| Sanatın iyi olduğu birşey varsa... o da, kadınların kalplerinde ki buzları erittiğidir. | Open Subtitles | ،إذا كن للفنّ شيء واحد يفعله هو إذابة الجليد المتحجّر في قلوب النّساء |
| Benim, ekibimin veya çevredeki herhangi birinin; sevdiklerinin, kalplerinde yada düşüncelerinde br ölümsüzlük ihtiyacı var. | TED | هناك حاجة للابدية في قلوب و افكار من احبوهم انا و طاقمي و اي احد حولهم |
| Ruh gönülleri besler... ve diğer insanların kalplerinde yaşamaya devam eder. | Open Subtitles | ...الروح سوف تنعش القلوب و سوف تعيش في قلوب أناس أخرين |
| Fransızlar özgürlüğü kalplerinde taşırmış. | Open Subtitles | يُقال بأن الفرنسيين يحملون الحرية في قلوبهم |
| ve belki benim çocuklarım detone oluyor ve ritim tutamıyor olabilirler onların kalplerinde şarkı var. | Open Subtitles | وربما طلابي ،لا يغنون مع الموسيقي دائمًا أو يكونونَ مع الإيقاع ،لكن ينبغيّ عليهم أن يغنون بقلوبهم |
| Çünkü bilmek isteyenler, bir silah taşımaz ceplerinde ve kalplerinde nefret olmaz. | Open Subtitles | لأن الذين يريدون الحقيقة لا يحملون المسدسات فى جيوبهم والكراهية فى قلوبهم |
| Gerçek karanlık, yolu izlemeyenlerin kalplerinde yaşar. | Open Subtitles | الظلام الحقيقي الوحيد يكمن في قلوب.. أولئك الذين يرفضوا إتباع الدرب |
| "İnsanların, ismimi kalplerinde yaşatmasını istiyorum" demiştin. | Open Subtitles | أنك قُلت بأنك ستجعل نفسك تعيش في قلوب الناس |
| Ama şimdi geri dönersek şu anda bizi destekleyenlerin kalplerinde yaşayan tüm umut tükenip yerini endişe ve korkuya bırakacaktır. | Open Subtitles | لكن إذا عدنا الآن كل الأمل الساكن في قلوب أتباعنا سيحل مكانه الشك والخوف |
| Katherine hâlâ onların kalplerinde yaşıyor. | Open Subtitles | كاثرين مازالت تعيش فى قلوب الناس. |
| İnsanların kanayan kalplerinde, kibirlerinde, saplantı ve arzularında! | Open Subtitles | في قلوب جميع البشر وفيغرورهموهواجسهموشهواتهم! |
| Bu film, halen kayıtlarda "Kayıp ve İsimsiz" olarak geçenlere ve ailelerinin kalplerinde ve hatıralarında yaşayanlara adanmıştır. | Open Subtitles | "هذا الفيلم مُخصص لكل من ظل "مفقود ومجهول" ولمن عاشوا في قلوب وذاكرة عائلاتهم" |
| İyilik erdemli insanların kalplerinde yaşadığı müddetçe. | Open Subtitles | وحتى يعمر ويعيش في قلوب الناس الصالحين |
| Red Stevens'ın mesajı, geride bıraktıklarının kalplerinde yaşasın. | Open Subtitles | ربما رسالة (ريد ستيفنس) تستمر في قلوب من تركهم من بعده |
| İnsanların kalplerinde Kraliçe olmak... isterim. | Open Subtitles | أحب أن أكون ملكة قلوب الناس |
| - İnsanların kalplerinde ne olduğunu bilemezsin. - Hayır! | Open Subtitles | ـ أنتِ لاتعرفين في قلوب الناس ـكلا! |
| Birbirimizin kalplerinde yaşarız. | Open Subtitles | نحن نعيش في قلوب بعضنا البعض. |
| - Özgün tasarım izin vermek için, hangi her insanın beklemeye almak, kalplerinde baskılı vardır. | Open Subtitles | لنسمح للتصميم الأصلي الموجود في كل إنسان في قلوبهم |
| Onlar da oğlumun yaptığı gibi kalplerinde iyilikle ölecektirler. | Open Subtitles | سوف يموتون مع الصالح في قلوبهم, كما فعل ابني. |
| Bu yüzden kalplerinde daha çok nefret taşıyorlar. | Open Subtitles | لهذا يمكنهم حمل نسبة ضغائن أكبر في قلوبهم |
| kalplerinde daima hürler. | Open Subtitles | بقلوبهم أحراراً دائماً |
| Bunu kalplerinde hissediyorlardı. | Open Subtitles | شعروا بقلوبهم. |
| Çocuklar Noel ruhunu kalplerinde taşır. | Open Subtitles | أترى الأطفال يتشبثون بروح عيد الميلاد فى قلوبهم |