ويكيبيديا

    "hapı" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • حبوب
        
    • الحبوب
        
    • حبة
        
    • الحبة
        
    • قرص
        
    • القرص
        
    • الحبّة
        
    • أقراص
        
    • اقراص
        
    • كبسولات
        
    • عقار
        
    • العقاقير
        
    • حبّة
        
    • وحبوب
        
    • حبات
        
    Briana dün hiç bir şey yemedi, sadece bir kaç avuç diyet hapı. Open Subtitles برينا لم يكن لديهم أي شيء للأكل أمس، باستثناء حفنة من حبوب الحمية.
    Risk faktörlerini kontrol ettik sadece kontrol hapı kullandığını bulduk. Open Subtitles نحن تحققنا من عوامل الخطر ووجدنا أنها كانت تأخذ حبوب
    Biraz önce altı buçuk günlük doz uyku hapı aldım. TED أنا بلعتها توا تعادل ستة أيام ونصف من الحبوب المنومة.
    O buraya gelmeden önce annen yüksek dozda uyku hapı içmiş. Open Subtitles قبل قدومها الى هنا تناولت والدتك جرعة قاتلة من الحبوب المنومة
    Ama ben yatmıştım. Üstelik uyku hapı da aldım. Korkarım cevabım hayır. Open Subtitles أنا في السرير، وقد أخذت حبة منومة لذا أخشى أني لن أقبل
    Senatör Morra'nın verdiği hapı aldım ve gecenin çoğunda onu düşünerek oturdum. Open Subtitles أخذت الحبة التى اعطاها لي السيناتور مورا وقضيت معظم الليل افكر فيها
    Cross ağzına zararsız bir alerji hapı atmış ve siyanür olduğunu söylemiş. Open Subtitles كروس وضع فى فمه قرص مضاد لحمى القش واخبره انه قرص سيانيد
    Birkaç yazı verdim ama bir tek Plan B hapı ile tecrübemi beğendiler. Open Subtitles جرّبت بعض المواضيع، لكن الوحيد الذي أعجبهم كان تجربتي مع حبوب منع الحمل.
    Uyku hapı var elbet. Ancak senin durumunda onları yazamam. Open Subtitles حبوب منومة ، نعم لكن لا يمكنني وصفهم لمثل حالتك
    Fıstık ezmesiyle kaplı olmadıkça bir daha asla öyle bir hapı yutmam. Open Subtitles لن أتناول حبوب كهذه مجدداً إلا لو كانت مغطاة بزبدة الفول السوداني
    Dışarı çıkıp sarhoş olun. Ertesi hapı için sabahı beklemek zorunda değilsiniz. Open Subtitles أخرجي، أسكري، وليس عليكِ أن تنتظري حتى الصباح لتأخذي حبوب منع الحمل
    Sadece hapı almamın nedeninin sıradan bir bağımlı olduğum için olmadığını bilmeni istedim. Open Subtitles انا فقط اريدك ان تعرف السبب وراء تناولى تلك الحبوب ليس لأننى احمق
    Marilyn Monroe gibi yapıp yatak odasında bir şişe hapı mideye indirmiş. Open Subtitles قلد الرجل مارلين مونرو وابتلع زجاجة كاملة من الحبوب في غرفة نومه
    Onlara 24 beyaz hap vermeyin. 18 beyaz hap altı mavi hap verin ve beyaz hapı önce mavi hapı sonra almalarını söyleyin. Buna bölümleme deniyor. TED لا تعطهم ٢٤ حبة بيضاء أعطهم ١٨ حبة بيضاء و٦ حبات زرقاء وأخبرهم لابتلاع الحبوب البيضاء أولاً ثم الحبوب الزرقاء بعد ذلك هذا مايطلق عيه تشانكنج
    En son ne zaman uyku hapı veya içki içmeden uyuduğumu hatırlamıyorum. Open Subtitles لم أنم دون شراب أو حبة منومة منذ أن أستطيع أن أتذكر
    Geri dönecek ve 30 yıl sonra bu klibi tekrar oynatacağız ve sonra kırmızı hapı yutacağız. TED سنشاهد هذا الفيديو بعد 30 سنة، وبعدها سنتناول الحبة الحمراء.
    Kırmızı hapı aldım çünkü gerçeği bilmek istiyordum. Open Subtitles أخذت الحبة الحمراء لأنني أردت معرفة الحقيقة
    Bir hapı iki kişi paylaşmak şanssızlık getirir. Open Subtitles اوه , يامتشرد , اثنين على قرص واحد , هذا من سوء الحظ
    - Evet yeşil hapı aldığımda. Otuz dakika içinde uyuyuveriyorum. Open Subtitles بعد ان آخذ القرص الاخضر ب 30 دقيقة اذهب الى النوم
    Bu hapı bazı şeyler için saklıyordum. Open Subtitles لا بأس، إنّني كنتُ أوفّر هذه الحبّة لشيءٌ ما.
    Amcası onu yüksek dozda uyku hapı almış halde bulmuş. Open Subtitles لقد وجده عمه فلقد تناول جرعة مضاعفة من أقراص النوم
    Çişe gittiğinde içeceğine altı tane alerji hapı attım. Open Subtitles ربما انني وضعت ستة اقراص من حبوب الحساسية في مثلجاتك بينما كنت تتبول
    Benim kanımca, dostlarım Emily'nin sürekli yanında taşıdığı bu kutuya konulan bir karaciğer hapı. Open Subtitles انا افترضت انه وضع فى كبسولات الكبد فى هذه العلبة, والذى كان دائما بجوار ايميلى ارندل
    Örneğin, yeni bir ilacı değerlendirmek için, deneme sırasında hastaların yarısı gerçek hapı alabiliyordu. TED لتقييم عقار جديد، على سبيل المثال، قد يتلقى نصف المرضى في التجربة الدواء الحقيقي،
    BALDIRAN DERNEĞİ Bazıları "İki baldıran hapı al, sabaha Yaradan'a kavuş" diyor. Open Subtitles و البعض يعتقد بأن فقط نحتاج حبتين من العقاقير حتى يتسنى لنا اجتياز صباحنا
    "Ertesi Gün hapı" adlı doğum kontrol yöntemi, doğmamışın yaşam hakkını elinden aldığı için günah. Open Subtitles تحديد النسل باسم حبّة الصباح تعتبر خطيئة لإنها تُزهق حياة الغير مولودين.
    Sigara içiyor ve doğum kontrol hapı alıyorsun bu da neden burada olduğunu açıklıyor. Open Subtitles تدخين السجائر وحبوب منع الحمل هي المسببة لحالتك التي أنتٍ عليها الأن

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد