Benim sırrımı sakladığın için sana ne kadar minnettarım bilemezsin ve son günlerimi seninle ve çocuklarımla geçirmeme izin verdiğin için. | Open Subtitles | أنت لن تعرفي كم ممتن لك بأنك أبقيتي سرّي وسمحتي لي بقضاء آخر أيامي معك والأطفال |
Geceyi burada geçirmeme müsaade ederseniz, ücret uygundur. | Open Subtitles | موافقة على شروطك لو سمحت لي بقضاء الليلة هنا. |
Ona 1.000 dolar verdim, Jacob'la bir gün geçirmeme izin verdi. | Open Subtitles | لقد منحتها ألف دولار و سمحت لي بقضاء يوم معه |
Ona 1.000 dolar verip oğlumla bir gün geçirmeme izin verecek. | Open Subtitles | أعطيها 1000 دولار لتسمح لي بقضاء يوم معه |
Söz veriyorum, eğer bu geceyi burada geçirmeme ve uyumama izin verirseniz, benim hakkımda bilmek istediğiniz her şeyi anlatacağım. | Open Subtitles | أعدكِ إن سمحتِ لي بقضاء الليل و النوم هنا قليلاً... سوف أخبركِ بكل شي تريدين معرفته عنّي |
Geceyi sizde geçirmeme izin verdiğiniz için sağ olun, yine. | Open Subtitles | شكراً لك للسماح لي بقضاء الليلة هنا... مرّة أخرى. |
Geceyi geçirmeme izin vermez. | Open Subtitles | لن يسمح لي بقضاء الليل. |