtitles ولن تكون لدينا أكثر من 10 ثانية للعثور على وقتل كل سفينة العدو.
    Acele etsen iyi olacak. Fazla zamanımız yok. Open Subtitles من الأفضل أن نسرع ليس لدينا الوقت الكافي
    Özür dilerim. Daha Fazla zamanımız olduğunu sanmıştım. Open Subtitles أن آسف ظننت بأن لدينا متّسع من الوقت
    Bakın bayan, Fazla zamanımız yok. Open Subtitles الأن, انظري, سيدتي ليس لدينا كثير من الوقت
    Peki, efendim. Ama Fazla zamanımız yok. Open Subtitles حسناً سيدي لكنه ليس لدينا متسعٌ من الوقت
    Fazla zamanımız yok. Söyleyeceklerimi dinlemek zorundasınız. Open Subtitles ليس لدينا الوقت الكافى يجب أن تستمع الى ما أنا مضطر أن أقوله

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد