ويكيبيديا

    "istemedi" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • يريد
        
    • يرغب
        
    • يطلب
        
    • ترد
        
    • ترغب
        
    • يقصد
        
    • لم يرد
        
    • تطلب
        
    • رفض
        
    • أراد
        
    • يشأ
        
    • رفضت
        
    • يُرد
        
    • يردني
        
    • لا تريد
        
    Murdoch'un bulmasını istemedi o yüzden geri kalanı başka bir yerde saklı. Open Subtitles انه لا يريد ان يحصل عليه ميردوك لذا اخفاه في مكان اخر
    Öldükten sonra da ne sana ne de ablana yaklasmami istemedi. Open Subtitles و بعد أن رحلت لم يرغب بوجودي قربك أو قرب أختك
    - Senin yardımını istemiyorum! - Kimse senden Baba'yı oynamanı istemedi! Open Subtitles لا أريد مساعدتكَ، لم يطلب منك أحد أن تلعب دور الوالد
    Peki, bunu al. Kızım kendisine yaptığım öğle yemeğini istemedi. Open Subtitles هاك ، خذ هذا ابنتي لم ترد الغداء الذي أعددته
    asla süslü kadın olmak istemedi. Hiç süslü kadınmış gibi bile yapmadı. Open Subtitles .لم ترغب أبدا في أن تكون عشيقة بل حتى لم تتظاهر أبدا بكونها عشيقة
    Sen de onun ne kolay kandırılabildiğini biliyorsun. Zarar vermek istemedi. Open Subtitles تعلم مثلي تماماً أنه ساذج ويسهل التأثير عليه, لم يقصد إيذاءك
    Bunu yapmak istemedi. Ben de ona yalvarmak zorunda kaldım. Open Subtitles لم يكن يريد ان يفعل ذلك توسلت اليه كثيرا ليفعل
    Kimse savaş istemedi. Ama şimdi ödemede bize hile yapıyorsun? Open Subtitles لا أحد يريد الحرب ، لكنك الآن تخدعنا وتسرق النقود
    Ya Sarang bizden şüphelendi ya da altın parayla bize şans vermek istemedi. Open Subtitles .. إما أن سارنغ شك بنا أو أنه لم يريد أن يخاطر بالقطعة
    Ve onun bir karısı var. Beni artık etrafında istemedi. Open Subtitles و لديه زوجة, لم يعد يرغب برؤيتي حوله بعد الآن
    Orada neler olup bittiğini bir kişi bile görmek istemedi. Open Subtitles لم يرغب أحد أبدًا أن يرى ما يجري بالأسفل هناك
    Ama dün gece olanlardan sonra, artık sessiz kalmak istemedi. Open Subtitles ،لكن بعدما حصل ليلة أمس لم يعد يرغب بالبقاء صامتاً
    Bana birçok ünlü ve politikacı geldi ve hiçbiri de paralarını geri istemedi. Open Subtitles لقد استشرت من قبل المشاهير والسياسيين ولم يطلب أحدهم أن أعيده له ماله
    Bir küsur yıldır bizi misafir ediyor ve hiçbir şey istemedi. Open Subtitles نحن ضيوفة منذ أكثر من سنة ولم يطلب منا أي شيء
    Hükümet, parayı kaçırmamdan sonra daha fazla utanç duymak istemedi. Open Subtitles لم ترد الحكومة أي إحراج آخر بعد أن هربت بالأموال
    Başı daha fazla derde girmesin diye suçlama yapmak istemedi. Open Subtitles لم ترد توجيه اليه الإتهام كي لا تدخله في مشاكل
    Anneme derdimi anlatmaya çalıştımsa da, bu konuda konuşmamı istemedi. Open Subtitles حاولت أن أخبر أمى لكنها لم ترغب ان تسمع شيئا كهذا
    Sizinle üst üste iki akşam takılmak istemedi. Çok çok özür dilerim. Open Subtitles حسناً, لم ترغب في قضاء ليلتين متتاليتين معكما, أنا آسف
    Üzgünüm. Tommy biraz fazla içti. Saygısızlık etmek istemedi. Open Subtitles أنا آسف، أحياناً تومي يتوتر لكنه لا يقصد الإهانة
    Böyle olmasını kimse istemedi. Böyle olacağını nereden bilebilirdik? Çünkü bizim işimiz "Bilmek". Open Subtitles لم يرد احد هذا , وكيف لنا ان نعرف لانه عملنا ان نعرف
    Hiç fikrim yok, ama para istemedi, o yüzden daha fazla gurur duyamazdım. Open Subtitles لا أدري، لكنها لم تطلب المال لهذا لن أشعر بالفخر أكثر من ذلك
    Ve hepimiz projeyi reddettik. Bağışçıların hiçbiri adlarının bu projeyle anılmasını istemedi ve bu uygulanan ilk projeydi. TED و رغما من رفض الجميع لهذا المشروع و لم يرد أحد من المتبرعين أن يرتبط إسمهم به, بالرغم من هذا كان أول مشروع يتم تنفيذه.
    Beni buna bulaştırmak istemedi. Söylediğimiz yalanlardan dolayı çok korkmuştum. Open Subtitles . أراد أن يبقيني خارج القضية كنت خائفة بسبب كذباتنا
    Hayatındaki diğer kişisel sorunlarının üstüne bir de kendisi yük olsun istemedi. Open Subtitles لم يشأ إزعاجك ليس مع كل التفاهات الشخصية التي تجري في حياتك
    Babanız çiftliği kaybettikten ve öldükten sonra çiftlik için ona para teklif ettim ama duymak bile istemedi. Open Subtitles بعد ان خسر والدك المزرعة ومات عرضت عليها ان ادفع ثمن المزرعة ولكنها رفضت
    Hıristiyanlık yükseliyordu. İmparatorluğunun parçalanmasını istemedi. Open Subtitles المسيحية كانت في تنامي ولم يُرد لإمبراطوريته أن تتمزق
    Ama benim bölüğümün lideri beni, Amerikalı olduğumdan istemedi. Open Subtitles ولكن قائد شعبتي لم يردني لأنّني كنتُ أميركيّاً
    Şirket burada kötü adam olmak istemedi. TED الآن، شركة المرافق لا تريد أن تكون الشخص السيء هنا.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد