ويكيبيديا

    "kolaylaştırmak" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • اسهل
        
    • لتسهيل
        
    • سهولة
        
    • لأسهل
        
    • لتبسيط
        
    • تيسير
        
    • ليسهل
        
    • لأسهّل
        
    Çünkü, biri hayatı kolaylaştırmak için daha hızlı bir bilgisayar istedi. Open Subtitles حياتهم علي متن هذه السفينة لان شخصا ما اراد للكموبيوتر ان يجعل الحياة اسهل.
    Teknoloji insanların hayatlarını kolaylaştırmak için vardır. Open Subtitles اليس استخدام التكنولوجيا لجعل حياه الناس اسهل ؟
    İnsanların bu hikâyelere erişimini kolaylaştırmak için tekniği kullanan bir dijital hikâye anlatıcısı olarak, bu hikâyeleri ve sorunları yakalamak işimin bir parçası. TED إن نقل هذه القصص والقضايا هي جزء من عملي كراوي قصص رقمي يستعين بالتقنية لتسهيل الأمر على الآخرين البحث عن هذه القصص.
    Bu bilginin paylaşımını kolaylaştırmak için 1990'ların başında internet ağını yarattık. TED لتسهيل مشاركة هذه المعلومات، أنشأنا الويب أوائل التسعينات
    Metronunu tek yapacağı şey merkezdeki sorunların batıya kaymasını kolaylaştırmak. Open Subtitles كل ما فعله مشروع المترو هو سهولة الوصول إلى وسط المدينة تيمناً بالغرب
    Bu tutuklama müşterilerin ve çalışanların için bir gösteri işleri senin için kolaylaştırmak için. Open Subtitles أنت تعرف أن القبض عليك ليس حقيقياً بل أنه من آجل زبائنك وموظفيك لأسهل الأمور عليك فحسب
    İşimi insanların hayatlarını iyileştirmek ve işleri kolaylaştırmak için yapıyorum. Peki ya sen ne yapıyordun? Open Subtitles أفعل ما أفعله لتبسيط وتحسين حياة الأشخاص الآخرين، ما الذي تفعله أنت؟
    Önemli olan şu anda buradalar ve bizim işimiz işlerini kolaylaştırmak. Open Subtitles إنظر. لا يهم المهم هو أنهما هنا الآن ومهمتنا هي تيسير التعافي
    İnsanlar hayatlarını kolaylaştırmak için etiketler kullanır. Open Subtitles الناس تعمل الملصقات من اجل جعل حياتهم اسهل
    Sana bunu kolaylaştırmak için bir fırsat sunuyorum. Open Subtitles .انا فقط اتيح لك الفرصه .لتجعل الامر اسهل
    İnsanlar için ölümü kolaylaştırmak adına onca zaman harcadıktan sonra keşke birisi de onun için ölümü kolaylaştırabilseydi. Open Subtitles بعد كل الوقت الذي امضاه في جعل الموت اسهل على الناس اتمنى ان شخص ما يفعل المثل له
    Ama hayatını kolaylaştırmak ve sakatlığını aradan kaldırmak için yapabileceğim bir şey olsa, bunu yapardım. Open Subtitles ولكن اذا كان هناك اي شيء استطيع فعله لاجعل حياته اسهل واعالج فيها اعاقته, سوف افعلها.
    Yani işlerini kolaylaştırmak için rektumunu cilalayıp bütün ön dişlerini döktükten sonra. Open Subtitles أعني, انهم قد يحلقوا لك فتحة شرجك و يخرجوا هذا من اسنانك الأمامية فقط لجعل الأشياء اسهل
    İşleri kolaylaştırmak için bize söylemek istediğin bir şey varsa bu son şansın. Open Subtitles اذا كان هناك أي شيئ تريدين ان تقوله لنا لجعل هذا اسهل الأن هيا الفرصه
    Görüşmeyi kolaylaştırmak için yaptığım şey haricinde konuştuğumuz her şeyi bir kenara bırakabilir miyiz? Open Subtitles لتسهيل تلك المحادثة أيمكننا تجاهل خيال أننا نتحدث عن أي شئ آخر سوى ما فعلت بكِ؟
    Şimdiye kadar çok iyi gidiyor, ama iyileşmesini kolaylaştırmak için yapabileceğimizi yapmak önemli. Open Subtitles إنه يبلي بلاء حسنًا لكن يجب أن نبذل جهدنا لتسهيل شفائه
    Emzirmeyi kolaylaştırmak için yapılan birşey değil mi? Open Subtitles أليس هذا مصمّماً لتسهيل الرضاعة من الثدي ؟
    Ülkenize dönüşünüzü kolaylaştırmak için elimizden geleni yapacağız. Open Subtitles سنفعل ما بوسعنا لتسهيل رجوعكم قدر الإمكان.
    -Çocuğun iyiliği, hayatı kolaylaştırmak için. Open Subtitles إنه طفل عادي فقط لجعل الأمور أكثر سهولة من أجل الطفل
    Evlilik demek, eşinin hayatını biraz olsun kolaylaştırmak değil midir? Open Subtitles أليست فكرة الزواج هي جعل مسلك حياة شريكك أكثر سهولة بقليل؟
    Çocuklarımda dikkat eksikliği yok ve sırf siz işinizi kolaylaştırmak için onlara ilaç verecek değilim. Open Subtitles ليس لديهم اضطراب و تشوش للانتباه و لن أعطي العقاقير لأولادي فقط لأسهل عملك
    İşlemi kolaylaştırmak için araçları geliştiriyordu. Open Subtitles كان يطور أدوات لتبسيط العملية
    Takım hidrasyonunu kolaylaştırmak. Open Subtitles فريق تيسير المـاء
    Bu nedenle harbe giden yol boyunca seyirlerini kolaylaştırmak için güneşi örtüyor. Open Subtitles لهذا يغطي لهم وجه الشمس ليسهل مرورهم خلال طرق الحرب
    - İşini kolaylaştırmak için. Open Subtitles لأسهّل هذا الأمر عليك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد