ويكيبيديا

    "kadar iyi" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • مدى
        
    • جيدا
        
    • أفضل من
        
    • بجودة
        
    • جيدة كما
        
    • جيداً كما
        
    • جيدة جدا
        
    • جيد مثل
        
    • جيداً جداً
        
    • جيد جدا
        
    • جيدة مثل
        
    • بما يكفي
        
    • جيد جداً
        
    • بمثل
        
    • جيد كما
        
    Kaynaklar dahilinde geliştirilen önceki sektörleri ne kadar iyi hale getirdiğimizi düşünün. TED فكر في مدى نجاحنا في الصناعات السابقة التي طورناها من خلال المصادر
    Sanıyorum bu tümüyle yağmurda ne kadar iyi olduğuna bağlı. Open Subtitles أفترض أن كل هذا يعتمد على مدى براعتك تحت المطر.
    Sorununu bu kadar iyi anlamamın sebebi, aynı çıkmaza benim de girmem. Open Subtitles السبب الذى يجعلنى أفهم مشكلتك جيدا هو أننى وقعت فى نفس الخطأ
    - Kimse bu çocuk kadar iyi kek servis edemez. Open Subtitles لا أحد يقدّم كعك على صحن أفضل من هذا الشاب.
    Merak ediyorum, Monica'dan çöp kadar iyi olan ne alabilirdim. Open Subtitles ترى أي هدية أقدم لها بحيث تكون بجودة القمامة؟
    Bu konuya dair deneyimlerinin, benim teorilerimin öngördüğü kadar iyi olmadığını yıllardır söylüyorsun. TED كنت تخبرني لسنين طويلة أن تجربتك في هذه الأشياء ليست جيدة كما تقول توقعات نظرياتي.
    Bu, en iyi insanlar kadar iyi araba kullanabilen otonom arabalar için büyük bir adım olurdu. TED هذا سوف ينقلنا خطوة طويلة إلى المركبات الذاتية التي تقود جيداً كما يقود البشر
    işbirliğini ne kadar iyi anladıklarını görmek. Şempanzeler kadar iyi anlıyorlar mı mesela? TED هو رؤية مدى فهمهم للتعاون. هل يفهمون ذلك بقدر فهم الشمبانزيات له، على سبيل المثال؟
    Bir laboratuvara adım atıp görüşünüzün ne kadar iyi olduğunu ölçebiliriz. TED نستطيع الدخول للمعامل ونقيس مدى قوة الرؤية لديك.
    Ve bu mesajı, bedenin hareketi nasıl yaptığı ile karşılaştırdığımızda ne kadar iyi ilettiğimizi ölçüp ölçemediğimizi görelim. TED أردنا أن نرى مدى قدرتنا على ترجمة تلك الإشارة ثمّ نقوم بمقارنتها بطريقة قيام الجسد بذلك.
    Ona ne kadar erken anlatırsan, her şey hakkında o kadar iyi hissedeceksin. Open Subtitles كلما تكلمت معها فى أقرب وقت, كلما كان شعورك جيدا تجاه كل الأشياء.
    Ben de Bertram's gerçek olamayacak kadar iyi diye düşünmüştüm. Open Subtitles ظننت ان فندق برترام كان جيدا جدا لكى يكون افضل.
    Bu arada Sue'nun hayatı hiç bu kadar iyi olmamıştı. Open Subtitles في الوقت نفسه حياة سو لم تكن أفضل من ذلك
    Her ne kadar bu sırada benim kadar iyi görünmeyecek olsan da Tanrı biliyor ya, benden daha başarılı olacaksın. Open Subtitles الرب يعلم أنكِ ستقومين بعمل أفضل من كل ما قمت به رغم أنكِ لن تبدين بنصف الكفاءة بينما تفعلين ذلك
    Görüntü kalitesinin sinemadaki kadar iyi olduğunu söylüyor. Open Subtitles يقول أن عمل الكاميرا بجودة كما لو أننا في السينما
    Geceleri dolaşmak konusunda anlattıklarını ben bile o kadar iyi yazamazdım. Open Subtitles لا يمكننى كتابة ما يقوله عن سيره ليلاً بصورة جيدة كما يقولها
    Fakat bunu hepimiz biliyoruz ki, bu kişi sizi benim temsil ettiğim kadar iyi temsil edemez. Open Subtitles لكن أعتقد أننا جميعاً نعلم أن ذلك الشخص لن يُمثلكم جيداً كما سأفعل أنا
    Amber Körler alfabesinde o kadar iyi değildi. Open Subtitles .؟ . كان العنبر يست جيدة جدا في طريقة برايل
    Ama unutma, bu yola senin Swagger kadar iyi olduğunu kanıtlaman için çıkmadık. Open Subtitles تذكر فقط نحنُ لم نبدأ ذلك كطريقة لك لاثبات أنك جيد مثل سواغير
    Şans eseri, patronları matematikte o kadar iyi değil, yani işi güvende. TED لحسن الحظ ، فمديره لم يكن جيداً جداً في الرياضيات لذا فوظيفته بأمان.
    Biliyor musunuz? Bu o kadar iyi ki Çocuklar için bir marşmelov kitabı istiyoruz TED هل تعلمون؟ هذا جيد جدا بحيث اننا نريد كتاب الحلوى للأطفال
    Belki Justine Sacco'nun suçu bunda Randy Newman kadar iyi olmamaktı. TED ربما ذنب جوستين ساككو هو أنها لم تكن جيدة مثل راندي نيومان.
    Artık o hatırlatıcılar olmadan hayatınıza devam edebilecek kadar iyi huylu olduğunuzu düşünüyordum. Open Subtitles اعتقدت أنكم اصبحتم الآن مؤدبين بما يكفي و أنكما لم تعودا بحاجة لتذكير
    İlacınız o kadar iyi ki sizinkiler, üzerine yüzde altı yüz zam koyuyorlar. Open Subtitles هو بأن مخدرك جيد جداً لأن الرجال مضوا وغيروا 600 بالمئة زيادة عليه.
    Kendimi hiç bu kadar iyi hissetmemiştim. Heyecandan olsa gerek. Open Subtitles لم أشعر أبدا بمثل هذا التحسن فى حياتى لابد أنها الإثاره
    Çünkü internet bu ölçüde oyun alanları sunuyor. Herkesin linkin olduğu kadar iyi, TED لأن الإنترنت تزودنا بهذا المستوى من ميدان اللعب. رابطك جيد كما هو حال رابطي،

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد