ويكيبيديا

    "kurumların" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • المؤسسات
        
    • الوكالات
        
    • والمؤسسات
        
    • مؤسسات
        
    • والمنظمات
        
    Ve her türlü müdahale biçiminin desteğe ihtiyacı vardır, zenginlik yaratan tarzda kurumların gelişimi, üretimi arttıran tarzda kurumlar. TED وكل أنواع التدخل تحتاج لدعم، تطور بعض المؤسسات التي تصنع الثروة، تطور المؤسسات التي تزيد الإنتاجية.
    İnsanlar bu kurumların bu çocuklara nasıl zarar verdiğini görmeli ve daha iyi alternatiflerin olduğunu bilmeli. TED الناس بحاجة إلى معرفة الضرر الذي تسببه هذه المؤسسات للأطفال، و هم بحاجة لمعرفة البدائل الأفضل المتوافرة.
    Toplumumuzda tacizci erkeklerin ortaya çıkmasına yardımcı olan farklı kurumların bu alanda oynadığı rol nedir? TED ومن ثم ما هو دور مختلف المؤسسات في مجتمعنا التي تساعد على إنتاج رجال مسيئون بمعدلات وبائية؟
    Telefonlara bakan kişiler, takvimleri düzenleyen yardımcılar, kurumların her zaman güvenilmeyen temsilcileri. TED الأشخاص الذين يجيبون على المكالمات، المساعدون الذين يديرون التقويمات، ممثلو الوكالات الذين لا يُوثق بهم عادةً.
    Ayrıca bizleri, işverenlerin ve mali kurumların suistimalinden koruyacak yasalara ihtiyacımız var. TED ونحتاجُ جميعًا إلى السياسات التي تحمينا من الاستغلال من قبل أصحاب العمل والمؤسسات المالية.
    burada toplumumuzda ve dünyada ne yapıyoruz? Tacizci erkeklerin üretilmesine yardımcı olma konusunda çeşitli kurumların oynadığı rol nedir? TED في مجتمعنا وفي العالم؟ ماهو دور المؤسسات المختلفة في المساعدة على إنتاج رجال استغلالين؟
    Bu boş alana yönelik yetki sahibi bütün politik kurumların kırmızı çizgileri görünmez haldeydi. TED كل هذه الخطوط الحمراء هي المؤسسات السياسية الخفية التي نقشت في تلك المساحة المتروكة الفارغة.
    Bence, bu kurumların 20. yüzyılda son derece başarılı olduklarını söylemek önemlidir. TED وأعتقد أنه من المهم أن نقول أنه في القرن 20، كانت هذه المؤسسات ناجحة على نحو ملحوظ.
    Beveridge modellerinin hepsi kurumların sınırlı kaynaklarıyla ilgili olup anonim erişimleri yönetirler. TED تتمحور نماذج بيفيريدج حول المؤسسات ذات الموارد المحدودة، والتي تدير الحصول على الخدمات دون ذكر أسماءهم.
    Ve işlemediğinde ise, bu genelde bu büyük kurumların hataları yüzünden oluyor. TED وعندما لا يحدث ذلك، فهو خطأ تلك المؤسسات على الأغلب.
    Bu kurumların büyük bir kısmı henüz Parça Tesirli Bomba Mukavemesi'ni imzalamamış ülkelerden oluşmakta. TED معظم مقرات هذه المؤسسات موجودة في دول لم توقع بعد على إتفاقية الذخائر العنقودية.
    Yani bir bakıma, toplumumuzda eskiden kullandığımız geleneksel kurumların birçok faydasına sahip olan teknolojik bir kurum haline geliyorlar, ama bunu daha merkezi olmayan bir şekilde yapıyor. TED لذلك وبشكل ما، فقد أصبحت مؤسسة تكنولوجية لديها الكثير من الفوائد التي تقدمها المؤسسات التقليدية التي اعتدنا على استخدامها في المجتمع، ولكنها تقوم بذلك بشكل لا مركزي.
    Çoğu zaman bir kurum içerisindeyiz, Stanford Hapishane Çalışması kurumların bireylerin davranışını etkilemedeki gücünü inceliyor. TED معظم الأوقات نحن نعمل ضمن مؤسسات، وعليه كانت دراسة سجن ستانفورد تبحث في سلطة المؤسسات في التأثير على السلوك الفردي.
    Bu kurumların çoğunlukla turistlerin, cezbedilerek çekileceği, ziyaret edeceği, bağış yapmakta gönüllü olacağı yerlerde kurulmuş olması tesadüf değil. TED ليس من الصدفة أن هذه المؤسسات أنشئت على نحو كبير في أماكن يصل إليها السائحون بسهولة للزيارة والتبرع.
    Şiddet yanlısı aşırılıkçı kurumların teklif ettiği, diğer grupların etmediği şey ne? TED ما الذي تقدمه هذه المؤسسات المتطرفة العنيفة ولا تقدمه الجماعات الأخرى؟
    Ne yaptığımıza, nasıl yaptığımıza ve en önemlisi, çalıştığımız kurumların yapısına özen göstermeliyiz. Ancak bu özeni göstererek kendimizin ve başkalarının bilgeliklerini geliştirmesine fırsat veren kurumların oluşmasını sağlayabiliriz. TED ننتبه إلى ما نقوم به، وكيف نقوم به، والأهم ربما، هو الانتباه لهيكل المؤسسات التي نعمل بها، للتأكد من أنه يمكننا نحن والآخرون من إظهار الحكمة بدلاً من قتلها.
    Buradaki konu, özel çevreyi kısıtlamalarında tüm kurumların pek de başarıya ulaşamadıklarıdır. TED النقطة المهمة هي أن هذه الإستعادة للصعيد الشخصي ليست ناجحة بشدة مع كل المؤسسات.
    Ve gene, sivil toplumlar kurumların ensesindeler. TED و مرة أخري المجتمع المدني يبقون عينا شديدة على المؤسسات.
    Bu kişiler diğer kurumların taklidini yaparak hem izlerini kapatıyor hem de kimseye görünmeden işlerini hallediyor. Open Subtitles بانتحال هوية الوكالات الأخرى ويتحركون بشكل خفي ضمن البيروقراطية في سبيل تغطية آثارهم
    Devletin , iş dünyasının, sosyal kurumların veya dini kurumların, ve medyanın farklı sistemlerini nasıl harekete geçirdiğinizi anlatın. TED أعيدوا حساب كل الطرق المختلفة التي عملتم بها لإشراك نظم الحكومات، والسوق، والمؤسسات الاجتماعية، والمنظمات العقدية، والإعلام.
    All Saints gibi bazı kurumların senin gibilerin fotoğraflarını poster yaptıklarını ve kendini daha önemli hissetmene neden olduklarını biliyorum, ama değilsin. Open Subtitles وأنا أدرك أن هنالك مؤسسات مثل القديسين التي وضعت للناس أمثالك والتي تجعلك تشعر بانك مهم وفي الحقيقة لست كذلك
    21. yüzyıl, problem ve zorlukların uluslar ötesi dünyası, politik kurumların 17. yüzyıl dünyası. TED في القرن الحادي والعشرين، المشاكل والتحديات عالمية، والمنظمات السياسية من القرن السابع عشر.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد