ويكيبيديا

    "küçük bir kız" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • فتاة صغيرة
        
    • بنت صغيرة
        
    • فتاه صغيره
        
    • فتاة صغيره
        
    • كفتاة صغيرة
        
    • فتاةٌ صغيرة
        
    • فتاه صغيرة
        
    • تلك الفتاة الصغيرة
        
    • طفلة صغيرة
        
    • فتاةً صغيرة
        
    • لفتاة صغيرة
        
    • بنتا صغيرة
        
    • الفتاة الصغيرة كانت
        
    • وفتاة صغيرة
        
    • هنالك فتاةٌ
        
    İyice açtığımızda, ortaya bedeni ağır şekilde yanmış küçük bir kız çıktı. TED عندما ألزلنا الخرق وجدنا فتاة صغيرة .. كانت محروقة الجسد بصورة بالغة
    küçük bir kız için çok büyük bir sır olduğunu düşünüyor. Open Subtitles هو اعتقدان هذا سوف يكون سر كبير جدا على فتاة صغيرة
    Bir zamanlar küçük bir kız ormanda uzun bir yürüyüşe çıkmış. Open Subtitles ذات مرة كان هناك فتاة صغيرة ذهبت تتمشى طويلا في الغابة
    Bir zamanlar, küçük bir kız saat takmış beyaz bir tavşan gördü. Open Subtitles في قديم الزمان بنت صغيرة رأت أرنب أبيض يَلْبسُ ساعة
    New York'ta Plaza Hotel'in çatı katında yaşayan küçük bir kız. Open Subtitles فتاة صغيرة عاشت في شقة على سطح فندق البلازا في نيويورك
    Biz Kaybolmuş küçük bir kız Çocuğundan bahsediyoruz, Muhtamelen yaralanmış veya ölmüş... Open Subtitles نحن نتحدّث عن فتاة صغيرة مفقودة، يُحتمل أن تكون مُصابة أو ميّتة.
    - Söz vermiştin bana. - Beni küçük bir kız olarak gördüğünü biliyorum. Open Subtitles ـ لقد وعدتيني بالتنحي عن هذا ـ أعلم إنني في نظرك فتاة صغيرة
    Şu an ameliyathanede beni bekleyen küçük bir kız var. Open Subtitles هناك فتاة صغيرة في غرفة العمليات والتي لن تعيش بدوني.
    Ama onun anısına bu yıl küçük bir kız bulup kafasına basacağız. Open Subtitles نحن في طريقنا للعثور على فتاة صغيرة و نسحق رأسها هذا العام.
    Bir zamanlar, gerçek bir gazeteci olmanın hayalini kuran küçük bir kız varmış. Open Subtitles في وقت من الأوقات كان هناك فتاة صغيرة حلمت بأن تصبح صحفية حقيقية
    Ona bunun küçük bir kız için yer olmadığını söyledi. Open Subtitles قالت له أن هذا ليس المكان المناسب لنشأة فتاة صغيرة
    Dışarıda tüm ailesinini kaybetmek üzere olan küçük bir kız var. Open Subtitles هناك فتاة صغيرة في الخارج والتي على وشك فقدان عائلتها كُلها
    küçük bir kız çocuğu hakkında anlatılanları duydum, altına kaçırmaya engel olamıyordu çünkü bir sürü yetişkin asker kızın içine girmişlerdi. TED سمعت عن فتاة صغيرة التي لم تستطع وقف التبول على نفسها بسبب الكثير من الجنود المحدثين حشروا أنفسهم داخلها
    Sizden, ölü mavi bir ıspanak bitkisini elinde tutmakta olan küçük bir kız hayal etmenizi istiyorum. TED أريد منكم جميعاً أن تتخيلوا فتاة صغيرة .تحمل في يدها نبتة سبانخ زرقاء ميتة
    Köylü kadınların şefinin yanında küçük bir kız çocuğu vardı benim gibi açık kahve teni, kir pas içindeydi. TED وقد كان لنسوة زعيم القرية فتاة صغيرة ،لونها معتدل مثلي .وسخة تماما
    küçük bir kız, mor düğmeyi çekmeyi denedi sonra da itmeyi. Olmayınca arkasına yasladı ve titreyen alt dudağıyla kutuya baktı. TED حاولت فتاة صغيرة أن تسحب الزر البنفسجي وأن تضغطه، ومن ثم استلقت وحدقت بالصندوق وشفتها السفلى ترتعش.
    Lisa Davis adında, Minneapolis'e gitmekte olan küçük bir kız. Open Subtitles بنت صغيرة اسمها ليزا ديفيس، في الطريق إلى مونوبوليس.
    Sen, ağzından doğru şeyler çıkan, ama derinden, benim sadece korunması gereken küçük bir kız olduğumu düşünen sinsi doktorlardansın. Open Subtitles أنت نوع من هؤلاء الذين يقولون كل الأمور الصحيحه عندما تظن في قرارة نفسِك إنني فتاه صغيره بحاجه إلي الحمايه
    küçük bir kız hastamın göz sinirlerinde kist var. Open Subtitles لدي فتاة صغيره يوجد لديها كيس طفيلي في العصب البصري,
    Ya küçük bir kız gibi davranmaya devam et... ilk tanıştığımız daki gibi. Open Subtitles و الآن، بإمكانك مواصلة التصرّف كفتاة صغيرة كما كنتِ حين تقابلنا للمرّة الأولى
    Sana gerek yok, ben her gün küçük bir kız gibi hissediyorum! Open Subtitles لا داعي لذلك , أشعر بأني فتاةٌ صغيرة كل يوم.
    Unutma, bizler gibi ezik, uysal küçük bir kız olman lazım. Open Subtitles لا تنس , أنت من المفترض أنك فتاه صغيرة وديعة مثلنا
    Bunun sana zor geldiğini biliyorum... Ama o artık küçük bir kız çocuğu değil. Rahatla biraz. Open Subtitles أعلم أن هذا صعب عليك، لكنها لم تعد تلك الفتاة الصغيرة بعد الآن، حسناً ؟
    Affedersiniz! 6 yaşında küçük bir kız çocuğu gördünüz mü? Open Subtitles معذرة ، هل رأيتم طفلة صغيرة فى السادسة من العمر؟
    Babasının sevgisini bekleyen mavi elbiseli... küçük bir kız hatırlıyorum. Open Subtitles فأنا مثلاً أتذكّر فتاةً صغيرة بفستانٍ أزرق تريد محبّة والدها
    küçük bir kız öyle korkunç bir kazadan nasıl kurtulur? Open Subtitles كيف يمكن لفتاة صغيرة النجاة من هذه المشكلة الرهيبة؟
    Ya da belki küçük bir kız çocuğu okula gitmeden önce bilinmez bir oyun oynayan. Open Subtitles ... أوربما،تكون بنتا صغيرة ... قبلأنتذهبللمدرسة تعزف مع الجار المجهول
    İlişkisi olan küçük bir kız vardı, erkek arkadaşına yalan söyledi ve sonsuza kadar mutlu yaşadılar. Open Subtitles الفتاة الصغيرة كانت على علاقة غرامية، كذبت لها صديقها، وتعيش في سعادة دائمة.
    Deniz topu oynayan bir kaç kadın ortalarında kumdan kale yapan küçük bir kız. Open Subtitles إمراتين يلعبان بكرة الشاطئ وفتاة صغيرة بينهم تبني قصر رملي
    küçük bir kız kayıp ve bence sen bir şeyler biliyorsun. Open Subtitles لا نملك أي وقت. هنالك فتاةٌ مفقودة، وأعتقد أنّك تعلمين بأمر ذلك.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد