ويكيبيديا

    "fotoğrafım" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • صورتي
        
    • صوري
        
    • صورة لي
        
    • صورتى
        
    • وصورتى
        
    • إنها صورة
        
    Sonra, kendime yeni bir profil oluşturdum, kendi fotoğrafım yerine sırtında roket olan bir kedi fotoğrafı koydum TED لذا، أنشأت حسابًا جديدًا، هذه المرة، بدل صورتي الخاصة، وضعت قطة بحزام طيران.
    Camekanda, evlenen çiftlerin, asker resimlerinin arasında benim fotoğrafım vardı. Open Subtitles في النافذة، وبين صور أعراس الزفاف والمناولات والجنود كانت تقبع صورتي
    Yok ya, düşünmeden konuştum. Kartpostalın üstünde fotoğrafım olmasın. Open Subtitles كلا، كنت أفكّر بصوت عالٍ، لا أريد صورتي على بطاقة
    Bu ilk görüşmemizde, çocukluğuma dair çok az fotoğrafım olduğu aklıma geldi. TED في هذا اللقاء العائلي الأول كنت منشغلاً بالتفكير في صوري القليلة عندما كنت طفلاً
    Yapamam Leen, yani fotoğrafım gazetede çıktı. Open Subtitles لا أستطيع يا لين صورتي على صفحات الجرائد
    Hala beni alış-veri merkezindeki fotoğrafım onlarda. Open Subtitles مازالت صورتي لديهم في قسم القضايا الجنائية.
    Bu muhtemelen benim son fotoğrafım olacak değil mi? Open Subtitles إذا، من المحتمل بأنها ستكون صورتي الأخيرة، أليس كذلك؟
    Demek istediğim, gazetedeki de benim fotoğrafım değildi. Orada çalışmıyorum bile. Open Subtitles أقصد, لم تكن تلك صورتي علي الجريدة حتي ليس لدي وظيفة هناك
    Ama henüz fotoğrafım üyeler duvarında yerini almadı. Open Subtitles لكن صورتي ليست بالأعلى على حائط العضو أوبيليا بعد
    Sonra çekilen fotoğrafım, şu an oturma odasında ki sanırım onu da havluyla dolaşırken görmüşsündür. Open Subtitles والان صورتي موجودة في غرفتي واللتي لا بد انك رايتها بينما كنت ترتدي الفوطة
    Ayrıca duvarda fotoğrafım olmasını istiyorum ki herkes beni tanısın. Open Subtitles و أريد صورتي علي الحائط ليعلم الجميع أنه أنا
    İşte vesikalık fotoğrafım. Belki tanıdığınız vardır. Open Subtitles إليكم صورتي , فقط في حال كنتم تعرفون أيّ أحد
    Önce çığlık, sonra sorguya götürülürken çekilmiş bir fotoğrafım. Open Subtitles أولاً، الصراخ، وبعدها صورتي وأنا اقتاد للتحقيق
    Görüyorum ki, fotoğrafım ödül dolabına girmiş. Open Subtitles إن صورتي معلقة في خزانة الجوائز .كما أرى
    O uyuşturucu tacirini fotoğrafım çekilmeden harcayabilirdim ben. Open Subtitles كان بوسعي قتل زعيم المخدرات هذا دون أن تُلتقط صورتي.
    - Evet, evet ama fotoğrafım normalde burada asılı olurdu. Open Subtitles أجل، أجل، لكن صورتي الشخصية كانت معلقة هنا تماماً
    Düğün davetiyelerimin basılacağı yerde gazeteye fotoğrafım basıldı. Open Subtitles بطاقات زواجي كانت على وشك ان توزع افهم , صوري طبعت على الاوراق
    TED modasına uygun olarak işte en utanç verici fotoğrafım. TED على طريقة TED ، هذه أكثر صوري إحراجاً.
    Öğrenci yıllığında benim ön sırada otururken çekilmiş bir fotoğrafım var. TED هناك صورة لي في كتاب السنة وأنا أجلس في الصفّ الأمامي.
    Bakın! Bakın- benim fotoğrafım! Open Subtitles انظروا إنها صورتى
    Benim de fotoğrafım var hatta. Open Subtitles وصورتى هناك أيضا
    Sosyal medyada göçmen kuşların korunak bölgesi protestosunda çekilmiş fotoğrafım var. Open Subtitles لديّ صورة من مواقع التواصل الاجتماعي، إنها صورة عندما شاركتُ في أنشطة الحملة الانتخابية.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد