ويكيبيديا

    "ilişkini" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • علاقتك
        
    • العلاقة
        
    • علاقتكِ
        
    • بعلاقتكِ
        
    • تورطك
        
    • علاقتكما
        
    • علاقتكَ
        
    • لعلاقتك
        
    • صلتك
        
    • علاقاتك
        
    • علاقتُكَ
        
    Ama en azından kadınla olan ilişkini beceriksizce yürüttüğünü kabul et. - Ben bana söyleneni yaptım. Open Subtitles لكن اعترف انك عالجت علاقتك مع المرأة بشكل سيئ
    Bay Clamp'la olan ilişkini konusalım. Ona ulaşmanı. Open Subtitles لنتحدث عن علاقتك بالسيد كلامب وسيلتك للنجاح
    Kalbimizi dinlememiz için bize ilham verdin ve karşılığında ilişkini bozduk. Open Subtitles . لقد ألهمتينا أن نتبع قلبنا . ولقد تسببنا فى أنهاء علاقتك
    'Sana göz kulak olan' babanla ilişkini anlayamayacağımı mı söylüyorsun? Open Subtitles أنتِ تقولين ذلك و لا يمكنني فهم العلاقة مع والدك الذي كان يراقبك
    Bizimkini de bir sonraki ilişkini mahvetmek için kullanırsın. Open Subtitles لذا ربما تتشبثين بهذا لمزيد من الوقت لتدمري علاقتكِ القادمة
    Charlote kendi arkadaşlarını seçecek kadar büyüdün ama Pip ile ilişkini tehlikeye atman çok yazık olur. Open Subtitles تشارلز، أنت أكثر من كبير لحدّ كاف لإتّخاذ أصدقائك الخاصين، لكنّه سيكون شفقة لتعريض للخطر علاقتك بباب.
    Potansiyeli olan hangi kızla çıkmaya başlasan, ilişkini sudan sebeplerle mahvettin. Open Subtitles كلما خرجت بصحبة فتاة في علاقة ذات آفاق ينتهي المطاف بك إلى قطع علاقتك بها لسبب تافه
    Zaten bu konuda birşey yapıp Rebecca ile olan ilişkini riske atabileceğini bir saniye düşünmedim bile-- Open Subtitles و أنا لا أصدق أنك تعرضين للحضة علاقتك بريبيكا للخطر
    Kimse senin 10'uncu hükümet içindeki gücünü, Meclis başkanıyla ilişkini bilmiyor. Open Subtitles لا أحد له سيفوق عليك بالكنيست العاشرة لا أحد له علاقتك بالناطق
    yani şu yalancı ve hırsız Rachel ile ilişkini ne kadar çabuk kesersen o kadar iyi olur, değil mi? Open Subtitles أنا أقصد بجانب أنك قريبا ستقطعين علاقتك مع رايتشل المخادعة وبذلك تتحسن حياتك,أليس كذلك؟
    Tatlım, biraz önce ilişkini kemoterapi ile karşılaştırdın. Open Subtitles عزيزتي, لقد قارنت علاقتك للتو بالعلاج الكيمياوي
    Andrew'la olan ilişkini kurtarmak için beni mazeret olarak kullanıyor olabilirsin. Open Subtitles ربما كنتي تستخدمينني كـ .. كعذر لتتهربي من علاقتك مع
    New Jersey'e gelip beyin taraması sırasında ailenle olan ilişkini tartışmak ister misin? Open Subtitles هل ترغبين في السفر الى نيوجيرسي والتناقش حول علاقتك مع والديتك اثناء فحص مخك ?
    O zamanlar 19 yaşındaydım ve sana çok âşıktım ve benimle olan ilişkini bitireceğini sandım ama sonra çok iyi bir baba olduğun ortaya çıktı. Open Subtitles كنتُ بالتاسعة عشر في ذلك الوقت، وكنتُ أحبّك كثيراً، وظننتُ أنّك ستقطع علاقتك بي،
    Kendine güvensiz yanlarını, eski kocanla arandaki, karşılıklı bağımlılığa dayalı ilişkini alevlendirecek şekilde ortaya çıkardım. Open Subtitles انا أظهر حالات تزعزعكِ بطرق تثير بشكل تابع علاقتك الهامشية مع طليقكِ
    Doğruyu söylemek gerekirse kardeşinle olan ilişkini tehlikeli derecede duygusal buluyorum. Open Subtitles حسناً, لأكون صريحاً معك العلاقة التي تربطكَ بأخيك تبدو إعتمادية بشكل خطير
    Fakat her seferinde ilişkini sabote etmenin yolunu buldun. Open Subtitles ولكنك دائماً ما تجد وسيلة لتخريب تلك العلاقة
    Buraya ilk geldiğinde, sana babanla olan ilişkini sormaya çalıştığımda beni susturuyordun. Open Subtitles أول ما عدتِ للعلاج حاولتُ سؤالكِ عن علاقتكِ بأبيكِ
    Ayrıca buraya, ilişkini herkese anlatacağımdan korktuğun için geldiğin apaçık ortada. Open Subtitles بالإضافة,لم تأتين لإيجادي إلا لأنكِ خائفة أن أخبر الجميع بعلاقتكِ المحرمة
    Yarın avcıyla ve diğer ucubelerle olan ilişkini ortaya çıkaracak olan bir askeri mahkemede yargılanacaksın! Open Subtitles غدا ستعقد محاكمة عسكرية للتحقيق في مدي تورطك مع القاتلة و عصبتها
    O zaman teorik olarak ilişkini yeniden canlandırabilirsin. Open Subtitles إذاً فبإمكانكما نظرياً إشعال جذوة علاقتكما من جديد
    Eğer bu ilişkini silip atacaksan bari adam gibi bir sebebi olsun. Open Subtitles إن كنتَ ستنهي علاقتكَ. فافعله لسبب وجيهٍ.
    Şu anki ilişkini düşünürsek niye sanmayayım? Open Subtitles بالنسبة لعلاقتك الحالية , لم لا اعتقد ذلك ؟
    Ancak beyin hikayeyi doğru alamadığı zaman, zamanla olan ilişkini değiştirebilir. Open Subtitles ولكن عندما لا يحصل الدماغ على القصة الصحيحة فيستطيع حينها تغيير صلتك مع الزمن
    Ama şimdi senin başarısız ilişkini düşünemem. Open Subtitles ولكن أود أن أقول لك لا أستطيع أن أفكر في علاقاتك الفاشلة الآن
    Sana buraya ilişkini kariyerinin önüne koymakla yanlış yaptığını söylemeye gelmiştim, ama sanırım yanlış yapan benim. Open Subtitles حضرت هنا لأخبركَ، إنّكَ مُخطئ لتفضيل علاقتُكَ علي عملك، لكن... أعتقد إنني أنا من كان مُخطئ.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد