Kanada Hükûmetinin bilimcisi Dr. Max Bothwell, 1992'den bu yana kayaların üzerinde büyüyen bir tür yosun üzerinde çalışıyor. | TED | منذ عام 1992، الدكتور ماكس بوثويل، عالم في حكومة كندا، قام بدراسة نوع من الطحالب التي تنمو فوق الصخور. |
Gerçek bilim adamlarının yaptığı... gerçek keşifler o kayaların içinde. | Open Subtitles | فى الصخور . و الصخور هى موقع إكتشافات العلماء الحقيقى |
Yüzey altındaki kayaların su içinde kalmış olduğu yerler gördük. | Open Subtitles | لقد رأينا أماكن غمرت فيها ..المياه الصخور الموجودة تحت السطح |
Deniz iguanaları gibi onlar da gereken enerjiyi sıcak kayaların üzerinde güneşlenerek edinir. | Open Subtitles | إنهم مثل الإيجـوانات البحـريه يحصلون تقريباً على ما يحتاجونه بالتشمّس على الصخور الدافئه |
Buradaki gammaz bir işaret bu kayaların nasıl oluştuğunu gösterir. | Open Subtitles | هناك دلالة شديدة هنا حيث تُظهر كيف هذه الصخور وُجدت |
Toprak tarafından emilip bu mağaralar içindeki kayaların içine birikmiş. | TED | يتسرب خلال الأرض ويوضع في الصخور داخل هذه الكهوف. |
Bu kayaların ısısı, yer altı suyunu yeryüzüne doğru hareket ettirir. | TED | الحرارة المنبعثة من هذه الصخور تقود المياه الجوفية إلى السطح. |
Ama civardaki irili ufaklı kayaların da, bu patlamadan etkilenmeyeceğini bilemem. | Open Subtitles | أما إذا كانت الصخور المُحيطة ستتحمل الإهتزاز فهذا لا أضمنه. |
Sessizce yaklaşalım. kayaların arkasında durursak bizi göremezler. | Open Subtitles | . لنراقبهم عن كَسب إذا بقينا خلف الصخور ، فلن يرونا |
Zamana güvendim ve kayaların aşınmasını bekledim. | Open Subtitles | لقد وضعت ثقتى فى الوقت و انتظر الصخور تتفتح من جديد |
kayaların arasında patates yetiştirirdi. | Open Subtitles | قال انه يمكن زراعة البطاطا على الصخور العارية. |
Aniden, kayaların ardında iki silüet fark ettim. | Open Subtitles | فجأة رأيت شخصين يقفزان على الصخور من حولنا |
Onları şu kayaların arkasından çıkarabilirsek hiç bir siperleri kalmayacak. | Open Subtitles | اذا استطعنا دحرهم لمكان أبعد من مكان تلك الصخور, فلن يكون باستطاعتهم تجنب نيراننا |
kayaların arkasına çekilmelerini söyle onlara, görüş dışına. | Open Subtitles | قل لهم أن يتراجعوا خلف الصخور ، على مدى الجرف |
Hatırlamaya çalış Edith, ...seni kayaların orada neyin korkuttuğunu. | Open Subtitles | . حآولي إن تتذكري شيء , آيديث ما الذي أخافكِ . في الصخور |
kayaların üzerinde hiç izlerini bulamadık. | Open Subtitles | .لم نعثر على أي أثر لهم على الصخور .اممم |
Şurada, kayaların arasında bir yarık arayacağız. | Open Subtitles | يجب أن نبحث عن مدخل في مكان ما هناك بين الصخور |
Gizli bir girişin ardından, son yolculuğu için... ...hazinelerle dolu ihtişamlı odalara çıkan ve kayaların derinliklerine uzanan bir tünel planlanmıştı. | Open Subtitles | الخطة كانت أن يكون هناك مدخل مخفى نفق عميق في الصخرة يتشعب لسلسلة من الغرف الرائعة التي ستملأ بالكنوز لرحلته النهائية |
Eğer ellerimi tüm kayaların altına sokmam gerekse bile yalnız ölmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | حسناً , لو اضطررت للبحث تحت كل صخرة فلن أدعك تموت حزيناُ ووحيداً. |
Temel olarak bir dağa nişan alıyorsun ve dalgalar kayaların arasından geçip gidiyor. | Open Subtitles | فأنت أساساً توجهها ناحية جبل، فتخترق الموجات الصخر تماماً. |
Çağlar boyunca bu tortullar yeni gelen tabakaların ağırlığıyla kayaların altında sıkışmış ve en eskileri en altta kalmıştı. | Open Subtitles | عبر العصور, ضغطت هذه الرواسب الى صخور تحت ثقل طبقات أحدث عهداً بحيث كانت أقدمها في الأسفل |
Etrafınıza bakarsanız, bütün bu siyah kayaların yüzey boyunca uzandığını görürsünüz. | Open Subtitles | إذا نظرتِ حولك، ستجدين كل هذه الأحجار السوداء المرميين على السطح |
Ve avımızdan tek bir iz bile yok, çıplak kayaların anlattıklarından başka. | Open Subtitles | و لا علامة لهدفنا لكن ما يمكن أن يقوله صخر أصم |
- Bu kayaların olduğu yere ağaç dikebiliriz. | Open Subtitles | يُمكن أن نزرع بعض الاشجار مكان كومة الصُخور |
kayaların arkasında üstünü değiştiriyordu. | Open Subtitles | لقد كانتْ وراء تلك الصّخرة هناك حيث كانتْ تغيّر ملابسها. |
Pürüzlü kayaların ve kara yosunların yanından geçerek daha derinlere ilerliyorum bir gümüş balık sürüsünün bekleştiği derin maviliğe doğru. | Open Subtitles | أزدادُ عمقا ، خلف الصّخور المتجعدة والى ظلمةِ البحر. إلى زرقة عميقة ، حيث تنتظر مدرسة للسّمك الفضي |
Bu kayaların altına bir servet bırakıyoruz resmen. | Open Subtitles | سوف نترك الثروة تحت هذه الصخورة. |
Bir kuyruklu yıldızın kayalık bir gezegene yüksek hızda çarpması kayaların birer roket gibi uzaya fırlamasına sebep olur. | Open Subtitles | وتأثير الصِدام الكبير بين المذنب وكوكب صخري سوف يطلق صخور سرعتها كالصواريخ في الفضاء |