Bu cesetlerden birkaçını laboratuarıma götürmem gerek. 6-7 tane yeter. | Open Subtitles | يجب أن آخذ بعض الجثث للمختبر، ستة أو سبعة ستكفي. |
Büyük gurur duydum ama çocukları ulusal yarışmaya götürmem lazım. | Open Subtitles | أنا أشعر بالإطراء ولكن يجب أن آخذ الطلاب للمسابقة الوطنية |
Bu haftasonu seni de yanımda götürmem gerekecek. | Open Subtitles | علي أن آخذك معي في عطلة نهاية هذا الأسبوع |
Bak böyle devam edersen, seni Sicilya'ya götürmem. | Open Subtitles | اسمع، إذا بكيت هكذا فلن أخذك الى سيسيليا |
Bu arşivleri büyük salona götürmem gerekiyor. | Open Subtitles | يجب أن أوصل هذا الأرشيف إلى القاعــه الكبــرى. |
Zamanım yok. Bunu elemanlara götürmem lazım. | Open Subtitles | ليس لدي وقت,يجب عليّ,تعرفين,إيصال هذا لجماعتي |
Onu yedirip, giydirip iğne olması için kliniğe götürmem lazım. | Open Subtitles | يجب علي أن أطعمه و ألبسه و آخذه إلى العيادة لأخذ بعض الحقنات |
Her gün atık su kanalındakilere nevale götürmem gerekiyor. | Open Subtitles | كل يوم ، عليّ أن آخذ الطعام إلى الرجال في ماسورة الصرف |
Bu adamları birtakım işlemler için görevlilere götürmem gerekiyor. | Open Subtitles | يجب أن آخذ هؤلاء الرجال للمكتب لبعض الإجراءات |
Ve şimdi bu sihri alıp kayıt şirketine götürmem lazım! Tamam mı? | Open Subtitles | والآن أنا بحاجة إلى أن آخذ هذا السحر و أوصله إلي شركة التسجيلات. |
Bu elemanı albayın emrettiği gibi götürmem lazım, bir hafta tatil gibi bir şey. | Open Subtitles | على أن آخذ هذه الفتاة إلى الشمال والكولونيل أمرنى بقضاء أسبوع إجازة. |
Eğer bunu yapmazsan, seni çizgi roman dükkânına götürmem. | Open Subtitles | إذا لم تفعل هذا ،لن آخذك لمكتبة الكتب المصورة |
Seni yiyecekleri asıl kategorisine göre düzenleyen bir restorana götürmem gerekiyormuş gibi hissediyorum. | Open Subtitles | أشعر بأني يجب أن آخذك لمطعم يوفر الغذاء الفعلي |
Seni bir jinekoloğa götürmem gerekir mi? | Open Subtitles | أعني، هل.. هل يجب علي أخذك إلى أخصائية الأمراض النسائية؟ أو أن أعاقبك؟ |
Tanrım, Tanrım, Tanrım, bunları 3'e kadar götürmem lazım, ve dışarısı karanlık. | Open Subtitles | يا إلهي، يا إلهي، يا إلهي علي أن أوصل هذه بالساعة الثالثة ولكن لقد حل الظلام بالكامل |
Bu dangalakları eve götürmem gerek. | Open Subtitles | حسناً، علي إيصال هؤلاء الحمقى إلى المنزل |
Adamı güvenli eve götürmem gerekiyordu ve adam yolda öldü. | Open Subtitles | كان يفترض أن آخذه إلى منزل آمن و... مات في الطريق |
İçinde bir paket var, bana bir alet verecek olan birine götürmem gerekiyordu. | Open Subtitles | توجد عبوة هنا يُفترض أن أخذها إلى رجل لديه شىء يخصنى |
Kendisini adli araç parkına götürmem gerekiyor. | Open Subtitles | يفترض أن أعيدها لجراج الطب الشرعي للسيارات |
Elliot, bu adamı birkaç test için yukarı götürmem gerekiyor. | Open Subtitles | إيليوت, يجب أن أصطحب هذا الرجل للأعلى لإجراء بعض الفحوصات |
Onu pahalı restoranlara ya da kulüplere götürmem gerekmiyor. | Open Subtitles | لا يجب على ان أصطحبها الى مطاعم و نوادٍ فاخرة |
Benim işim var. Büyükannemi veterinere götürmem gerekiyor. | Open Subtitles | أنا لا أستطيع، علي اصطحاب والدتي إلي الطبيب البيطري |
Bisikleti dükkana götürmem gerekti. | Open Subtitles | كان علي أنْ أأخذ الدرّاجة للتصليح |
Saif'i Adams House Oteli'ne götürmem gerekiyor. | Open Subtitles | أسمع يجب ان اوصل سيف الى فندق ادامز هاوس |
Seni park yerindeki bir arabaya götürmem gerek. | Open Subtitles | وانا يجب على ان اوصلك الى السيارة |
Şimdi sizi B.T'ye götürmem gerekiyor. | Open Subtitles | لكن علي الآن أن آخذكِ إلى غرفة التصوير الطبقي |