Amram ile Yokebed'in mütevazı kulübesine, aklı ile kalbine | Open Subtitles | داخل كوخ متواضع لعمرام و يوشابيل بذرة الرجل |
Ve Mısır'a Amram ile Yokebed'in mütevazı kulübesine, aklı ile kalbine Tanrı'nın yasaları ve emirlerinin yazılacağı bir insanın tohumlarını yolladı. | Open Subtitles | و تصاعد بكاءهم إلى السماء و كان الرب يسمعهم و حيث ألقى فى مصر داخل كوخ متواضع لعمرام و يوشابيل بذرة الرجل |
İki haftamızı geride bırakmamızı kutlamak için beni kuzeninin kulübesine götürecek. | Open Subtitles | لذكري مرور اسبوعين علي عودتنا معا سيأخذني الي كابينة ابن عمه |
Atına binip dağdaki kulübesine gidiyor. | TED | انه يركب حصانه إلى كوخه الجبلي على نحو منتظم. |
Şu telefon kulübesine git ve onu ara. | Open Subtitles | اذهب إلى كشك الهاتف في تلك الزاوية واتصل به |
Bekçiler yemek için mutfak kulübesine çağrıldığında tüfeklerini daima geride bırakıyorlar. | Open Subtitles | أنه عندما يتم استدعائهم من لكوخ الطعام من أجل الغداء فإنهم يتركون دائما بنادقهم خلفهم |
Sana telefon kulübesinden, telefon kulübesine gitmen için biraz zaman vereceğim. | Open Subtitles | سأعطيك مهلة للتنقل من مقصورة هاتف إلى أخرى |
Albay Saito tüm subayların ceza kulübesine gitmesini istiyor. | Open Subtitles | كولونيل سايتو يقول كل الضباط الى كوخ العقاب |
Bir adamın kulübesine gidiyorlarmış ve bir daha görünmemişler. | Open Subtitles | كانتا في طريقهما إلى كوخ لرجل ما ولكن لم تظهرا هناك. |
Bir haftasonu Babasının kulübesine gittik sadece ben ve o, o ve sinir bozucu köpeği, Pepper. | Open Subtitles | ذهبنا إلى كوخ أبيها فقط أنا،وهى و .وكلبها الصغير المزعج، بيبر |
Yaşam standardını inkar etmesi gerekmez... özellikle şuradaki kocası Aspen'deki metresi için... bir aşk kulübesine dört milyon dolar para verirken. | Open Subtitles | يَجِبُ أَنْ لا تنكرَ مستوىُ معيشتها خصوصاً عندما زوجها هناك افرغ أربعة مليون على كوخ حبِّ لعشيقتِه في أسبن. |
Çılgın At makineli tüfeğiyle B kulübesine gidiyor. | Open Subtitles | و الحصان المجنون يتجه ناحية كوخ ب بسلاحه الأتوماتيكي |
Bill Calhoun'un kulübesine yani, haritayı alıp sınırı geçeceğiz. | Open Subtitles | ,إلى كوخ بيل كالهون لجلب الخريطة و عبور الحدود |
Bir telefon kulübesine gidelim de viskimi çıkarayım. | Open Subtitles | لنذهب الى كابينة تليفون حيث سأزيح الستار عن زجاجة الويسكي |
Seni tutukluyorum. Seni de. Şu telefon kulübesine girin. | Open Subtitles | أنت موقوف، والأمر نفسه لك أنت أيضاً ادخلوا كابينة الهاتف، هيا |
O sıkıcı kulübesine dönüp de canı sıkılsın istemem. | Open Subtitles | لا يمكنني احتمال أن يعود إلى كوخه الصغير وهو عابس |
5 yıl önce Virjinya Sahili'ndeki kulübesine giderken kayboldu. | Open Subtitles | اختفى منذ خمسة سنوات خلال رحلته إلى كوخه في شاطىء فيرجينيا |
Pencerenden köşedeki telefon kulübesine bak. | Open Subtitles | القي نظرة خارج نافذتك على كشك الهاتف على الزاوية |
Hiç bir telefon kulübesine pizza getirildiğini duydun mu? | Open Subtitles | هل سمعت عن تسليم بيتزا إلى كشك هاتف؟ أنا لا أعتقد ذلك |
Yarın Kane'in kulübesine gidiyoruz. Haydi gidelim. | Open Subtitles | سنذهب لكوخ كين غدا |
Bundan içtikten sonra, bir telefon kulübesine girip, kıyafetlerini sıyırdıktan sonra suçla savaşmak istersin. | Open Subtitles | إن دخنته فسترغبين بتمزيق ملابسك في مقصورة الهاتف العمومي ومكافحة الجريمة |
Tatlım, bize Tony'nin kulübesine kadar nasıl gittiğini anlatmadın? | Open Subtitles | حبيبتي، لم تُخبريننا كيف انتهى بك المطاف بكوخ ( طوني دارو ) في المقام الأول؟ |
Eee, burada mı kalacağız yoksa balıkçı kulübesine mi gidiyoruz? | Open Subtitles | لذا هل سنبقى هنّا، أم سنذهب الي سقيفة السمك؟ |
Takımdan bazı çocuklarla Benihana'ya gideceğiz sonra baloya, sonra da Vijay'lerin kulübesine gideceğiz. | Open Subtitles | أنا كُنْتُ سأَقُولُ الذي بِني هانا، الراحيون وبعد ذلك يَذْهبُ إلى كوخِ أبويِّ على الشاطئِ. |
- Hayır lan! Kendisi istedi! - Erkeklerin kulübesine götür onu! | Open Subtitles | اللعنة ، لا ، لقد طلبت مني هذا - خذوه لمقصورة الرجال - |
neden telefon kulübesine takılmıyorsun? | Open Subtitles | اذا كنت تريد بعض الفكة لماذا لا تذهب وتجلس عند كبينة تليفون؟ |
İstasyondan çıktı ve yakındaki telefon kulübesine girdi. | TED | خرجت من المحطة واتجهت إلى أقرب هاتف عمومي |
Simon der ki, telefon kulübesine ulaşın... 10:20'ye kadar Wall Street istasyonundaki haber kulübesinin yanına ya da 3 numaralı tren ve onun yolcuları buharlaşırlar. | Open Subtitles | يقول سايمون اذهب الى الهاتف العمومي بالقررب من الكشك في محطة وال ستريت عند10 و 20 نصف ساعة او يتبخر القطار رقم3 و ركابه |
Karşıdaki telefon kulübesine isteklerimizin kasetini bırakıyorum. | Open Subtitles | يا رجل ,اسمع,سأترك شريطاً علية مطالبنا في كابينه الهاتف التي على الجانب الآخر للشارع |
Deccal'ı lanet olası bir köpek kulübesine kilitleyebileceğinizi hem de 1000 yıl! | Open Subtitles | أن كنت قد قفل المسيح الدجال في تربية كلاب سخيف |