ويكيبيديا

    "köşelerde" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الزوايا
        
    • بالزوايا
        
    • فى الاركان
        
    • في زوايا
        
    • عند المنعطفات
        
    Çok Pis Bay İğrenç'in köşelerde ve kuytularda bazı ipuçları sakladığı ortaya çıktı. Open Subtitles تبين أن القذر خاصتنا لديه بعض الدلائل عالقه فى الأركان و الزوايا المظلمه
    Ama birini seviyorsan karanlık köşelerde saklanmak zorundasın. Open Subtitles لو أحببت شخصآ ما يجب أن تختبىء فى الزوايا المظلمة
    Sen köşelerde gözcülerin ve kuryelerin olmadan çalışamazken onlar her şeyindi ve o zamanlar onların okula gitmeyip senin için çalışması iyiydi. Open Subtitles كنت بمثابة كل شيئ بالنسبة لهم عندما لم تكن تدير الزوايا بدونهم.. حينها كان من الجيد إيقافهم عن الدراسة ليعملوا
    köşelerde fırtınalar estirirler, tutuklama yapıp savaşa katılmış gibi etrafta dolaşabilirler. Open Subtitles ...سيقومون بحملات لعينة للعصف بالزوايا ، ووضع الأصفاد ورفع عدد الجثث
    Bu evde, sen uyurken köşelerde dolaştığını hissettiğim şey buydu. Open Subtitles هذا ما شعرت به فى هذا البيت التسلل فى الاركان حين كنت نائما
    - Tamam, o zaman biz de ayrı köşelerde yeriz yemeğimizi. Open Subtitles حسناً, ربما ينبغي أن نأكل في زوايا الغرفه كلانا على حده
    Patlamalar, çarpmalar, ambulanslar köşelerde duruyor. Open Subtitles والرصاص والتهشم وسيارات الإسعاف" "وهي تميل عند المنعطفات
    köşelerde polislerin olduğunu söylüyorlar. Open Subtitles أجل ، يقولون أن الشرطة متواجدة في الزوايا ، حيث لا بديل لهم عنها
    köşelerde yapılan operasyonlarda hakarete uğramış. Open Subtitles إنه معزول عن كل العمليات على مستوى الزوايا
    Bu işi büyük adamlar gibi düşünün köşelerde takılan p.çler gibi değil. Open Subtitles و تبدؤوا التفكير كرجال ناضجين وليس مجرد زنوج يقفون على الزوايا ، هل تسمع ؟
    2 kişilik ekiplerin köşelerde sabit beklemesi... suçluları bu köşelerden uzaklaştırıyor. Open Subtitles سيارة تحوي رجلين أكثر عدوانيّة وهذا يساعد في دفع تجارة المخدّرات خارج الزوايا المتقلّبة
    Ve utangaç olanlar kendilerini köşelerde bulurlar. Open Subtitles ثم هناك الأشخاص الخجولين الذين ينعزلون في الزوايا
    O aşağıdan atar. Yeteneklidir, hayatını köşelerde kazanır. Open Subtitles إنه لاعب كرة ثقيلة، وأيضا مُخادع، يكسب مُباراياته من الزوايا.
    köşelerde sıkı bir şekilde yolu kucaklar. Open Subtitles أنها ممتازة عند الدوران في الزوايا, وتعـُـانق الطريق بقوة
    Sanki ilk okuldaymışız gibi köşelerde fısıldaşmalarınızdan ve benden sır saklamanızdan bıktım usandım artık. Open Subtitles لقد سئمت منك تتهامسين في الزوايا وتكتمين الأسرار عني وكأننا في مدرسة لعينه ابتدائية.
    Ancak, çift sayılı her tabloda zıt köşeler aynı renktedir, bu yüzden bir Hamilton yolunu zıt köşelerde başlayıp bitirmek imkansızdır. TED على الرغم من ذلك، فإن وفي أي شبكة مكونه من أضلاع زوجية العدد، تكون الزوايا المقابلة من نفس اللون، لذا فإنه ومن المستحيل بدئ وإنهاء مسار مطبق لقاعدة هاميلتون عند الأركان المقابلة.
    Bu yüzden ikiniz kuytu köşelerde fısıldaşıp tuhaf davranıyordunuz. Open Subtitles لهذا السبب كنتما تتهامسان بالزوايا و تتصرفان بغرابة شديدة
    Sürekli bir köşelerde fısıldaşıyorlar ve ben odaya girdiğimde hemen ayrılıyorlardı. Open Subtitles يتهامسان دائماً بالزوايا ويتفرّقان حين أدخل الغرفة
    Bir zamanlar, köşelerde çalışabilirdim. Open Subtitles وستتحكّم بالزوايا لبعض الوقت
    Karanlık köşelerde gezinen bir şey var. Open Subtitles هناك شئ يبرز فى الاركان المظلمة
    Ailesi kıyafetlerini alıp, köşelerde satıyorlar. Open Subtitles عائلته تأخذها منه وتبيعها في زوايا الشوارع
    Çünkü köşelerde üstüme tanınmam. Open Subtitles (سوف أهزم (أوسان بولت - لأنني أستطيع الإنحناء عند المنعطفات -

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد