ويكيبيديا

    "kahkahalar" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • ضحك
        
    • الضحك
        
    • ضَحك
        
    • الضحكات
        
    • والضحك
        
    • ضحِك
        
    • تصفيق
        
    • وأضحك
        
    • ضحكات
        
    (Kahkahalar) Günlerim yeni ırkçı profilim içinde geçebilirdi. (Kahkahalar) Bu Aryan dünyada bir pot kırarsam işte o başka bir şey olurdu. TED ضحك وودت ان اقضى ايام فى ملفى الشخصى العنصرى ضحك والتخطيط للعمل بالأرض الآرية كان شيئا اخر
    (Kahkahalar) Tebdil-i kıyafet hayatımda bir sürü farklı karakter gördüm, Milo Yiannopoulos, Richard Spencer ve David Duke gibi şöhretler. TED ضحك ولكن عندما ذهبت متخفيا وجدت بعض من الأشخاص نجوم مثل ميلو يانوبولوس ، ريتشارد سبنسر وديفيد ديوك.
    (Kahkahalar) İnanabiliyor musunuz, inanabiliyor musunuz, bazıları bunu saldırgan buluyor. TED ضحك الان هل تصدق ان بعض منهم يلقوا هجوما
    (Kahkahalar) (Alkışlar) Irkınız doğanın umrunda değil. Irk denen şey zaten insan yapısı. TED ضحك تصفيق ترى، الطبيعة لا تهتم عن عرقك هذا من صنع الإنسان.
    (Kahkahalar) Ama zamanda dokuzunca bloğa geldiğinizde, şu solunum yolunun sinsityal virüsünü görüyorsunuz. TED ضحك عندما تصل إلى الكتلة التاسعة ستلاحظ وجود فيروس المِخْلَوِيّ التَّنَفُّسِيّ
    (Kahkahalar) Ve özellikle o gün ne fena bir yenilgiye uğradığımı hatırlıyorum çünkü şimdi Albert'ın biraz önce yaptığını yapmak zorundayım, ağılda da bu kuzulardan 100 tane filan var TED ضحك وذكرت خصوصاً أن ما يبعث على السخرية هو انا في ذلك اليوم لانه كان يتوجب علي القيام بما قام به آلبرت وهناك مثل ١٠٠ من هذه الحملان في الحظيرة،
    (Kahkahalar) Fakat o anda söylediği dondurucu soğukta tekrar edilemez TED ضحك ولكن في تلك اللحظة، ما قاله لا يمكن أن يتكرر في الجزء الأسفل من ٤٨.
    (Kahkahalar) Eve sağlam dönmek istiyorsan o senin bileceğin iş. TED ضحك تريد الوصول إلى البيت على قيد الحياة، هذا راجعاً لك.
    (Kahkahalar) Ama iddia edeceğim şey, öykünme olmadan yapılan icadın vakit kaybı olduğudur. TED ضحك ولن أقترح أن يتم التجديد و التقليد دون مضيعة للوقت.
    (Kahkahalar) Ve son müdahelemiz, blokları hizalarını bozmak ve onları bir kabuk ile tutmaktı. TED ضحك وكانت هذه هي العملية النهائية , والذى تم باخذ هذة الكتل كما كانت تدفع مقابل كل حالة جيدة والتمسك بهم مع الجلد
    Tren istasyonuna geldiğinde Kahkahalar atıp kaşınarak, yapacak bir şey olması ne güzel diyen ihtiyar. Open Subtitles واحد الذي جاء راكبا في الخلف في محطة القطار ضحك وخدش، قائلا كم من الجيد ان يكون لديك شيء للقيام به
    (Kahkahalar) (Alkış) Bunun ne demek olduğunu anlayabilmeniz için kısa bir hikaye anlatacağım. TED (ضحك) (تصفيقات) سأخبركم قصة قصيرة لأبين لكم كيف كان هذا الأمر بالنسبة لي.
    (Kahkahalar) Arada bir kontrol odasına girme şansınız olur, orada düğmeleri istediğiniz gibi karıştırabilirsiniz. Bizim hikayemizde de olan bu. TED ( ضحك ) لكنك أحيانا عندما تستطيع الوصول لغرفة التحكم، حيث هناك الكثير من الفوضى والتليفونات. وهذا ما حدث هناك.
    (Kahkahalar) Ama ben buraya bu iki olayı anlatmak için gelmedim. TED (ضحك) ولكني لست هنا لكي اتشارك معكم القصص عن هذين الامرين
    (Kahkahalar) RG: Ama çok müşfik bir amcayım ben, çok müşfik. TED (ضحك) روفوس جريسكوم : انا عم حنون جداً .. وعطوف جداً
    (Kahkahalar) Ve kapatma düğmesi de yoktu, yani çok iyi değildi. TED (ضحك) ولم يكن هناك مفتاح إيقاف، لذا لم يكن جيداً جداً.
    diye sordu. (Kahkahalar) "Benim adım Bruce!" dedim ve hemen arkasından bayıldım. TED (ضحك) " انا بروس " هكذا قلت .. قبل أن يغمى علي
    (Kahkahalar) Vardığım ikinci sonuç ise hükümetlerin ya da şirketlerin bu konuyu bizim için çözmeyecekleri gerçeğiyle yüzleşmemiz gerektiği. TED (ضحك) أما الملاحظة الثانية أود تقديمها هي أننا بحاجة لمواجهة الحقيقة إن الحكومات والشركات لن تحل لنا هذه المشكلة.
    (Kahkahalar) Böylece Sovyetler Birliği döneminde Annem ile birlikte Rusyaya gittim. TED (ضحك) لذا ذهبت إلى روسيا، وكذلك والدتي على أيام الإتحاد السوفيتي.
    (Kahkahalar) Kızlarla suya gir, yağ lekeli keselerden hamburger keyfi. TED (ضحك) اذهبي للسباحة مع صديقاتك الفتيات وأكياس البرغر الملطخة بالشحوم.
    Çarşıda Kahkahalar, el ele tutuşmalar sana şarap doldurduğunda boynuna ufak bir öpücük. Open Subtitles الضحك فى السوق تشبّث الأيدى يداعبك فى رقبتك , عندما يسكب لكى النبيذ
    (Kahkahalar) Hayat her açıdan güzel ama ben arkamda bırakmadım. TED (ضَحك) بكل المقاييس، الحياة حقا، جيدة جدًا، ولكنني لم "اتأقلم".
    Tabii Kahkahalar şey içindi, göz yaşlarımızı saklamak için. Evet. Open Subtitles بالتاكيد كانت الضحكات تضحك لاخفاء الدموع
    Gelmiş geçmiş en iyi geceydi. Kahkahalar yağıyordu, aynı nisan yağmuru gibi. Open Subtitles لقد كانت أفضل لليلة على الإطلاق والضحك يجري مثل مطر شهر أبريل
    (Kahkahalar) (Alkışlar) Yalnızca ölü insanlar istenmeyen veya uygunsuz hislere kapılırlar. TED (ضحِك) (تصفيق) الموتى فقط لا تراودهم مشاعر غير مرغوبة أو مزعجة.
    Babamı cehenneme gönderirken de Kahkahalar atacağım. Open Subtitles وسأقتل أبي وأضحك بينما أفعل هذا
    Sadece insanlara gerçek ve sahte Kahkahalar dinlettik. TED عرضنا على الناس ضحكات حقيقية و أخرى مزيفة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد