Hızlı kasılan Kaslarını mazeret olarak kullanana son kez izin veriyorum. | Open Subtitles | هذا آخر مرّة أدعك تستعمل سرعة تشنج عضلاتك كعذر لأيّ شئ |
İpin ucunda sallanınca insan Kaslarını kontrol edemez. | Open Subtitles | عِندما تصِل إلى نهاية الحبل, تفقِد عضلاتك القُدرة على التحكُّم. |
Sakin ol ve suyun nazik akışı tüm Kaslarını gevşetsin. | Open Subtitles | .. بالطبع لا , فقط ابقى هادئاً و اسمح للتيارات الرقيقة أن تهدي جميع عضلاتك |
Ama eğer Kaslarını çalıştırmazsa kuvvetsiz kalırlar | Open Subtitles | لكنه إن لم يدرّب عضلاته سيخسر قوّته هذا مضر لصحته |
Onlar sadece Kaslarını büyütmüyor, seni amcıklatıyorlar... Öfke nöbetine sokuyorlar. | Open Subtitles | المنشطات لا تجعلك مفتول العضلات فحسب بل تفسد دماغك ايضاً |
Kaslarını sıkıştırma, daha yeni başlıyoruz. | Open Subtitles | لاتريد أن تقوى عضلاتك الان بل لياقتك البدنية |
Defibrilatörün çalışma mantığı Kaslarını kasması üzerine kurulu. | Open Subtitles | الهدف الأساسيّ من هذه الأشياء هو أن تحمل عضلاتك على التقلّص |
Hadi Kaslarını görelim! O bayrağı elinde göreceğim! | Open Subtitles | حسناً لترينا عضلاتك ، أريد أن أري علماً ممسوكاً |
Kaslarını oynatan motor sinir hücreleri çalışmıyor. | Open Subtitles | الخلايا العصبية الحركية التي تحرك عضلاتك لا تعمل |
Kaslarını iyice çalıştırmalısın. | Open Subtitles | و كُن منخفضاً و قريباً من الأرضية و أعمل على عضلاتك أتــعــلــم مــا أقــولـه؟ |
Yani temelde, buradan nefes alıyorsun ve bu Kaslarını gevşetiyor. | Open Subtitles | تتنفّس ببساطة من خلال هذا، فتسترخي عضلاتك. |
Üç kez bu herifin Kaslarını ve kıvırışını izledi. | Open Subtitles | أجل شاهدت هذا الرجل ثلاث مرات وهو يعرض عضلاته ويقفز حولها |
Sen insanları memnun etme yeteneklerini olimpiyatlara katılan bir atletin Kaslarını geliştirdiği gibi geliştirdin. | Open Subtitles | طوّرتَ مهارتكَ في إسعاد الآخرين كما يطوّر الرياضيّ الأولمبي عضلاته في الرياضة |
Kaslarını gererek, etrafında dönen kauçuk bir topa halini alıyor. | Open Subtitles | يوتّر عضلاته , فيتصلّب ويحوّل نفسه إلى كرة مطّاطيّة |
Bunları alıyorsunuz -- bizim durumumuzda bu iki ayaklı yaratığın sanal Kaslarını -- ve ilginç şeyler olacağını umut ediyorsunuz. | TED | أجعله يقف -- في هذه الحالة العضلات الافتراضية لهذا المخلوق ذو القائمتين هنا -- ونأمل أن تفعل شيئا ذو اهتمام. |
Dolayısı ile denge oldukça önemlidir, ağırlığı vücudunuzun en güçlü Kaslarını barındıran ayaklarınızın üzerinde tutmak. | TED | لذا فالإتزان مهم جداً والمحافظة على وزنك على قدميك، التي هي أقوى العضلات. |
Ron, bu Kaslarını kullanabiliyor musun? | Open Subtitles | رون، هل يمكنك إستخدام بعضا من هذه العضلات اللعينة؟ |
Yapmaya çalıştıkları kabuğu kırmak değil, ...tüm bu vurma ve yuvarlamanın sebebi, ...deniz tarağının kendini kapalı tutan Kaslarını yormak. | Open Subtitles | هم لا يحاولون كسر الصدفات، كل ذلك التهشيم والتدوير لهما هدف آخر، لإجهاد العضلة التي يشبث فيها البطليموس نفسه محتجزاً. |
Herkes sakat komiser muavinini işaret ederek kol Kaslarını geliştirebilir. | Open Subtitles | أجل الجميع سيبنون عضلاتهم بينما يسخرون من الملازم همبتي دمبتي |
Darttaki zehir tüm Kaslarını gevşetmiş. Sıradan birisi için etkisi on gün sürer. | Open Subtitles | إبرته المسممه خدّرت عضلاتكَ كلّياً وتأثيرها سيدوم لـ 10 أيامٍ في العادة. |
Kolunu şöyle yukarı doğru kaldırıyorsun Kaslarını kullanman gerekiyor ve böyle fırlatıyorsun! | Open Subtitles | برفع ذراعك للأعلى... تحتاج لاستعمال عضلتك وترميها للأسفل |
Bunun öğrencilere sadece üslü sayıları daha iyi öğreteceğini değil ayrıca doğru zihin Kaslarını güçlendireceğini fark etmek önemlidir. | TED | ومن المهم أدراك ليس هذا فقط مايجعل الطالب يتعلم الأساسيات بشكل أفضل ولكنها ستتعزز في عضلات العقل. |
Kazada sadece derinizi değil bazı Kaslarını da kaybetmişiniz. | Open Subtitles | أنت لم تخسر بعضا من الجلد والعضلات فقط في الحادثة |
Şimdi, her kanat çırpışında, bütün Kaslarını ve tüylerini hissetmeye çalış. | Open Subtitles | أعد المحاولة الآن استشعر بكل ريشك وعضلاتك في كل ضربة |
Bu alet özel olarak bel Kaslarını güçlendirmek için tasarlanmış. | Open Subtitles | نسيت تمرين البطن هذا مع خصيصاً لتقوية لبك |