Bir salsa kulübüne hiç gitmediğin belli oluyor. | Open Subtitles | نعم، يبدو أنك لم تذهب لنادى به راقصى صلصا من قبل |
Hayatında hiç buzda balık tutmaya gitmediğin belli oluyor. | Open Subtitles | من الواضح أنك لم تذهب إلى رحلة صيد سمك الثلج من قبل |
Üniversiteye gitmediğin için hep eksik kalacaksın. | Open Subtitles | أنت متخلف في الشركة لأنك لم تذهب للجامعة |
Senin de hiç gitmediğin yerlerde şirketlerin var. | Open Subtitles | لديك شركات فى اماكن لم يسبق لك ان ذهبت اليها. |
Şey gibi, daha önce hiç gitmediğin bir yere gidiyorsun gibi. | Open Subtitles | يشبه،... آااه ذهابك الى مكان لم يسبق لك ان ذهبت إليه |
Derse gitmediğin için özel hocan beni aradı. | Open Subtitles | وتكذب علي ؟ لقد تلقيت مكالمة من مدرس الكيمياء عندما لم تذهب إليه |
Arabayı sen almamıştın bile. gitmediğin bir üniversite sana yasa dışı bir iş hediyesi olarak vermişti. | Open Subtitles | أنت لم تشتري حتي شيئاً ، لقد تم إعطائك هذة السيارة كـ رشوة من الكلية التي لم تذهب حتي إليها |
Bugüne kadar hiç gitmediğin bir ülkeye uçacaksın... üstelik konuştukları dili bile bilmiyorsun... | Open Subtitles | أنتَ على وشك السفر إلى دولة لم تذهب إليها من قبل وبها لغة أنتَ لا تتحدثها |
Son zamanlarda işe gitmediğin günler olmuş. Neden? | Open Subtitles | مؤخرا لم تذهب للعمل لعدة أيام ما كان سبب ذلك ؟ |
Oraya hiç gitmediğin için onlarla konuşamazsın! | Open Subtitles | لا يمكنك التحدث حول ذلك معهم, لانك لم تذهب للمحيط ابدا! |
Yani daha önce gitmediğin bir yeri gördün. | Open Subtitles | هل حلمت بمكان لم تذهب إليه أبدا؟ |
Eve gitmediğin için çok şanslısın. | Open Subtitles | انت محظوظ جداً لأنك لم تذهب الى المنزل |
Hiç oraya gitmediğin için böyle diyorsun. | Open Subtitles | ذلك لأنك لم تذهب إلى هناك من قبل |
Doğrudan eve gitmediğin için mutlu musun? | Open Subtitles | ألست سعيدًا أنك لم تذهب مباشرة للمنزل؟ |
Daha önce hiç gitmediğin bir yere? | Open Subtitles | مكان لم يسبق ابداً لك ان ذهبت له ؟ |