Görünüşe göre, tarif ettiğiniz kişi, rehine durumunu, havaalanından gizlenilmiş silah amaçlı sinir gazı çalınmasını gizlemek için kullanmış. | Open Subtitles | كلا .. يبدو أنّ الشخص الذى تعرفت عليه استغل وضع الرهائن كتغطية ليسرق غاز أعصاب مسلح كان مخبئاً بالمطار |
Görünüşe göre o cezaevini bildiğim sürece hiç yalnız kalmayacağım. | Open Subtitles | يبدو أنه كما اعرف طريقي حول السجن,سوف لن أكون وحيداً |
Kabul etmeliyim ki pek umrumda olmayan bir kuralları var... ama Görünüşe göre altı aya kadar falan değiştirilecek. | Open Subtitles | لازم اعترف ان فى دور واحد انا مش مهتم بيه بس على ما يبدو حيتغير فى ست شهورحاجه كده |
Görünüşe göre daha önce burada bulunmuşsun. Herhangi bir şey hatırlıyor musun? | Open Subtitles | من الواضح أنك أتيت هنا في السابق هل تتذكر أي شيء ؟ |
Görünüşe göre o psikopat bir konuda haklıymış... ilgisiz bir babamız var. | Open Subtitles | يبدو ان الفتى المضطرب كان محقاً بشأن شيء واحد لدينا والد سيء |
- Ve Görünüşe göre onları durduramıyoruz. - Bir dakika. | Open Subtitles | و يبدو أننا غير قادرين على إيقافهم لحظة يا ثور |
Neden olduğunu anlamıyorum, ama Görünüşe göre hayvanlara kendinizden daha çok değer veriyorsunuz. | Open Subtitles | لا أفهم لماذا لكن يبدو أنك مهتم بالوحوش أكثر مما تهتم بسلامتك الخاصة |
Görünüşe göre 7.kattaki tüm bilgisayarlarda sorun varmış. Kim ilgilenmek ister? | Open Subtitles | يبدو أنّ مشكلة في كمبيوترات الطابق السابع كلها، من يريد الصعود؟ |
Ama isyanda ölmedi. Görünüşe göre onun ölümü isyana sebep oldu. | Open Subtitles | لكنه لم يُقتل أثناء الشغب، يبدو أنّ موته من تسبب به. |
Görünüşe göre bu sembolleri araştıran başka biri daha varmış. | Open Subtitles | يبدو أنّ أحداً آخر كان يبحث في شأن هذه الرموز. |
Görünüşe göre kendisini acil durum ışıklandırmasından aldığı elektrikle besliyor. | Open Subtitles | يبدو أنه يغذّي نفسه من الطاقة الكهربائيه من لمبة الطوارئ |
Bir sorunumuz olduğunu düşünmüştük, ama Görünüşe göre üstesinden geleceğiz. | Open Subtitles | أعتقد أننا مررنا بموقف ولكن يبدو أنه تم الإعتناء به |
Görünüşe göre Point Place'de gizli bir iş kolu varmış. | Open Subtitles | آه، على ما يبدو هو الصناعةُ المخفيةُ مكانِ نقطةِ، نعم. |
Yaklaşık sekiz mil sonra Şeytan'ın Merdiveni'ni gösteren... bir işaret direği göreceksin ve... Görünüşe göre şato öbür tarafta. | Open Subtitles | بعد ، أوه، ثمانية أميالِ سَوف تَرين لافتة لسلم الشيطانَ و حَسناً، على ما يبدو القلعة على الجانب الآخر |
Görünüşe göre, ölülere yakın olmak cinsel dürtüleri harekete geçirebiliyor. | Open Subtitles | من الواضح ان بعض المثارين جنسياً ينفعلون بالقرب من الموت |
Meclisin merdivenlerindeyim ve Görünüşe göre basın açıklamasının hemen öncesinde belediye başkanı kaçırıldı. | Open Subtitles | ؟ انا على بعد خطوات من مبنى الكابيتول يبدو ان العمدة قد اختطف |
Görünüşe göre bunu düzeltmek için Haven'a dönüp Jeffrey'le konuşmamız gerekiyor. | Open Subtitles | يبدو أننا بحاجة للذهاب الى هايفن لمعالجة هذا التحدث الى جيفري |
Görünüşe göre sen istediğini aldın tabi. Belediye başkanından yani. | Open Subtitles | يبدو أنك أخذت ما أردته من المحافظ على أي حال |
Görünüşe göre birileri sizi aptalca bir ayak işine göndermiş, Albay. | Open Subtitles | يبدوا أن شخصا ما أرسلك فى مهمة حمقاء , أيها العقيد |
Görünüşe göre manavın vurduğu kişi ambara gitmiş mermiyi çıkardıktan sonra kapıyı tekmelemiş. | Open Subtitles | يبدو أنّه بعد أن أطلق النار على البائع ذهب إلى الحظيرة وركل الباب |
Görünüşe göre şüpheleriniz doğruymuş, Başkan Hanım. Bu Afrika'yla ilgili. | Open Subtitles | يبدو بأن شكوكِ كانت صحيحة سيدتي الرئيسة، هذا حول أفريقيا |
Görünüşe göre yığınla çocuğu var ve hepsi de işe yaramaz. | Open Subtitles | على مايبدو لديه العديد من الأبناء و يعتقد انهم جميعاً سيئين |
Görünüşe göre bir rögara çıkıyor. Bu kanalizasyon hattının nereye çıktığını bulabilir misin? | Open Subtitles | يبدو أنها تؤدي إلى مصرف العواصف أيمكنكِ اكتشاف إلى أين يؤدي الصرف الصحي؟ |
Görünüşe göre sana balayı süitini vermişler. Benim odam rezalet. | Open Subtitles | يبدو أنهم أعطوكِ غرفة شهر العسل، هذا المكان كالحفره العميقه. |
Görünüşe göre ikna etme yeteneği güçlü olan tek baba ben değilim. | Open Subtitles | يبدو أنني لست الأب الوحيد الذي يتمتع بقدرات إقناع رائعة أليس كذلك؟ |
Görünüşe göre Debra'ya bir bahçe vaad etmiş ama sonra ona danışmadan beton dökerek kendisine bir basketbol sahası yapmış. | Open Subtitles | يبدو انه وعدها بجعل الأرضيةحشائش وبعد ذلك وبدون رأيها جغل طبقة خرسانية سمكها 4 بوصات تغطي ملعب كرة السلة لنفسه |