ويكيبيديا

    "güpegündüz" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • وضح النهار
        
    • في ضوء النهار
        
    • في النهار
        
    • بوضح النهار
        
    • في وضح النّهار
        
    • فى ضوء النهار
        
    Üzerinde yalnız sütyen olan bir kadın, güpegündüz ortalıkta dolaşıyor. Open Subtitles إمرأة تتجول في وضح النهار وليست مرتدية سوى حمّالة صدر
    Peki üç kör adamın güpegündüz banka soyacağına kim inanır? Bana güvenin. Open Subtitles من سيصدق أن ثلاثة عميان سرقوا بنك وفي وضح النهار , صدقوني
    Dokuz yaşındaki erkek kardeşi hemen oradaymış çimenliğin önünde ve güpegündüz olmuş. Open Subtitles اخاها صاحب ال9 اعوام كان هناك فى الحديقة الامامية فى وضح النهار
    Kitty güpegündüz bıçaklanarak öldürülürken izlemekle yetindiler. Open Subtitles الكل راقبوا بينما كيتى تطعن حتى الموت في ضوء النهار
    Bunun bir çakışıyla güpegündüz olsa bile kör olur. Open Subtitles طلقة واحدة من هذا سيصاب الشخص بالعمى حتى في النهار
    Az önceki gibi buluşmalardan güpegündüz hiçbir şekilde saklanmadan çıkma diye. Open Subtitles لأتأكد أنك لم تقم بأمور, مثل التخلف عن اللقاءات, كذلك اللقاء الذي تخلفت عنه بوضح النهار, بلا غطاء
    Kafiristan Başbakanı, güpegündüz öldürüldü. Open Subtitles رئيس وزراء كافيريستان إغتال في وضح النّهار.
    Biraz önce, güpegündüz insan içine çıkamayacak kadar iri olduğum belirtilmişti. Open Subtitles لقد قُلنا للتو أنني سمين للغاية حتى تتم رؤيتي وضح النهار.
    Komşu kabile Redones, köylerini işgal ediyor ve bu sonbaharda iki kez güpegündüz sığır çalıyorlar. TED الريدونس قبيلة مجاورة داهمت قريتهم وسرقت الماشية في وضح النهار مرتين هذا الخريف
    On yedi yaşındaki Eduardo güpegündüz Rio polisi tarafından öldürüldü. Ve bakın öldürdükten sonra ne yapıyorlar. TED قُتل إدواردو وهو في السابعة عشرة من عمره في وضح النهار من قبل شرطة ريو، وانظروا ماذا حدث بعد ما قتلوه
    Hatırlıyorum. güpegündüz camı kesmişlerdi. Open Subtitles أننى أتذكرها لقد قطعوا الزجاج فى وضح النهار
    güpegündüz mü? Herkesin içinde silah kullanmaya cesaret edemezler. Open Subtitles في وضح النهار, ليست لديهم الجرأة لحمل السلاح كل ما يفعلونه هو أن يظهروا ويختفوا كالجرذان
    Manyak, güpegündüz ve halka açık bir yerde seni asla vuramaz. Open Subtitles المجنون لايتحرك في وضح النهار أو في مكان عام
    güpegündüz bir askeri helikopteri yok etmek istemezsiniz herhalde. Open Subtitles سيدي لا أظنك تريد تدمير مروحية عسكرية فوق كاليفورنيا في وضح النهار
    Ama bir daha beni güpegündüz kadın dergisi almaya gönderirseniz sizi öldürürüm! Open Subtitles لكن إن أرسلتني للخارج في وضح النهار لآخذ بضعة مجلات نسائية مجدداً سأقتلك
    Bir kafede güpegündüz üç kişiyi öldürüp toz olmuş. - Hakkında fazla bilgimiz yok. Open Subtitles اطلق علي ثلاثة اشخاص حتي الموت في القهوة في ضوء النهار
    Inara, o güpegündüz kendini yakalatacak kadar aptal.. Open Subtitles لقد كان أحمقاً بما فيه الكفاية ليمسكوا به في ضوء النهار
    "...komşuların görebileceği şekilde güpegündüz karısıyla cinsel ilişkiye girdi." Open Subtitles بينما كل الجيران في منازلهم في النهار وقادرين على رؤيته
    Bize güpegündüz ateş edemezler. Open Subtitles ساتوقف لن يطلقوا النار في النهار
    İnsanlar ucubeleri izlemek için güpegündüz gelmez. Open Subtitles الناس لا تأتي لرؤية المسوخ بوضح النهار.
    On gün önce Valta bilgisayarı, Milli Güvenlik Teşkilatı'na nakledilirken güpegündüz çalındı. Open Subtitles قبل عشر أيام، حاسوب فالتا سرق في وضح النّهار كما هو حوّل إلى مقر إن إس أي.
    Tabii güpegündüz Jimmy'nin... yanı başındaki bir eve girmek istiyorsan o başka. Open Subtitles الا لو كنت تفضل الذهاب فى ضوء النهار الى بيتك المجاور لبيت جيمى

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد