ويكيبيديا

    "hassas" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الحساسة
        
    • حسّاس
        
    • الحساسية
        
    • الحساس
        
    • حسّاسة
        
    • دقيق
        
    • حساسه
        
    • هشة
        
    • ضعيفة
        
    • الحسّاسة
        
    • حساسة
        
    • رقيقة
        
    • ضعيف
        
    • حساسين
        
    • رقيق
        
    Bu hareketsiz yırtıcı hayvan, çok fazla yakınına gelecek kadar dikkatsiz olan avlarının hareketlerini fark eden yüzlerce hassas antenle kaplı. Open Subtitles جسمه مغطى بمئات الهوائيات الحساسة التي تستكشف أي حركة لأي فريسة, قد تكون مهمله بما فيه الكفاية لتمر على مسافة قريبه
    "...hassas, anlayışlı, sadık, saf ve tapan bir kadın kalbi!" Open Subtitles مرهف ، متجانس ، مخلص ، حسّاس قلب إمرأة مُعْجَب
    Bu Hishhorn bir abide olmasa da, tarihle ilgili olarak çok hassas. TED وعلى الرغم من أن متحف الهيرشورن لم يتم اعتباره معلما، فإنه في غاية الحساسية التاريخية.
    Neden bu çok hassas konuda gelip senin için çalışmıyorum ki? Open Subtitles لما لا يمكنني المجيء والعمل معكم في هذا الأمر الحساس للغاية؟
    Görüyorsun bölgedeki petrol yatağı katmanları... birbirlerine şaşırtıcı bir biçimde hassas yapıda bağlı. Open Subtitles انت تَرى، الطبقات الحاملة للنفط في المنطقةِ. مرتبطة مِن قِبل تركيبة حسّاسة جداً.
    Bu hasta 50 yaşlarında, bu nedenle ona prostat kanseri riski olma ihtimali konusunda oldukça hassas bir rakam verebiliriz. TED وهذا هو مريض في ال50 من عمره ويمكننا ان نرى اننا حددنا تقدير دقيق له عن احتمال اصابته بسرطان البروستات
    Rose da çok hassas hep ateşlenir. Open Subtitles وأيضاً روزا إنها حساسه دائماً ما تصاب بالحمى
    Ama açıkça birileri sizi destekliyor hassas, tam olarak sınıflandırılmış bilgi.... Open Subtitles لكن يبدو بوضوح أن هناك من يمدك بالكثير من المعلومات الحساسة
    Kaplumbağa avını yerken hassas korneasının yanmasını önlemek için dikkatle gözlerini kapatır. Open Subtitles بينما تلتهم السلحفاة فريستها تغلق عيونها بعناية لتتفادى اللدغ إلى قرنيتها الحساسة
    hassas ve şiş göğüsler doğuma yaklaşırken oluşan ortak bir özelliktir. Open Subtitles الأثداء الحساسة و المتورمة هي شائعة في الفصل الثالث من الحمل
    Belki çok hassas sismik araçlarınız varsa, onu saptayabilirsiniz. TED ربما إذا كان لديك جهاز حسّاس جدًا لرصد الزلازل، قد تتمكن من رصده.
    Genç beyin az miktarda nikotine karşı bile çok hassas ve kolayca bağımlı olabiliyor. TED عقل المراهق حسّاس جدًا، حتى ولو كان النيكوتين عند مستويات خفيضة وهذا يجعل الإدمان عليه سهلًا.
    Kadınlar, aşırı tepki gösterdiklerine ve çok hassas ya da mantıksız olduklarına inandırılıyorlar. TED فالمرأة اعتادت وتعلمت أن تظل معتقدة أنه دائماً ما نبالغ، أو أنه دائمأً ما نفرط في الحساسية أو أننا غير عقلانيات.
    Böylece son derece hassas bir kanser dedektörü yaptık. TED لذلك قمنا بصنع كاشف سرطان فائق الحساسية.
    Çünkü ne zaman hassas yanını göstersen acayip tahrik oluyorum. Open Subtitles لإنه حالما تظهر جانبك الحساس اجد الامر مثيراً بشكل جنوني
    Şimdi, arkasındaki kat kaçış kapağı baskı altındadır hassas kayan döşemeler. Open Subtitles الآن، الطابق خلف فتحة الهروب يتكون من الضغط البلاط العائم الحساس.
    1980'lerin çizgi filmiyle ilgili bir karakterdi. Bu kadar hassas olabileceğini düşünmemiştim. Open Subtitles كان شخصيّة كرتونيّة من الثمانينات لم أكن أعتقد أنّكِ ستكونين حسّاسة للغاية
    Amir, sizi birkaç gizli harekât ve hassas istihbarat operasyonlariyla ilgili bilgilendirmemizi istemisti. Open Subtitles طلب منا المدير أن نطلعك على عدد من العمليات السرّية وعمليات أخرى حسّاسة
    Böylece atomik saat sayesinde, zamanı saniyenin milyarda biri hassasiyetle, ve uydudan olan mesafeyi de çok hassas bir şekilde belirleyebiliyoruz. TED لذلك شكرًا للساعة الذرية نقرأ الوقت بدقّة تصل إلى واحد في المليار من الثانية وقياس مسافة دقيق جدًا من ذلك القمر
    Hackerlar özel ve kamu sistemlerine virüslerle sızar ve onları tahrip ederler ve hassas materyalleri çalarlar Open Subtitles يخترق القراصنه الانظمه التشغيل العامه ويخربونها ويصيبونها بالفيروسات ويسرقون معلومات حساسه
    RP: Gerçekten de hassas. Hele ki, insanlarda ortaya çıkan yeni hastalıkları ve insana geçen parazitleri de düşünürsek... TED ريتشارد بريستون: إنها هشة .. وهل تعرف ..أفكر في الأمراض الإنسانية التي تظهر والطفيليات التي تدخل إلى النوع البشري
    Ancak bazen hala cinsiyet beklentileri anlamında çok hassas hissediyorum. TED لكن أحيانا أشعر باني ضعيفة أمام الانتظارات المرتبطة بنوع الجنس.
    böylece hassas organlardan kaçınmamıza ramen radyasyon ile tümörlerin kapsanmasını başarabileceğimizi gösterebildik. TED وكنا قادرين على إظهار قدرتنا على تجنّب الأعضاء الحسّاسة و المحافظة على نفس معالجة الأورام بالإشعاع.
    Ama bu ülkede, bunun hassas bir konu olduğunu anlamalıyız, tamam mı? Open Subtitles لكن في هذه الدولة، علينا ان نفهم ان هذه قضية حساسة حسنًا؟
    Denizanaları, çoğu deniz omurgasızı gibi yumuşak ve hassas vücutlara sahiptir. Open Subtitles قناديل البحر، كحال الكثير من اللافقاريات البحريّة، لديهم أجساد رقيقة ضعيفة.
    Benim için çok hassas bir durum, dostlar. Neden gülüyorsunuz? Öyle. Open Subtitles هذا اداء ضعيف جدا مني ما الذي تضحكون منه , انه
    80'lerin erkekleri sert değil, hassas insanlar. Open Subtitles الرجال في الثمانينات لم يكونوا قاسيين بل حساسين
    Çok zeki ve enerjik olmasının yanında çok da hassas bir çocuktur. Open Subtitles الجانب الثاني له مع كونه لامعا ونشيطا جدا هو أنه رقيق الشعور أيضا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد