Küçük bir zencefil kökü ve ahududu yaprağı o ilgilenir. | Open Subtitles | بعض جذور الجنزبيل و أوراق التوت البري ستشفيك من هذا |
Bu gizli ittifakın kökü bedende midir yoksa zihinde mi? | Open Subtitles | هل هذا التحالف الخفي له جذور في الجسد أو العقل؟ |
Tannis kökü, yılan dili ve katnip aldım. Yani hayır. | Open Subtitles | أحضرت جذور التانس ورأس أفعى ونعناع بري، لذا لم أحضر |
Biraz düşün. X9 artı K3'ün kare kökü. | Open Subtitles | . فكر قليلاً . إكس 9 زائد الجذر التربيعى ل ك3 |
Ray,2,130'ün kare kökü kaç? | Open Subtitles | راي، أتعرف كم الجذر التربيعي للرقم 2130؟ |
Babamın tanrıları, bu kökü lanetleyin ve ölümcül yapın. | Open Subtitles | بحق آلهه ربي تلعن هذه الجذور وتجعلها مميته |
Biraz Valerian kökü çiğne ve biraz egzersiz yap. | Open Subtitles | أمضغ جذور الفليرين ومارس التمرينات الرياضيه |
Hiçbir yere bağı ve hiçbir yerde kökü yoktur... ..bu yüzden her şeyi evrenselleştirir. | Open Subtitles | انه بدوي ليس لديه لا جذور ولا ملحقات لذا فهو ليس لديه اي شيء |
Eski cadılar ona billing kökü derlerdi. | Open Subtitles | ولكن عند قدماء الساحرات كان اسمه، جذور بيلينغ |
Sığırdili kökü, ve bir tutam ısırgan lazım. | Open Subtitles | أنا بحاجة جذور آلكانيت وحفنة من أوراق نبات القراص |
Bak, Legiere vudu dükkânından siyah sakız kökü almış. Neden aldığını sormak için uğramıştık. | Open Subtitles | انظري, اشترى ليجيري بعضاً من جذور الصمغ الأسود من متجر الفودود, مررنا فقط لكي نسأل عن السبب |
- Ben Doug'ı tedavi ettim. Ona anksiyetesi için kediotu kökü verdim. | Open Subtitles | لقد وصفت له جذور حشيشة الهر للقلق والإجهاد |
su an lâmlarinizda sogan kökü hücreleri var. | Open Subtitles | سندرس خلايا جذور البصل جهّزوا أدوات الفحص |
Shirley, okaliptüs kökü ve iğrenç göründüğünü biliyorum ama domuz salyası çiğne. | Open Subtitles | إمضغي على جذور شكرة الكينا و أعلم أن هذا مقرف و لكن لعاب الخنزير له نفس التأثير |
- 2.000.602'nin kare kökü kaçtır? | Open Subtitles | آنا بيرل شيرمان , ما هو الجذر التربيعي لــ 2000602؟ |
Afedersiniz. 3,006'nın kare kökü kaç? | Open Subtitles | غبية؟ هاههه آسف ما هو الجذر التربيعي للعدد 3006 ؟ |
Sinotubular çıkıntıdaki büyük arterleri enine keseceğiz sonra aortik kökü değiştirmek için otogreft kullanıp yerine akciğer homogrefti takacağız. | Open Subtitles | سنقطع الشرايين الكبرى عند حافة الجيب الوريدي ثم نقوم باستبدال الجذر الأبهري بالصمام الرئوي |
Sanırım buldum. kökü burada ama biri çiçeği koparmış. | Open Subtitles | أظنّأنـّيوجدتها، الجذور هنا , أحدهم إنتزع الوردة. |
- Fren pedalında. "Osmunda"! Yani eğreltiotu kökü. | Open Subtitles | ـ وجدت جذع من نبتة السرخس على دواسة الفرامل |
kökü Delhi'deki Babür krallığı olsun. | Open Subtitles | شجرة مملكة المغول مع جذورها فى دلهى |
Bay Gallagher, diziliminizde Afrika kökü bulamadık. | Open Subtitles | سيد غالغر لم نجد اي أصول أفريقية في فحوصاتك |
Bataklık kökü, seni karşı cinse karşı dayanılmaz kılar. | Open Subtitles | هذا جذر مستنقع مطحون. يصعّب على الجنس الآخر مقاومتك. |
ama bunlar aslında Mycelia. bunlar bitkisel mantar kökü. | Open Subtitles | ولكنها كانت بالفعل "فطر" لجذور "ماشروم" الخضروات |
Kediotu kökü ya da öyle bir şey işte. | Open Subtitles | " انه " فالرين روت "انه شيئ اعطتني أياه " آلانا انه يهدئني قيلاً |
"Orta yaşlı erkekte bastırılmış arzu. kökü ve sonuçları. " | Open Subtitles | "الرغبة المكبوتة " عند الرجال في منتصف العمر ، أسبابها و نتائجها |
İçindeki yeşil, tannis kökü. | Open Subtitles | نعم الأخضر بالداخل يُدْعَى جذرَ التانيس |
İçinde, serasında yetiştirdiği, tannis kökü denilen bir bitki var. | Open Subtitles | هناك مادة فيها تسمّى جذرِ التانيس مِنْ بيتها الزجاجي |
Dala yağı ve Kreeg kökü. | Open Subtitles | زيت "دالا" و جزور "كرييج". |