Size hiçbir şey için söz veremem. Editörüme durumu anlatırım. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أعدك بشىء سأتحدث مع المحررين فى ذلك الأمر |
Hiçbirşey için söz veremem. Ondan çok az haber alıyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أعدك بشيء نادراً ما أتواصل معها |
Kalbiniz patlamadan önce bitmesini umuyorum, ama hiçbir şey için söz veremem. | Open Subtitles | , أتمنى ان تنتهي قبل أن ينفجر قلبكِ لكن لا يمكنني أن أعدكِ بشئ |
Sarah, üzgünüm. Seni seviyorum. Bunun için söz veremem. | Open Subtitles | أنا آسف سارة لكني أحبكِ و لا يمكنني أن أعدكِ بهذا |
Hiçbir şey için söz veremem. Ne gerekiyorsa öyle yaparız. | Open Subtitles | لا يمكن أن آعدك بأي شئ سنتصرف معة أن جاء |
Acına engel olamasam bile, sana bir tek şey için söz verebilirim. | Open Subtitles | و رغم أنني لا أستطيع ان أخلصك من الألم أستطيع أن اعدك بشيء واحد |
Ve daha sonra Lily 'e 200 davetiyeyi hazırlayacağımız için söz verdim. | Open Subtitles | و بعده انا وعدت ليلي اننا سنوزع 200 بطاقة دعوة |
Kitty, haklısın, sana hiçbirşey için söz veremem, tek birşey hariç... | Open Subtitles | أنتِ محقة، لا يمكنني الوعد بأي شيء ما عدا شيء واحد... |
Homie, içmeyi kesmen için söz vermeni istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تعدني أن تقلل الشرب |
Alındın tatlım. Ancak bana bir şey için söz vermelisin. | Open Subtitles | حسناً ، لقد إستُئجرتِ ، عزيزتي و لكن عليكي أن تعديني بشيء |
Gelecek için söz veremem, mükemmellik için de çünkü biz biziz, ben benim ve neler olacağını kimse bilemez. | Open Subtitles | , لا يمكنني أن أوعدك بمستقبل و لا يمكنني أن أعدك بالكمال لأننا كما نحن و أنا ما هو عليه و من يعرف ما قد يحدث |
İstersen, tabii ki ama güvenliği için söz veremem. | Open Subtitles | بالطبع .. إن كنت ترغب بذلك ولكن لا أستطيع أن أعدك بإبقائه سالماً |
Espirili ve ilgici olmak için söz veremem fakat bir sonrakileri ben söyleyeceğim. | Open Subtitles | لا يمكنني أن أعدك بأنني ظريفة و جذابة لكني سوف أحصل على الجولة أخرى |
Bu kadar zaman kaybetmişken, gelecek sene bursu için söz veremem. | Open Subtitles | بعد أن تخسري كل هذا الوقت لا يمكنني أن أعدكِ بأنكِ ستكونين مستعدة للمنحة الدراسية للسنة القادمة |
Hiçbir şey için söz veremem. | Open Subtitles | لا يمكنني أن أعدكِ بشئ |
Ama hiçbir şey için söz veremem. | Open Subtitles | لا يمكنني أن أعدكِ بشيء. |
Hiçbir şey için söz veremem. Ne gerekiyorsa öyle yaparız. | Open Subtitles | لا يمكن أن آعدك بأي شئ سنتصرف معة أن جاء |
Size daha fazlası için söz veremem. | Open Subtitles | لا أستتطيع أن اعدك بالكثير من المعارك |
Ve daha sonra Lily 'e 200 davetiyeyi hazırlayacağımız için söz verdim. | Open Subtitles | ِ - و بعده انا وعدت ليلي اننا سنوزع 200 بطاقة دعوة |
Hiçbir şey için söz veremem. | Open Subtitles | لا استطيع الوعد بأي شيئ |
Beni araması için söz verdirdim. | Open Subtitles | جعلتها تعدني أن تتصل بي |
Bana hiçbirşey için söz verme. | Open Subtitles | لا يمكنكِ أن تعديني بأي شيء فأنتِ لا تعرفين أي شيء |