ويكيبيديا

    "gömülü" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • مدفون
        
    • مدفونة
        
    • دفن
        
    • مدفوناً
        
    • دفنت
        
    • المدفون
        
    • المدفونة
        
    • مدفونه
        
    • دُفنت
        
    • دُفن
        
    • مدفونين
        
    • دفنوا
        
    • يدفن
        
    • تدفن
        
    • دفنها
        
    Karların altında bir yerde gömülü kaldığına hiç şüphemiz yok. Open Subtitles بلا شك هو مدفون في مكان ما هناك في الثلج
    Biz varsayalım ki bu meteor Yer kabuğunun altında gömülü Open Subtitles نعتقد أن النيزك مدفون وسط غِطاء من الحمم البركانية الباردة
    O zaman, büyük bir alanda gömülü bir şehri nasıl bulabilirsin? TED لذا، كيف يمكنك أن تجد مدينة مدفونة في مساحة طبيعية شاسعة؟
    Kütle spektrometresi katilin sümüğünde gömülü ender bulunan bir spor buldu. Open Subtitles الرائد ماس سباك لقد وجد سلالة نادرة مدفونة في مخاط القاتل
    Mutier bayırının ötesinde bir yerde... fillerin gömülü olduğu yer var. Open Subtitles ذلك ان جرف مويتر في مكان ما كذبة مكان دفن الفيلة
    Onun herhangi bir garajın altında gömülü olacağını önceden tahmin edebilir miydin? Open Subtitles هل كنت تتوقعين أنه سينتهي مدفوناً في مرآب غير معروف لامرأة شمطاء
    - Hem hastanede kalıp hem benim bahçemde nasıl gömülü bulunmuş olabiliyor? Open Subtitles إذاً، كيف يمكن أن تكون في المشفى بينما هي دفنت في منزلي؟
    Timmy Musket'in Block Island'da bir mezarlıkta gömülü olduğunu öğrendim. Open Subtitles تعلمت بأن تيمي مسكيت مدفون في مقبرة في جزيرة بلوك
    Etrafta para gömülü olduğunu söylerler. Open Subtitles يقولون ان هناك مال مدفون هنا حول هذه الارض
    O adam parkta para gömülü olduğunu söyledi. Open Subtitles لقد قال الرجل أنه ثمة مبلغ من المال مدفون في ذلك المنتزه
    Bunca yıldır... yeraltında gömülü olan bütün büyü malzemelerini bulmuş olmalı. Open Subtitles لقد كانت العصا لابدّأنهاوجدتالقطع.. التي كانت مدفونة كل تلك الفترة ..
    Kafanın içinde derinlere gömülü olsa da epifız bezi ışığa duyarlıdır. Open Subtitles حتى ولو أنها مدفونة عميقا داخل الرأس الغدة الصنوبرية تتحسس الضوء.
    İşini kolaylaştırmak için buradayız. Bu kutulardan birinde, bunun bir kopyası gömülü. Open Subtitles إننا هنا لكيّ نهوّن الأمور عليك. إنّ هنالكَ نسخة مدفونة بالصناديق لهذه.
    İman eden bizlere, İsa'nın havarisi Aziz James'in orada gömülü olduğu söylenmiştir. Open Subtitles يقال عنا المؤمنين بما تبقى من سانت جيمس الرسول يسوع دفن هناك
    Siz bütün gazetecilerin, kalbinizin bir yerinde gömülü bir roman yok mu? Open Subtitles لا ليس كل رفاق الصحيفة حصلوا علي رواية دفن مكان ما قلبك؟
    Okyanus tabanına gömülü olan bu güçlü aletin kalıntıları, günümüze kadar denizler için tuz öğüttükleri su tanrısı Ahti'nin alanında kaldı. TED مدفوناً بأرضية المحيط، بقايا هذه الأداة القوية بقيت في مملكة أهتي، آلهة الماء حيث يطحن الملح للبحار إلى يومنا هذا.
    Insanların yaşadıkları yere olan gururu ve yıllardır herkesin gömülü tuttuğu, kamu alanlarından fışkıran yasadışı ve ilkel binalara olan öfkenin altında saklı olan duygular. TED فخر و اعتزاز الناس بمكان عيشهم و كانت هناك مشاعر دفنت عميقا لسنين و الغضب بسبب المنشآت الهمجية الغير مشروعه التي ظهرت في الأماكن العامة
    Bu derinden gömülü okyanus plakada kaplıcadaki suyun bir kısmı aslında köpürüyor. TED بعضًا من المياه التي في هذه الينابيع الساخنة تُصدر فقاقيع تأتي من العمق حيث اللوح المحيطي المدفون.
    Cesedi teşhis eder etmez, akıllarına diğer kadın gelecek kabirde gömülü olan öbür kadın. Open Subtitles سيتعرفوا على جثتها ثم سيتذكرون المرأة الآخرى المرأة الآخرى المدفونة فى القبو
    Yıldız Geçidi gömülü kalsaydı çok daha iyi olurdu. Open Subtitles اقول اننا افضل حالا اذا ما كانت البوابه مدفونه فى الارض.
    Annemin ve diğer insanların gömülü olduğu mezarlığı görebiliyorum. Open Subtitles يمكنني أن أرى المقبرة التي دُفنت فيها أمي مع الآخرين
    Olabilir, ama o adam artık ölü ve gömülü. Open Subtitles لعلني كنت هو يوماً لكن هذا الملك مات و دُفن
    - Adamın kilerde gömülü altı tane karısı var. - Bu çok fazla. Open Subtitles وهو لديه ستة زوجات مدفونين فى القبو هذا يبدو كثير
    Üç tane çocuğum var, ve hepsi de bodrumda gömülü. Open Subtitles كان عندي ثلاثة أطفال، و هم كلّ دفنوا في القبو.
    Kral Tutankhamen'ın piramitlerde gömülü olmadığını söylemiştin. Open Subtitles لقد اخبرتني ان توت عنخ آمون لم يدفن في هرم
    Bu ihtiyar kemikler atalarımla birlikte gömülü olmayacak gibi görünüyor. Open Subtitles يبدو هذه العظام العجوزة لن تدفن مع أسلافي.
    Hiç yaşanmamış gibi çok derinlere gömülü... Open Subtitles دفنها بحفرة عميقة جدا كي تبدوا كما لو لم يحدث شيء

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد