kollarım biraz ağrıyor. Umarım tutabilirim. Beş, altı, yedi, sekiz. | Open Subtitles | ذراعي مشدودة أظنني سوف أهز السرير هل أنت بخير ؟ |
Ben pek cüsseli bir adam değilim ama kollarım Amy'nin zayıf gövdesine kıyasla çok sağlıklı görünüyordu. | TED | لستُ شخصًا كبيرًا في حجمي، ولكن بدت ذراعي في صحة جيدة مقارنة بجسد إيمي المتداعي. |
Kimin politikacı olduğunu bilmiyorum. Ardından kollarım onu davet ediyor gibi görünüyor | Open Subtitles | وبدا على ذراعيّ أنهما يدعونها والقمر يزداد تألقاً |
Sen benim toplarımı yalarsan arkanı kollarım. | Open Subtitles | إنها علاقة منفعة متبادلة، أنا أحمي ظهرك وأنت تمتعيني. |
Seni kırbaçlamaktan kollarım yoruldu. | Open Subtitles | "مارثا " لقد أجهد ذراعى من ضربك - أنت مجنونة - |
kollarım yerinden çıkar ve bazen ayaklarımı birbirine bakar halde buluveririm. | Open Subtitles | ذراعاي سيخرجان من القميص و قدماي تلتويان |
baba, kollarım kopmadan neden şunları almıyorsun. | Open Subtitles | الأبّ، الذي لا تأخذ هذا قبل أن يسقط ذراعي. |
kollarım biraz sıska ama bacaklarım etlidir. | Open Subtitles | ذراعي صغيرة نحيلة لكن هناك بعض اللحم الجيد في سيقاني |
Belki kollarım vahşi hayvanlar tarafından kemirilmeden önce bebeğinizi birkaç kez kucaklama fırsatım olur. | Open Subtitles | ربما سيمكنني أن أحمل طفلكم بضع مرات قبل أن يتم مضغ ذراعي من قبل الحيوانات الجامحة |
Bazı zamanlarda mekanik bir şekilde bağlanarak 20 saat kaldığım olurdu, kollarım bağlı, kollarım ve bacaklarım bağlı, kollarım bacaklarım bağlı ve göğsüme sıkı bir ağ çekilmiş bir şekilde. | TED | و بعض الأوقات قضيت ما يقرب ٢٠ ساعة تحت قيود آلية ذراعيي مقيدة أو ذراعيي و ساقي مقيدين ذراعي و ساقي مقيدين بشبكة مقيدة حول صدري |
Benim kollarım 2,5 metre uzunluğundadır. | Open Subtitles | ذراعي بطول حوالي تسعة أقدام ثلاثة امتار |
Her neyse... güzel fantezi ama kollarım Meksika'ya ulaşmak için fazla kısa. | Open Subtitles | على أية حال... . تصور جميل لكن ذراعي قصيرة جدا للوصول إلى المكسيك. |
Ayrıldığımızda kollarım ve bacaklarım kesilmiş gibi hissettim. | Open Subtitles | عندما انفصلنا، راودني انطباع أن ذراعيّ وسيقاني بُترت |
kollarım ve bacaklarım kesilse ben de kanını içsem yeniden büyürler mi? | Open Subtitles | لو ذراعيّ وسيقاني بُترت وشربت دمك، هل سيعودون للنمو؟ |
Ben arkanı kollarım. | Open Subtitles | أنا أحمي ظهرك، دعني أعلم لو عثرت عليه |
Yatak berbat... kollarım dökülecek duruma geldi. | Open Subtitles | هذا الشىء اللعين ذراعى على وشك أن ينخلع |
- Hayır, bu iğrenç olur. kollarım yerinden çıkar ve bazen ayaklarımı birbirine bakar halde buluveririm. | Open Subtitles | ذراعاي سيخرجان من القميص و قدماي تلتويان |
Ellerim, kollarım kanamaya başlardı, spor ayakkabılarım, pantolonum, hepsi kanlanırdı. | TED | و يدي وذراعي تبدآن بالنزيف وأحذية التنس وبنطلوني تتلطخان بالدماء |
Ve kollarımı böyle salladım, bacaklarım hızlandı ve sonra kollarım hızlandı ve sonra... | Open Subtitles | أحرك يداي هكذا فتصبح قدماي أسرع بعد ذلك تتأرجح يداي بسرعة كبيرة ثم |
Tamam, dostum. Arkanı kollarım. | Open Subtitles | أجل، يا رفيقي، إنّي سنيدك. |
Bu nasıl görünürse görünsün, Tobias, senin arkanı kollarım. | Open Subtitles | بغض النظر عن كيفية حدوث ذلك، توبياس سأحمي ظهرك دائماً |
Bunu bir sır olarak saklamaya hakkın var ama bana güvenebilirsin C.K. Arkanı kollarım. | Open Subtitles | لكن، يمكنك أن تثق بي يا (كـ كـ). سأحميك. |
Neyse, cılız kollarım olduğundan dirseğime kadar sokabiliyordum. Blacky'yi doğurturken bir saatimi kaybet-- | Open Subtitles | على أي حال ، لديّ أذرع نحيفة لذا دخلت هناك ...حتى مرفقي لقد فقدت ساعتي أولّد بلاكي |
Endişelenme. Arkanı kollarım. | Open Subtitles | لاتقلق أنى أحمى ظهرك |
kollarım onu tutmak için acı çekti ama giysisinin ucunu bile tutmaya cesaret edemedim. | Open Subtitles | كانت ذراعاى تتوقان لضمه لكننى لم أجرؤ حتى على لمس هدب من ثوبه |
Çöp gibi kollarım var. Benden ne bekliyorsun? | Open Subtitles | لدي ذراعين نحيلين ماذا تريد مني؟ |
İnançlar şu şekilde olabilir: boşlukta kollarım nerede? | TED | يمكن أن تكون المعتقدات : أين ذراعيَّ في الفضاء؟ |