Beni çok eğlendirdi. Alacağı her kuruşu hak ediyor. | Open Subtitles | لقد حعلنى مستمتعة للغاية فهو يستحق كل قرش |
Hem evi al, hem de biriktirdiği her kuruşu. | Open Subtitles | يمكنك الحصول على منزل، وتحصل لقضاء كل قرش أنها أنقذت من أي وقت مضى. |
Gelecek on yıl içinde çok çeşitli insanlara çalıştı her kuruşu kendi işi için biriktirdi. | Open Subtitles | و في الـ 10 سنوات التي بعدها عمل لعدة أشخاص مدخراً كل قرش من أجل بدء عمله الخاص. |
Kazandığı her kuruşu evinde yalnız yaşayan annesine faturaları ödemesi için göndermiş. | Open Subtitles | أرسل كل سنت حصل عليه للمنزل لأم عازبة ليُساعدها في دفع الفواتير |
Ben ekseri kartlar bana döndüğünde her kuruşu kazandım ama benim yaşamım asla bir tüy yığını üzerine olmadı. | Open Subtitles | كثيرا ما خسرت كل بنس أملكه في دورة من لعب الورق لكن ابدأ حياتي على حزمة من الريش |
para tamamen senin için her kuruşu hepsini sen kazandın seni en iyi arkadaşı olarak kiralamamız en iyi harcadığımız paraydı lütfen, bay Hanover, yapamam | Open Subtitles | هذا المال لكي , ولقد استحققت كل فلس فيه وتعيينك كصديقة لابنتي كان افضل خيار قررت الانفاق عليه ارجوك سيد هانوفر انا لا استطيع أخذه |
Babam, iyi eğitim görmem için kazandığı her kuruşu biriktirdi. | Open Subtitles | لقد ادخر أبي كل قرش حصل عليه ليوفر لي تعليماً مناسباً |
Babam, iyi eğitim görmem için kazandığı her kuruşu biriktirdi. | Open Subtitles | لقد ادخر أبي كل قرش حصل عليه ليوفر لي تعليماً مناسباً |
Mike'ın hayat sigortasından kalan her kuruşu aldılar. | Open Subtitles | هذا الشخص يأخذ كل قرش من تأمين حياة مايك. |
Çünkü sen ve o soylu ailenin elindeki her kuruşu çatır çatır alacağım. | Open Subtitles | لأني سآخذ كل قرش لديك أنت و عائلتك البرجوازية |
Sahip olduğun her kuruşu almak için açacağımız davada seni temsil edemezdik. | Open Subtitles | سيكون من المستحيل تمثيلك عندما نُقاضيك على كل قرش أخذتيه. |
Küçükken annesinin verdiği her kuruşu kumbarasına atar Disneyland için biriktirirdi. | Open Subtitles | عندما كانت طفلة صغيرة، كل قرش أعطتها أمها، قالت انها وضعت لها في البنك أصبع، وحفظ عنه، تعلمون، للذهاب إلى ديزني لاند. |
İşte bu yüzden Lionel Luthor'un bize verdiği her kuruşu geri ödemeye karar verdim. | Open Subtitles | لذلك قررت أن أدفع لليونيل لوثر كل سنت أقرضنا إياه |
her kuruşu izleyerek 17 şube açamazsınız. | Open Subtitles | لا تصل إلى 17 موقعاً عن طريق متابعة كل سنت |
Ever her kuruşu menajerim alıyordu dostum. | Open Subtitles | أجل ، وكيلي استحق كل سنت حصل عليه يا صديقي |
Geum-ja'nın hapishanede kazandığı paranın her kuruşu parmak ameliyatına harcanacaktı. | Open Subtitles | كل بنس جوما جيا كسبته من . .. .عملها في السجن |
Parti için bir harcama yapmayacağımdan biriktirdiğim her kuruşu elbise almaya harcayabilirim. | Open Subtitles | بما انني لن ادفع من اجل حفلتي سوف انفق كل بنس وفرته على الفستان الافضل |
Bu çiftlikte demirci olarak kazandığın her kuruşu istiyorum. | Open Subtitles | أريد كل بنس كسبته من هذه المزرع في عملك كحداد |
Hepsi bu kadar, 450, mezuniyetten kazandığımın her kuruşu. | Open Subtitles | هذا كل ما لدي , 450 دولار , كل فلس جمعته منذ التخرج |
Gördüğüm kadarıyla aldığı her kuruşu hak ediyor. | Open Subtitles | ممّا إستعطتُ رؤيتُه، فقد كانت تستحقّ كلّ قرش. |
Kazandığın her kuruşu kendine saklarsın. Senden beş kuruş kesmeyeceğiz. | Open Subtitles | كلّ بنس تجنيه، هو لك لن نحاسبك على الإيجار |
Bunu biliyorum ama sahip olduğumuz her kuruşu bu işe yatırdık ve planlarımızda... | Open Subtitles | أعلم,لكن... - كلّ فلس نمتلكه مُحتكر بتجارتنا, لم نُخطّط لـ .. |
Elde ettiğim her kuruşu almak şöyle dursun. | Open Subtitles | بالأضافة لأخذ كل مليم بحوزتى |
Kazandığım her kuruşu yine projeme harcadım. | Open Subtitles | كل دولار واجهني قد ذهب مرة أخرى إلى المشروع |
Sahip olduğumuz bütün paranın her kuruşu... 30 dolarlık bir E. T. bebeğine yatırılmıştı. | Open Subtitles | كلّ سنت وكلّ بنس كان لدينا بددوا في سبيل دمية اي-تي تساوي 30 دولار |