ويكيبيديا

    "gözden" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • النظر
        
    • الأنظار
        
    • أراجع
        
    • تقييم
        
    • العين
        
    • فحص
        
    • راجعت
        
    • لمراجعة
        
    • نراجع
        
    • بمراجعة
        
    • سنراجع
        
    • تحققت
        
    • فاته
        
    • الاعتبار
        
    • التحقق
        
    Arabana göz önüne alacak olursak, belki de kararını gözden geçirmelisin. Open Subtitles نسبةً لنوع سيارتك ربما كان يجب أن تعيد النظر في ذلك
    Sona yaklaşmaya başladığımızda hayatımızı yeniden gözden geçirmek oldukça sık rastlanan bir şeydir. Open Subtitles من الشائع أن يتّم إعادة النظر في حياتك عندما تكون على وشك النهاية.
    En geçerli plan genellikle iyice gizlenip gözden uzak durmaktır. Open Subtitles والخطة الأمثل هي أن تختبئ جيداً وتبقي بعيداً عن الأنظار
    Yeniden yerleştirilip süresiz olarak gözden uzak bir yere saklanacaklar tıpkı sizin gibi. Open Subtitles سيتم إعادة تخزينها في مكان وإخفاءها عن الأنظار إلى أجل غير مسمى مثلك
    Bir şeyi kontrol etmek istiyorum. Dün gece raporumu gözden geçirdim. Open Subtitles أنا أردت التأكد من شىء لقد كنت أراجع تقريرى ليلة أمس
    Howard benden IsIand Towers teklifini gözden geçirmemi ...artık Halk Merkezini yıkıyoruz. Open Subtitles هاورد يريد منى إعادة تقييم لمشروع الأبراج بناء على أننا سنهدم المركز
    Bu korteks gözden gelen görüntüleri işliyor. TED هذه هي القشرة التي تقوم بمعالجة الصور القادمة من العين.
    Ve hayatının diğer kısımlarını tekrar gözden geçirmesi için eşi ona gözdağı vermişti. Open Subtitles ..وزوجته قد قامت بتحديه لإعادة النظر في في اجزاء حياته الأخرى ، كذلك
    Lütfen bu kararı ve geleceği bir kez daha gözden geçirin. Open Subtitles من فضلك، أعد النظر في هذا القرار وفكّر بالمستقبل، أيُّها الأميرال
    Bak gerçekten Darren'ın parasını almayı yeniden gözden geçirmeni istiyorum Open Subtitles الاستماع، وأود حقا كنت إعادة النظر في أخذ المال دارين.
    Buna binaen, iddiaları dinledim ve davanın olgularını gözden geçirdim. Open Subtitles لذلك، لقد سمعت الحجج وأعدت النظر في حقائق هذه القضية
    Mahkemenin bu yasaları geniş ölçekte gözden geçirmesini rica ederiz. Open Subtitles ونطلب من هيئة المحكمة النظر في الطيف الكامل لهذه القوانين،
    Biriyle buluşmak için bir yere ihtiyacı vardı, gözden uzak bir yere. Open Subtitles كان محتاجاً إلى مكان لمقابلة شخص ما ، مكان بعيد عن الأنظار
    Bütün yaz gözden uzak olmasan bunu sen de bilirdin tabii. Open Subtitles كنتي ستعلمين هذا اذا لم تكوني مختفية عن الأنظار طوال الصيف.
    Artık kırsal kesimde bir yerlerde, gözden uzak bir şekilde kesiliyorlar. TED بل تُذبح بعيداً عن الأنظار في مكان ما في الأرياف.
    - "Ne okuyorsun?" - "Taktikleri gözden geçiriyordum." Open Subtitles إذاً ، ماذا تقرأ ؟ أنا أراجع دليل اللعب فحسب
    Bu durum, bu kuruluşları işlevlerini yeniden gözden geçirmeye zorlayarak gazeteciliği krize sürükledi. TED وأدى هذا إلى دخول الصحافة في أزمة، وإجبار هذه المؤسسات على إعادة تقييم كيفية عملها.
    ama öteki gözden alınan DNA aslında bir erkeğe aitmiş, ve öyle görünüyor ki o gözde 1 hafta önce sahibinden alınmış. Open Subtitles لكن دي إن أي مِنْ مقلةِ العين الأخرى، حَسناً، هو كَانَ ذكرَ، وهو يَبْدو بأنه يَكُونَ منفصلَ مِنْ مالكِه لمدة إسبوع تقريباً.
    Demek istediğim kuralları, süreçleri, sistemleri ne kadar gözden geçirirseniz geçirin -bunu yapmak zorundayız- ne kadar dikkatli olsak da adaletin gerçek özüne ulaşmak için yeterince çabalamış olmayacağız. TED ولكن رأيي هو مهما كان صعبًا فحص القوانين، والعمليات والأنظمة، وعلينا القيام بذلك، ولكن مهما كانت صعوبة تدقيقنا، لن نقوم أبدًا بما فيه الكفاية للحصول على المعنى الحقيقي للإنصاف.
    Gemi subaylarının sicillerini gözden geçiriyordum doğrusu tam bir bilmecesin. Open Subtitles لقد راجعت التقارير عن ضباط السفينة وبصراحة .. ملفكِ غامض
    Sosyal çevremi gözden geçirmek için hiç uygun bir zaman değil. Open Subtitles هذا ليس الوقت المناسب بالنسبة لي لمراجعة التقويم الاجتماعي الخاص بي.
    Görev listesini gözden geçirelim. Lily, sen ve Morton DeWitt Oteline bakın. Open Subtitles دعونا نراجع المهام, ليلى,انت و مورتون,تولّوا فندق دى ويت,
    İki hafta önce raporunuzu gördüm, düşündüm ki, kayıp listemizi gözden geçireyim. Open Subtitles لقد شاهدت تقريرك منذ بضعة أسابيع و قمت بمراجعة السجلات بحثاً عنه
    Öyleyse suç mahalline gidip, gözden kaçırdığımız bir şey var mı bakacağız. Open Subtitles بالتأكيد، سنراجع مسرح الجريمة وننظر إن كان هنالك ما فوّتناه
    İsteğin üzerine test sonuçlarını gözden geçirdim. Open Subtitles لقد تحققت من الفحوص التي أُجرِيت على موظفي الوكالة
    - O gün herkes bir şeyleri gözden kaçırdı. Open Subtitles كلٌ منّا فاته شيء ذلكاليوم.
    Mike ve ben tarih belirlediğimizde önerini kesinlikle gözden geçireceğim. Open Subtitles عندما نحدد انا ومايك موعدا بالتاكيد ساخذ عرضك بعين الاعتبار
    Karınla şehirde karşılaşıp konuştuktan sonra ters bir şey yok kardeşim, ters bir şey yok birkaç şeyi gözden geçirmeye karar verdim. Open Subtitles وبعدما ألتقينا أنا وزوجتك معاً فيالبلدة.. لا شيء في الحسبان، يا صاح لا شيء حسناً، قررت بأن علينا التحقق من بعض الأشياء

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد