hırsız değil. | Open Subtitles | تلكَ لوحة مقلّدة , إنه ليس لصاً |
Kuzen Hubert hırsız değil. | Open Subtitles | إبن عمي ليس لصاً |
O fakir bir adam ve deli. hırsız değil. İnsanlar ne derse desin doğru değil bu. | Open Subtitles | إنه رجل "فقير", إنه "مجنون" إنه ليس "لص", ما يقولوه الناس ليس صحيحاً |
Benim oğlum hırsız değil, kaçtığı falan da yok. | Open Subtitles | - أنا آسف - ابني ليس لص وهو لم يهرب |
Camella hırsız değil. | Open Subtitles | كاميلا) ليست لصة) |
Sahibini buldum... Sıradan bir hırsız değil. | Open Subtitles | تحققت من مالكها إنه ليس بسارق عشوائي فقط |
Tuhaf olduğunu kabul ediyorum, ama o bir hırsız değil. | Open Subtitles | روجر أنا أعترف انها مخادعة ولكنها ليست سارقة |
Açgözlü olabilir ama hırsız değil. Haklı, açgözlüyüm. | Open Subtitles | (سالمونيوس) ليس لصاً، قد يكون طماعاً ولكنه ليس لصاً |
fakat benim oğlum hırsız değil. | Open Subtitles | لكن إبني ليس لصاً |
En azından hırsız değil. | Open Subtitles | حسناً على الأقل هو ليس لصاً |
O hırsız değil, bir Killjoy. | Open Subtitles | أنه ليس لصاً أنه صائد المتعة |
Çünkü adam hırsız değil. | Open Subtitles | ! هذا لأنه ليس لصاً |
Chris hırsız değil. | Open Subtitles | كريس ليس لصاً |
Rosie aşağılık bir herif, ama hırsız değil. | Open Subtitles | اجل,ان (روزي) شخصا" غبى لكنه ليس لص |
O hırsız değil. | Open Subtitles | إنه ليس لص |
O sıradan bir hırsız değil Bay Hawkins. | Open Subtitles | ليس لص رديء (السيد (هوكينز |
Benim kızım bir hırsız değil! | Open Subtitles | ابنتي ليست لصة |
Aa, hırsız değil. | Open Subtitles | ليست لصة |
! O hırsız değil! | Open Subtitles | انها ليست لصة! |
O bir hırsız değil. Anladınız mı? Sakin olun. | Open Subtitles | هو ليس بسارق اهدأ الان |
One hırsız değil. | Open Subtitles | (ون) ليس بسارق. |
Lux bir hırsız değil, Ryan. | Open Subtitles | لوكس ليست سارقة يا رايان |