Mariano için endişelenme, Seni, gömerken görmedi. | Open Subtitles | لا تقلق بشأن ماريانو، فهو لم يرك وأنت تدفنهم |
Benim için endişelenme. | Open Subtitles | لا تقلق بشأني , أنا أحاول جرّك لهذه الجريمة |
Benimle orada buluş. Federal binanın güvenlik detaylarına ihtiyacım var. Ödeme için endişelenme. | Open Subtitles | سأحتاج لتفاصيل آمنية عن مبنى المباحث الفيدرالية ولا تقلق حيال أتعابي |
O tavalar için endişelenme tatlım, ben nasıl temizleneceğini biliyorum. | Open Subtitles | لا تقلقي بشأن المقلاة أنا اعرف كيف أنظفها |
Benim için endişelenme, gücümü idareli kullanırım. | Open Subtitles | لا تقلقي بشأني أعرف كيف احافظ طاقتي |
- 5 lakhs mı? Miktar için endişelenme, Çok iyi tecrübem var. | Open Subtitles | لاتقلق بشأن المبلغ لدي خبرة كبيرة في الأمر |
Babamın yanındalar. Hiçbir şey için endişelenme. İş yerimi aramalıyım... | Open Subtitles | إنهم مع والدي، لا تقلق على أي شيء سأتصل بالعمل.. |
Bunun için endişelenme. Mezar taşında sen ne istersen o yazar. | Open Subtitles | لا تقلق بشأن ذلك , يمكن أن تكتب على قبرك ما تشاء |
Problem yok. Onun için endişelenme. | Open Subtitles | تانتــو خارج هذه الاحداث لا تقلق بشأن تانتــو |
Bu insanlar için endişelenme. Onlar senin değerini bilmiyorlar. | Open Subtitles | لا تقلق بشأن هؤلاء الناس فإنهم لا يقدرونك |
Sanırım o bizi buradan çıkarabilir. Buradan çıkmalısın. Benim için endişelenme. | Open Subtitles | أعتقد أنها يمكن أن تُخرجنا من هنا أنت بحاجة للخروج من هنا لا تقلق بشأني |
Benim için endişelenme. Bu şeyle başa çıkabilirim. | Open Subtitles | إياك أن تقلق بشأني أستطيع الإعتناء بنفسي |
Benim için endişelenme. Ben başımın çaresine bakarım. | Open Subtitles | لا تقلق بشأني استطيع الإعتناء بنفسي |
Bunun için endişelenme tamam mı, daha erken. | Open Subtitles | انظر ،لا تقلق حيال ذلك هذا مبكر |
Amerika'lı bir gözlemci ziyarete gelecek. Annen için endişelenme. | Open Subtitles | هناك مراقب أمريكي سيحضر مع جو لا تقلقي بشأن أمك |
Benim için endişelenme. Asıl korkması gereken o. | Open Subtitles | لا تقلقي بشأني هو من يجب أن تقلقي لشأنه |
Bay Vargo'nun kızı için endişelenme. | Open Subtitles | لاتقلق بشأن أبنه السّيد فارجو. |
Yaşlı Nick için endişelenme. O, ne yaptığını iyi bilir. | Open Subtitles | لا تقلق على نيك العجوز أنه يعرف ما يفعله |
Onun için endişelenme, kız bizden. | Open Subtitles | لا تقلق بشأنها إنها في المتناول |
Arkamdan fazla uzak durmayacağım Benim için endişelenme. | Open Subtitles | لن ألحق بك مباشرة فلا تقلق علي |
- Sakin ol, çok konuşuyorsun. - Sen benim için endişelenme. | Open Subtitles | هون عليك , فأنت تتحدث كثيراً لا تقلق بشأنى |
Bunun için endişelenme. İstasyonuna dön ve olanları kendine sakla. Ben pisliğini temizlerim. | Open Subtitles | لا تقلق حول ذلك، اذهب إلى موقعك واحفظ هذا لنفسك، وسأنظف فوضاك، اذهب |
Bunun için endişelenme As. Canını sıkma. | Open Subtitles | لا تدع ذلك يزعجك أيس ,لا تقلق من هذا الأمر |
Hiçbir şey için endişelenme. İstediğin kadar uyu, tamam mı? | Open Subtitles | لاتقلق حول شىء فقط نَامُي كما تشائين ، حسناً؟ |
Sen Candy için endişelenme tatlım. | Open Subtitles | لا تقلقي علي كاندي يا صغيرتي اجلسي و أسترخي |
Benim için endişelenme. Gayet iyiyim, tamam mı? | Open Subtitles | لا تقلقي حيال شأني، أنا أتدبر أمري جيدًا.. |