Bileti Bayan Biasi ile bölüşmek için karınızı zorladınız mı? | Open Subtitles | هل أرغمت زوجتك على اقتسام المبلغ مع الآنسة بياسي ؟ |
karınızı öldürüp bundan paçayı sıyrılmanızı sağlayacak bir yol buldunuz. | Open Subtitles | أنت فكرت بإيجاد وسيلة لقتل زوجتك و الفرار من العقاب. |
karınızı muayene ederken frenolojist, orta beyinde bir büyüme teşhis etti. | Open Subtitles | عندما فحصنا زوجتك وجد المختصين نمو قوي في الفص الأوسط للجمجمة |
karınızı bir daha canlı görürseniz bu, onu biz bulduğumuz için gerçekleşecektir. | Open Subtitles | إذا شاهدت حتى زوجتك على قيد الحياة فهذا سيكون غالبا لأننا وجدناها |
Şimdi, neden karınızı kendiniz götürmediniz? | Open Subtitles | لماذا لم تقم بتوصيل زوجتك بنفسك بسيارتك؟ |
Bir de karınızı alacağız... çünkü eğer süvarilerle başımız belaya girerse, bize yararı olabilir. | Open Subtitles | أيضا وسوف نأخذ زوجتك فقد تكون مفيدة اذا واجهتنا مشكلة مع الفرسان |
Kendisi karınızı kurtarmak için elinden gelen her şeyi yapmış, ama çok geç kalınmış. | Open Subtitles | الذي عمل كل شيء لمحاولة إنقاذ زوجتك لكنه كان متأخر جدا |
Gördüğüme göre, karınızı 5 yıI önce kaybetmişsiniz. | Open Subtitles | صورة زوجتك الفوتوغرافيه تقريبا منذ خمس سنوات |
karınızı ve kızınızı bir süre önce kaybettiğinizin farkındayım. | Open Subtitles | أتفهم أنك فقدت زوجتك وأبنتك منذ فترة قصيرة |
Siz karınızı ve çocuklarınızı parça parça doğradınız. | Open Subtitles | أنت أنت مزقت أجساد زوجتك وإبنتيك إلى قطع صغيره |
karınızı izleyen dedektif dün gece evine dönmedi. | Open Subtitles | نعم؟ المحقق الذي كان مسؤولا عن تعقب زوجتك لم يعد للمنزل ليلة البارحة |
İlk karınızı odaya kilitlediğinizi ve oradan kaçmaya çalışırken çocuklarıyla birlikte boğulduğunu söyledi. | Open Subtitles | قال يا سيدى أنك حبست زوجتك الأولى أنها وأولادها غرقوا عندما كانوا يحاولون الهروب |
karınızı ve çocuklarınızı kilitlediğinize dair hikâyeyi uydurduğumu itiraf ediyorum. | Open Subtitles | أعترف أنى أختلقت ذلك عنك يا سيدى أنك حبست زوجتك والأطفال |
Yani Kemp buraya geldi, karınızı ve oğlunuzu kaçırdı, öyle mi? | Open Subtitles | بوثرز مي. جاء كيمب هنا، أليس كذلك؟ هو الاستيلاء على زوجتك وابنه. |
karınızı ve çocuklarınızı kim döndürüyor... Onların problemleriyle? | Open Subtitles | إلى من تلجأ زوجتك وأولادك إذا ما صادفتهم المتاعب؟ |
Ertesi sabah temizlikçi kadının eve gelip karınızı yatakta sevgilisiyle beraber bulması esrarlı bir şekilde 38 kalibrelik mermilerle, burası biraz bulanık. | Open Subtitles | يبدو لى الموقف غامضا حيث أتت عاملة التنظيف فى الصباح و وجدت زوجتك و عشيقها فى السرير و قد أطلق عليهما طلقات عيار 38 |
Ertesi sabah temizlikçi kadının eve gelip karınızı yatakta sevgilisiyle beraber bulması esrarlı bir şekilde 38 kalibrelik mermilerle, burası biraz bulanık. | Open Subtitles | فى الصباح الباكر ظهرت سيدة التنظيف وجدت زوجتك وعشيقها فى السرير مقتولين بثمانيه وثلاثين رصاصه |
- Lordum, karınızı bulamadığınız zaman, onu tiyatro salonunda arasanız iyi olur | Open Subtitles | سيدي عندما لا تستطيع العثور علي زوجتك من الأفضل أن تبحث في المسرح |
Daha sonra ise başka bir ifadede... karınızı ve çocuğunuzu öldürdüğünüzü iddia ediyorsunuz. | Open Subtitles | وثم بعدها اعترفت أنكَ قتلت زوجتكَ وابنتك |
karınızı aramayı unutmayın. İyi olduğunuzu haber verin. | Open Subtitles | لا تنسى الإتصال بزوجتك , أخبرها عما حدث لك |
-Sanırım öyle. Asıl nokta şu ki; ben karınızı sevmiyorum. Ben kızınızı seviyorum, efendim. | Open Subtitles | إنّ الأمر أنا لا أَحبُّ زوجتَكَ أَحبُّ بنتَكَ،يا سيدي |
Kârınızı üçe katlayacak. | Open Subtitles | سيدبل أرباحك أضعاف أضعاف. {\pos(192,230)} |