ويكيبيديا

    "islamabad" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • إسلام آباد
        
    • إسلام أباد
        
    • اسلام اباد
        
    • إسلامباد
        
    • إسلام اباد
        
    Bu soruya sadece Islamabad'daki bir general cevap verebilir. Open Subtitles هذا سؤال لن يجيب عليه سوى القائد في إسلام آباد.
    Dünyanın dört bir yanından gazeteciler komşu Afganistan'daki savaşı vermek için İslamabad'a geldi. Open Subtitles آلاف الصحفيين مِنْ في جميع أنحاء، وَصلَ العالمُ إلى إسلام آباد لتَغْطية الحربِ في مُجَاوَرَة أفغانستان.
    Benimle İslamabad'a gidecek. Open Subtitles هو معذّب. هو سَيَذْهبُ مَعي إلى إسلام آباد.
    Ayrıca binbaşının Mısır'daki seyahatlerine baktığımızda, Kahire'den İslamabad'a birçok uçuş görünüyor. Open Subtitles بالإضافة لسفر القائدة إلى "مصر" كانت هناك عدة رحلات إلى "إسلام أباد" من "القاهرة" الشهر الماضي.
    Ta ki 4 yıl sonra NOFORN belgeleri Maghreb'de, Islamabad'da ve Beijing'de ortaya çıkmaya başladığında bu işin arkasından Reddington çıkmış. Open Subtitles حتى ظهر قبل أربع سنوات حين بدأت تظهر ملفات سرية لنا في المغرب اسلام اباد , وبكين
    Belki de en iyisi önce İslamabad'a gitmem. Open Subtitles أَعتقدُ لَرُبَّمَا أفضل شيءِ لي لأَنْ يَذْهبَ إلى إسلام آباد أولاً.
    Bu, eğer Islamabad'ı ikna edebilirsek gerçekleşebilecek olan bir şey ki bu da imkânsız. Open Subtitles سوف يحدث ذلك فقط إذا استطعنا إقناع إسلام آباد, و التي على العكس
    Onu bu gece İslamabad'a geri gönderiyoruz. Open Subtitles نحن نُعيدُه إلى إسلام آباد اللّيلة.
    Steve ve Danny İslamabad'da beraber çalıştı. Open Subtitles ستيف وداني عَملتْ سوية في إسلام آباد.
    İslamabad'ın tam red modunda. Open Subtitles إسلام آباد تنكر علاقتـها بالعسكر
    Hemen Islamabad'a dönmemiz gerekiyor. Open Subtitles سوف نعود إلى. إسلام آباد في الآن.
    Lahor, Karachi Islamabad yok edilir. Open Subtitles لاهور, وكراتشي , سيتم سحق إسلام آباد.
    Crocker bulduğu herkese küfürü basıyor İslamabad'la hiçbir türde bir anlaşma yok ortada. Open Subtitles (كروكر) أقسم أنه لن تكون أيّ اشتباكات مع (إسلام آباد) من أيّ نوع
    İslamabad'a tekrardan hoş geldin. Umarım yolculuğun pek rahatsız geçmemiştir. Open Subtitles مرحبا بعودتك إلى (إسلام آباد) أتمنى أنَّ رحلتك كانت مُريحة
    Yaradı bile. İslamabad, 2002. Open Subtitles سبق أن نجح الأمر في "إسلام آباد" عام 2002.
    Demek istediğim çok şiddetli ortamlarda, Bağdat'ta ve İslamabad'ta çalıştım. Open Subtitles أعني أني عملت في بيئات شديدة في (بغداد) و(إسلام آباد)
    Seni Islamabad'dan çıkarmak için hayatımı riske atmamla aynı sebepten. Open Subtitles نفس السبب الذي جعلني أخاطر (بحياتي لأخرجك من (إسلام آباد
    Çünkü bu adam İslamabad Havaalanı'nın bir bölümünü.. Open Subtitles بسبب هذا الرجلِ فى مطار إسلام آباد. . . .
    İslamabad'daki büyükelçimizle bilgi alışverişinde bulunurdu. Open Subtitles أجل، بشكل أساسي لإستخلاص المعلومات من سفارتنا في "إسلام أباد".
    İslamabad'daki gözlemciler, parayla ilgili bir konu olduğunu söylediler. Open Subtitles أجهزة المراقبة في "إسلام أباد" قالت أنه كان هناك جدالاً حول المال.
    Onun direkt olarak Islamabad'a yollanacağı söyleniyor. Open Subtitles يقال عنه أنه سوف أن تحول مباشرة الى اسلام اباد
    Pazar günü Londra'ya oradan da İslamabad'a geçeceğim. Open Subtitles سوف أرحل إلى "لندن" يوم الأحد ومن هناك سأذهب إلى "إسلامباد".
    İslamabad ofisine göre, o saatte yalnızca tek bir uçak havalanmış. Open Subtitles حسب فرعنا في إسلام اباد, رحلة واحدة أقلعت في تلك الساعة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد