ويكيبيديا

    "kölelerin" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • العبيد
        
    • الرقيق
        
    • عبيد
        
    • لعبيد
        
    • للعبيد
        
    • العبودية
        
    • والعبيد
        
    • لعبودية
        
    • عبيدهم
        
    • المستعبدين
        
    Kötü yıldız onun Mısır'ın yok edicisi ve kölelerin kurtarıcısı olduğunu bildirdi. Open Subtitles النجم الشرير تنبأ به بصفته الشخص الذى سيدمر مصر و رسول العبيد
    Kötü yıldız, onun Mısır'ın yok edicisi ve kölelerin kurtarıcısı olduğunu bildirdi. Open Subtitles النجم الشرير تنبأ به بصفته الشخص الذى سيدمر مصر و رسول العبيد
    Onlara biz kölelerin Romalıları yozlaşmış ve köhne bulduğumuzu söyleyin. Open Subtitles اخبرهم اننا العبيد نقول ان طريق الرومان ملئ بالفساد والموت
    Bu sayı atlantik denizi üzerinden Afrika'dan getirilen kölelerin sayısının iki katı TED وهذا ضعف عدد الأشخاص الذين تم أخذهم من أفريقيا خلال فترة تجارة الرقيق عبر المحيط الأطلسي بأكملها.
    O kölelerin, atalarımın tarlalarını sürerek geçirecekleri uzun bir hayatı olabilirdi. Open Subtitles أمكن لهؤلاء العبيد عيش حياة طويلة ومرضية في جزّ مروج أسلافي
    Bilirsiniz, bazıları gerçek Amerikan tarihini kölelerin sülalesinden öğren der. Open Subtitles ثمّة قول بأنّ سليلوا العبيد هم الحراس حقيقيين للتاريخ الأمريكي.
    Volantis'te kölelerin dövmeleri olur böylece onlarla konuşmak zorunda kalmadan ne oldukları anlaşılır. Open Subtitles في فولانتيس العبيد يحملون وشومًا لكي تتعرف عليهم بدون أن تضطر للتحدث إليهم.
    İç kısımlardan alınan kölelerin evleri ve tüm topluluklar yağmalandı. Open Subtitles بيوت العبيد تم انتشالها من الداخل وجميع المجتمعات قد نُهبت
    Şuna inanıyorum ki bazı güçlü kimseler yasadışı köle sevkiyatına karışarak bu kölelerin ölümleriyle suça iştirak etmiş oldular. Open Subtitles في إعتقادي أن بعض الرجال ذو نفوذ قوي متورطون في شحنة غير مشروعة للعبيد ومتواطئون في موت هؤلاء العبيد
    Kölelikten elde edilen zenginlik, kölelerin mal olarak satılması, insanı hayrete düşürürdü. TED كون ثروته من تجارة العبيد، وكون العبيد نوعًا من الممتلكات أمر من شأنه أن يحيّر العقل.
    Kızlar güçlü kölelerin taşıdığı tahtırevana çıkıyorlar. TED تصعد الفتيات لداخل النقالات التي يحملها بعض العبيد أقوياء البنية.
    Çocuklarına vurmayacak ama birçok Romalı gibi kölelerin cezalandırılması gerektiğine inanıyor. TED إنه لن يضرب أطفاله، ولكن على غرار الكثير من الرومان، كان يعتقد أنه لا بد من معاقبة العبيد.
    Bizim aynı zamanda, özellikle ilgilendiğimiz ve dikkatlice baktığımız yerler kölelerin özellikle olumsuz yönde kullanılmaları ve aşırı bir şekilde doğal hayata verdikleri zararlardır. TED نحن أيضا مهتمون على التحديد ونتقصى بشكل حرص جدا في الأماكن التي تم استخدام العبيد فيها لارتكاب تخريب بيئي بالغ.
    Sana bizim gibi adi kölelerin dayaktan öleceğini ve diğerlerinin de dayak yemesine sebep olabileceğini söylemiştim. Open Subtitles أخبرتكَ أننا نحن العبيد الحقيرين سنموت من الضرب وَ من ضربنا للآخرين
    kölelerin oğlunun Mısır'a prens olduğunu görmeyeceğim. Open Subtitles و سوف لن أرى طفلا من العبيد يكون أميرا على مصر
    Tanrıların hazmedebildiği şey kölelerin midesini ekşitmeyecektir. Open Subtitles الذى يمكن للآلهه أن تهضمه لن يكون كريها فى بطون العبيد
    Bana kölelerin kurtarıcısının kellesini getirecektin. Open Subtitles أنت مكلف بأن تحضر لي رأس إبن آوى الذي سيحرر العبيد
    kölelerin iskelede kırbaçlanması için kolları bir kancaya bağlanır ve ayaklarına da 25 kiloluk ağırlık bağlanır. Open Subtitles عندما يجلد الرقيق على أرصفة الميناء أيديهم مربوطة بخطاف على رافعة وثقل وزنه 25 كجم
    Caesar, ben, kölelerin torunu olarak, insanlık göstermeni istiyorum. Open Subtitles ...قيصر، أنا... باعتباري من سلالة عبيد أطلب منك التصرَف بانسانيَة
    Teslim olun,... ..o zaman kölelerin yaşamalarına ve Heru-ur'a... ..hizmet etmelerine izin verilecek! Open Subtitles . إستسلموا الأن . وسوف يتم السماح لعبيد هذا العالم أن يعيشوا وأن يخدموا حورس...
    Eğer kölelik tarihine bakarsak Afrika'daki kölelerin ilk çıkış noktası şeker tarlalarıdır. Open Subtitles ولو نظرنا لتاريخ العبودية، فإن الوجهة الأولى للعبيد من أفريقيا مزارع السكر.
    Bugün kölelik ticaret için yaptırılıyor, yani kölelerin ürettiği malların değeri var, ama kölelerin yok, onlar elden çıkarılabilir. TED العبودية الحديثة تتعلق بالتجارة، فالسلع التي ينتجها الأشخاص المستعبدون لها قيمة، أما الأشخاص الذين يُنتجونها فيمكن التخلص منهم.
    Bugün taşınma günü ve kadınların, komutanları, kölelerin ve hayvanların yaz için Volga nehrine doğru hareket etmesi gerekiyor. TED اليوم هو يوم الانتقال، وسيتوجب عليها توجيه حشودها من السيدات والقادة والعبيد والحيوانات باتجاه نهر فولغا من أجل الصيف.
    Beni dinlesene, ne zenginsin ne de kölelerin var... Open Subtitles هذا بشع --القتال لعبودية الرجل الغني هذا ما
    Bu, kölelerin mal olduğuna inandığım şüphesini doğurabilir. Elbette inanmıyorum. Open Subtitles بأن عبيدهم ممتلكات أولاً بالطبع أنا لا أوافقهم
    Beni izle ve sana tüm kölelerin çalıştığı yeri göstereyim. Open Subtitles أتبعني , سوف أريك أين كل المستعبدين يعملون

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد