| hırsızların birçoğu karşı koyacak. Normal infaz memurlarım uygunsuz olacak. | Open Subtitles | العديد من اللصوص سوف يقاومون قواتى النظاميه لن تكون كافيه |
| İlk hırsızların neden beşinci bir ortağa ihtiyaç duyduklarını anlamıyorum. | Open Subtitles | و لا أعلم لم احتاج اللصوص الأصليون الى شريك خامس |
| Burası haydutların ve hırsızların bir araya geldiği kanunsuz bir yer. | Open Subtitles | مكان غير خاضع لقانون حيث قُطّاع الطرق، اللصوص والقَتَلة احتشدوا وامتزجوا |
| Çalışanlarını değerlendirirken işi batırdığımı da. Müzeye hırsızların girmiş olmasının sebebinin yeni serginin parçalarının nerede saklandığını hırsızların öğrenmiş olması ve bunu da benim farkedememiş olmammış. | Open Subtitles | السبب الوحيد لتواجد اللّصوص بالمتحف، لأنّهنالكمن أفشىبأنّقطعة فنية الجديدة.. |
| hırsızların parasını çalmayı çok severim çünkü polise gidemezler. Çaresiz kalırlar. | Open Subtitles | أحب سرقة اللصوص لأنهم لا يستطيعون الذهاب للشرطة ليس لديهم حجة |
| ...atları çalınmış diye duydum, hırsızların cezalandırılmasını ve atlarını geri istiyor. | Open Subtitles | لقد سمع بأن خيوله سرقت، وهو يطالب القانون بمعاقبة اللصوص واستعادة خيوله |
| hırsızların birinin üzerinde 814$ birinin 230$, birinin 215$ ve diğerinin üzerinde de 234$ bulunmuş. | Open Subtitles | أحد اللصوص كان بحوزته 814 دولارا و الثاني 230 دولارا و الثالث 215 دولارا و الرابع كان بحوزته 234 دولارا |
| Görüntüleri kontrol edip tüm birimlere hırsızların eşgallerini ilet. | Open Subtitles | تفقد هذه الفيديوهات ربما نستطيع استخراج بعض المعلومات عن هؤلاء اللصوص |
| Eminim Komiser Lorenzo size önemsiz hırsızların, önemsiz kargaşasından bahsetmiştir. | Open Subtitles | اكيد الكابتن لورنزو شرح لك عن المشاجرة الصغيرة مع اللصوص الصغار |
| hırsızların incittiğinden daha fazla incitemez. | Open Subtitles | لا يمكنه إيذائي أكثر مما فعل هؤلاء اللصوص |
| Sonra da, hırsızların parayı nereye sakladığını öğrendin. | Open Subtitles | ثم علمتي المكان الذي خبأ فيه اللصوص المال |
| Ama, ödül avcıları çalıştırdığımı ve avcılarımın bu hırsızların izini bulacağını bilmelisiniz efendim. | Open Subtitles | لكن يجب أن تعرف يا سيدي أنني أوظف صائدي جوائز و صائدو جوائزي يمكنهم إيجاد وسيجدوا هؤلاء اللصوص |
| hırsızların aracından ne haber? Eşkali belli mi? | Open Subtitles | حسناً ماذا عن مركبة اللصوص هل من أوصاف ؟ |
| Bu tür hikayeler, hırsızların yaptıklarını gizler. | Open Subtitles | أُكلت هذه القصص مجرد تمويه لأفعال اللصوص |
| hırsızların kulaklarını dayayarak kasa şifreleri çözdükleri eski sessiz filmleri severdim. | Open Subtitles | كنت أحب هذه الأفلام الصامتة حيث كان اللصوص يفتحون قفل خزانة بوضع أذنهم عليها |
| Nesillerdir kuşaktan kuşağa geçen bilgi hırsızların el kitapları. | Open Subtitles | كل المعرفة انتقلت عبر الأجيال. دليل اللصوص. |
| İnsanların açlıktan ölüyor çünkü hırsızların tahılları çalmasına izin veriyorsun. | Open Subtitles | شعبك جائع لأنك تترك اللصوص يسرقون حبوبهم |
| Peki sıradan hırsızların yağması olmadığını ne bileyim? | Open Subtitles | وكيف لي أن أعرف أنه لم يكن هجوماً قام به لصوص عادييون؟ |
| yaptığın işte iyisin, Bu tüzden sana biraz öğüt vericem... ..hırsızların ortakları olmaz... | Open Subtitles | أنت لست لصة سيئة لذلك سأقوم بنصيحتك ظل اللص لا يكون شريكه حتى |
| Kendilerini iyi hisseden hırsızların sonu oralara asıImak oldu. | Open Subtitles | ماذا بشأنهم؟ هناك اعتادوا على شَنْق اللصوصِ |
| Yani insanların her şeyi geride bırakmasını ve hırsızların bunları çalmasını mı istiyorsun? | Open Subtitles | وأنت تتوقع من الناس أنها سوف ! تترك خلفها كل شيء للصوص ؟ |
| hırsızların çalışma sistemi, senin dairene giriş yöntemiyle aynı. | Open Subtitles | أسلوب السارق نفس الرجل الذي إستهدف منزلك |
| Görünüşe göre, İranda eğitilmeye götürülüyor ve hırsızların kollarını çekip koparabilecek. | Open Subtitles | على ما يبدو انه تمرن فى ايران عن طريق خلع ايدى السارقين |
| hırsızların sığınağı. | Open Subtitles | غرفةً مليئةً باللصوص |