Tabii. Ross ve Wittlesey aynı motor kulübünde eski sevgililerdi. | Open Subtitles | طبعاً، كانَ روس و طليق ويتلسي في نفس نادي الدراجات |
Eğer bu sizin Dövüş kulübünde ilk gecenizse, dövüşmek zorundasınız. | Open Subtitles | هذه أول ليله لك في نادي القتال أنت مضطر للقتال |
İkincisiyse, hapishanenin kitap kulübünde beni kitaplarla döven mahkûmlar var. | Open Subtitles | ثانياً نادي كتاب السجن يتكون بالأكثر من سجناء يجلدونني بالكتب |
- Teşekkürler, Ben. Saat 10:00'da gol kulübünde bize çay içirdi. | Open Subtitles | هو جاء بنا في العاشرة لأخذ استراحة شاي في النادي الريفي |
Bayan Carpenter. Eve Carpenter, bir zamanlar Soho'daki Kaktüs kulübünde egzotik dansçıymış. | Open Subtitles | السيدة كاربنتر , أيف كاربنتر ,كانت راقصة فى ملهى الصبار فى سوهو. |
Glee kulübünde beraber olmayınca, Puck ve Santana'nın benim varlığımı algılayacaklarını mı sanıyorsunuz? | Open Subtitles | سيعترفون حتى بوجودي لمرة و نحن لسنا بنادي غلي مع بعضنا بعد الآن |
Roy, ben Dmitri. Geçen gece seninle Rage kulübünde tanışmıştık. | Open Subtitles | روي انا ديميتري لقد قابلتك في نادي ريج تلك الليلة |
İşten sonra hep şehir kulübünde takıldığını söyledi. Belki de oradan bir geçebiliriz. | Open Subtitles | لقد قال بأنه يخرج ليرفه عن نفسه بعد العمل في نادي السوبر سيتي |
Hayatım alt üst olurken beyefendiler kulübünde yaptıkların yardım etmek miydi? | Open Subtitles | هذا ماكنت تفعله في نادي الرجال المحترمين عندما كانت حياتي تحترق؟ |
Bunu söylediğime inanamıyorum ama Glee kulübünde olmayı da çok seviyorum. | Open Subtitles | ولا اصدق انني اقول ذلك لكني احب انني في نادي الغناء |
Kitap kulübünde ortaya çıkan adam Severenson Klemah adında birisi için çalışıyor. | Open Subtitles | البلطاجيون الذين كانو في نادي الكتاب يعملون لصالح رجل إسمه سيرفرسون كليما |
Tamam, bu işareti daha önce avcılık kulübünde de gördüm. | Open Subtitles | حسناً، لقد رأيت تلك العلامة من قبل في نادي الصيد |
Adalet Bakanı'yla tören gününde seaview golf kulübünde neler konuştunuz? | Open Subtitles | عما تحدثت أنت والنائب العام في نادي الغولف يوم الذّكرى؟ |
Ve vermekte olduğun hizmete teşekkür etmek amacıyla St. Andrews kulübünde üyelik. | Open Subtitles | وككلمة شكر علي سنوات خدماتك المتواصلة عضوية في النادي الريفي للقديس اندراوس |
Tek söylediğim bir gece kulübünde bir keşi baştan çıkartacak çok şey olduğu. | Open Subtitles | جُلّ ما أقوله هو أن النادي الليلي فيه الكثير من الإغرائات، للمرء المدمن |
Bazı balinalar bu durumla başa çıkmak için gerçek anlamda tonlarını değiştirdiler, tıpkı insanların duyulmak için gürültülü bir gece kulübünde bağırması gibi. | TED | وكنتيجة لذلك قامت بعض الحيتان بتغيير لحنها بالفعل، أشبه بصراخ أشخاص في ملهى لَيليّ لكي يتم سماعهم. |
Ama sence en azından birlikte Glee kulübünde bir şarkı söyleyebilir miyiz? | Open Subtitles | لكن أتعتقدي بإمكاننا على الأقل أن نغني أغنيةً معاً بنادي الغناء ؟ |
Tupelo, Mississippi Stadyum kulübünde Louis "Typhoon" Johnson'la yaptığım maçtan beri. | Open Subtitles | منذ لاكمت لويس جونسون فى نادى الملعب الرياضى فى مدينة تيوبولو |
Bazı kabadayılar gece kulübünde Natascha'ya asılmış ve bizimki de onu yumruklamış. | Open Subtitles | رجل عنيف علق مع ناتاشا في الملهى وانت ثقبته. انا ثقبته؟ |
Ben bir gece kulübünde şakalar yapıyorum. Bu adam 86, Dünya Serisi'ndeydi. | Open Subtitles | بينما كنت ألقي القفشات في نادٍ ليلي، ذلك الرجل كان يلعب في الدوري |
Hatta bir gece Avon'un kulübünde herkesin ortasında bağırarak anlatmaya başladı. | Open Subtitles | حتى إنها تشاجرت معه مرة في ناديه أمام كل الحاضرين |
Bu seferki toplantı şehir kulübünde olacak. | Open Subtitles | سيكون الاجتماع هذه المرة بالنادي الاجتماعي |
Çünkü bu erkekler kulübünde zeki olduğum için yeterince şimşekleri üstüme çektim. | Open Subtitles | لأنني ضقت ذرعًا من كوني ذكية أكثر من اللازم لنادي الفتية هذا |
Bir striptiz kulübünde başının arkasından bıçağı yedi, olan bu. | Open Subtitles | طُعِن بمؤخرة رأسِه بملهى , هذا ما حدث له |
Striptiz kulübünde etrafı iplemeden oturmanın sebebi bunu gerçekten de düşünüyor olman. | Open Subtitles | السبب الوحيد لجلوسك في ناد للتعر متجاهلا التعري لانك تفكر بالأمر فعلا |
Bunun yardımı olabilir. Gece kulübünde ölüm, acil arama yapılmış. | Open Subtitles | ربما يساعد هذا، حادثة موت في ملهي ليلي تم إبلاغها للنجدة |
Haydi, ahbaplar, haydi gidip bir striptiz kulübünde yerlerimizi alalım. | Open Subtitles | هيا يا رفاق دعونا نلتقط بعض الرفقة من نوادي العرض |
Bir keresinde, bir şehir kulübünde masaları silme işini almıştım. | Open Subtitles | فقال لى كنت أعمل فى موقف السيارات الخاص بنادى المدينة |