Biliyorsun, daha sonra daha iyilerini alacaksın, tú sabes. Evet Haklısın. | Open Subtitles | ـ أتَعْرفُ، لاحقاً سَتَحْصلُ على عملاً أفضلِ ـ أجل ، صحيح |
- Haklısın abicim! Ne tutacak, ne de arka koltuk. | Open Subtitles | صحيح انها نسخة محدودة لا حامل كأس و لامقعد خلفي |
Haklısın. Biz zavallı eski dostlar kendimiz karar vermek zorunda kalabilirdik. | Open Subtitles | أنت على حق , نحن الرجال الأغبياء يجب أن نفكر بأنفسنا |
Haklısın. Bunu yapmak zorunda değiliz. Ama bunu Juno'ya ben söyleyemem ki. | Open Subtitles | أنت محقة لسنا مضطرات لفعل ذلك ولكن لست أنا من سيقول لا |
Tamam, tamam. Aşkım, Haklısın. Haklısın, uzak duracağım, tamam mı? | Open Subtitles | حسناً يا صغيرتى, أنتِ محقة أنتِ محقة, سأبق بعيداً, حسناً؟ |
Haklısın Charlie, ancak o artık korkmuyor, ...ve bizde dinlemek istiyoruz. | Open Subtitles | انت محق تشارلي ولكنها ليست خائفة الآن و نحن نريد الاستماع |
Evet, Haklısın, akşam yemeğin ahenkli bir sesle seni çağırıyor. Gel de al. | Open Subtitles | نعم ، هذا صحيح ، جرس الغداء بدأ في العمل تعالي وأحصلي عليه |
Haklısın Randy. Biraz acılı oldu ama sonu güzel oldu. | Open Subtitles | هذا صحيح راندي، كانت جولة جامحة لكن الأمور انتهت بسلامة |
Evet, Haklısın. Sanki Jeong Jeong'ı bir daha bulabilirmişiz gibi. | Open Subtitles | نعم, صحيح, كما لو أننا سنذهب إلى جون جون مجدداً |
Haklısın, Haklısın. Gerçek, bu iyi bir seçenek. Doğru, doğru. | Open Subtitles | صحيح , الحقيقـة هي الخيار الجيد , صحيح , صحيح |
- Haklısın. - Doğru. Church Ladies olmasa nerede olurlardı ki? | Open Subtitles | أنتي محقة ، ذلك صحيح لكن أين سيصبحون بدون سيّدات الكنيسة؟ |
Haklısın. Bizimkilerin 14 çocuğu var. Hatta birkaçı şimdiden hayal kırıklığı yarattı. | Open Subtitles | هذا صحيح انجب والداي 14 طفلا اثنين منهم كانوا خيبة امل هائلة |
Oh, doğru. Haklısın Eşek. Beni arkamdan vurduğun için seni affediyorum! | Open Subtitles | نعم، أنت على حق يا حمار أسامحك لأنك طعنتني في ظهري |
Belki Haklısın. Fakat kızın bunlar olmamış gibi davranmasına imkan yok. | Open Subtitles | ربما أنت على حق عدا أنه لا يوجد طريقة لتجاهل الأمر |
Ya da beşinci kez sormam mı gerekiyor? Tamam, Haklısın. | Open Subtitles | أم سيكون علي سؤالك للمرة الخامسة؟ حسنا، أنت على حق. |
Haklısın, bu iş benimle Lemon arasında bir savaşa dönüştü. | Open Subtitles | أنت محقة أنا حوّلتُ هذا إلى معركة بيني و ليمون |
Haklı olduğunu biliyorum. Haklısın, bir şeyler yapmaya başlamam lazım. | Open Subtitles | أعلم أنكِ محقة ، أنتِ محقة عليّ البدأ بفعل الأشياء |
Onun için beni asmak istiyorsan General, Haklısın... çünkü ben onu herzaman yapardım... ve memnun olurdum. | Open Subtitles | أنت تريد شنقي لذلك، جنرال .. انت محق لاني مستعد ان اقتلهم ثانية وثانية. |
Tamam, teknik olarak Haklısın ama bu sana yardım etmemi gerektirmez. | Open Subtitles | حسناً، علمياً أنت مُحق ولكن هذا لا يعني أن عليّ مساعدتك |
Evet, Haklısın. Oraya gidip, benimle yüz yüze konuşmasını sağlayacağım. | Open Subtitles | نعم,انت على حق سوف اذهب لها ,وسأتحدث معها وجه لوجه |
Haklısın, sizin istediğiniz gibi kararlı biri değil ama güçlü biri. | Open Subtitles | معك حق إنه غير منقاد كما تريديه أن يكون لكنه قوي |
- Günümün nasıl geçtiğini duymak istemezsin. - Haklısın, öp beni. | Open Subtitles | لاترد أن تسمع ماحدث لي اليوم - أنتِ على حق ,قبليني |
Haklısın, biraz erkek olup, güçlü kalmalı ve bu ayrılık denemesinde hayatta kalmalıyım. | Open Subtitles | أنت محقّ يجب أن أسترجل وأكون قويّا كي أنجو من تجربة الفراق هذه |
Üzgün olduğunu biliyoruz, sonuna kadar da Haklısın ama mümkünse her şeyi yoluna koymak için ikinci bir şans istiyoruz. | Open Subtitles | نعلم أنكِ مستاءة، ولكِ كل الحق في ذلك لكن إن لم يكن لديكِ مانع، فإننا نريد فرصةً أخرى لتصحيح الأمور |
Evet, Haklısın, şu an benim için acı dolu zamanlar. | Open Subtitles | نعم انت محقة انه وقت عصيب جدا بالنسبة لي الان |
Haklısın, Haklısın, ve her zaman emlak işine de girebilir! | Open Subtitles | أنتِ على حق أنتِ محقّة ويمكنه دائماً أن يدخل معنا في العقارات |
Haklısın Cindy, bir saat 23 dakika geçti. | Open Subtitles | صدقت يا سيندي الآن 23 دقيقة بعد الساعة المحددة |
Haklısın, yeni bir elbise lazım. | Open Subtitles | يجب أن تشتري ثوباً جديداً أجل أنتِ مُحقة |